Adli kontrol , TCK 109. madde ve devamında düzenlenen, tutuklamaya seçenek bir koruma tedbiridir. Bir başka tanımla; kişiyi özgürlüğünden tamamen yoksun bırakmadan, tutuklamak yerine denetim ve gözetim altına almaya adli kontrol kararı denir. Bu bağlamda adli kontrol kararının amacı tutuklamada olduğu gibi şüphelinin ya da sanığın kaçmasını, delilleri karartmasını engellemektir.
Adli kontrol kararını kimler verir? sorusuna gelecek olursak;
Adli Kontrol Tedbirleri (TCK 109/3’e göre ) aşağıdaki gibidir;
Adli kontrol kararının kaldırılması 3 şekilde mümkündür;
Adli kontrol kararına uyulmadığı takdirde hükmedilebilecek hapis cezasının süresi ne olursa olsun; yetkili yargı mercii tutuklama şartları oluştuğu takdirde sanık yahut şüpheli hakkında hemen tutuklama kararı verebilir.
Adli kontrol kararına karşı itiraz yolu açıktır. Bu kararının; şüphelinin ya da sanığın yüzüne okunması (tefhim) tarihinden, tebliğ edilmiş ise tebliğ tarihinden itibaren ilgili merciye 7 gün içinde adli kontrol kararına karşı itiraz dilekçesi sunmak suretiyle itiraz edilebilir. İtiraz edilmemesi durumunda ise adli kontrol kararı kesinleşir. Adli kontrol kararına itiraz dilekçe örneği aşağıda sunulmuştur.
BURSA 5. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NE
Gönderilmek Üzere
BURSA 4. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NE
Esas No : 2023/1 E.
Adli Kontrole İtiraz Eden
(Sanık) :
……… (T.C….) Nilüfer / BURSA
Müdafi : Av. Feyza Hazar
Konu : Bursa 4.Ağır Ceza Hakimliğinin 01/10/2023 tarihli adli kontrol tedbiri kararına ilişkin itirazlarımızın sunumudur.
Açıklamalar :
Müdafii bulunduğum sanık hakkında, Bursa 4. Ağır Ceza Hakimliği’nce haftada iki gün imza atma yükümlülüğü şeklinde adli kontrol kararı verilmiştir. Söz konusu karar hukuka aykırı olup itirazen kaldırılarak, sanığın koşulsuz serbest bırakılması gerekmektedir. Şöyle ki;
Sanık 68 yaşındadır ve ileri derecede algılamada ve iletişim kurmakta güçlük çekme problemi bulunmaktadır. Aynı zamanda akli melekelerinin yerinde olmadığına dair kuvvetli şüphe mevcuttur. Sanık yaş itibari ile de haftada 2 kez karakola gidip imza vermekte güçlük çekecektir. (Olayınızın içeriğine ilişkin açıklamalarınızı yapacağınız kısımdır.)
Ayrıca sanığın yerleşim yeri sabit olup kaçma ihtimali bulunmamaktadır. Sanığın delilleri karartma tehlikesi de bulunmamaktadır. Bu durum göz önüne alındığında; müvekkilimiz hakkında hükmedilen haftada iki gün imza yükümlülüğü müvekkilimizin mağduriyetine sebep olmaktadır. Bu sebeplerle sanık hakkındaki adli kontrol tedbiri; hürriyeti kısıtlayıcı nitelikte bir tedbir olup itirazen kaldırılmasını talep etme gereğimiz hasıl olmuştur.
Sonuç ve İstem :
Yukarıda açıklanan nedenlerle, sanık hakkındaki haftada iki gün imza atma şeklindeki adli kontrol tedbirinin İTİRAZEN KALDIRILMASINA ve sanığın koşulsuz serbest bırakılmasına karar verilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz. ../../2023
Sanık Müdafi
Av. Feyza Hazar
Ücretli danışmanlık veya avukatlık hizmeti almak için Hazar Hukuk Bürosu ile iletişim kurabilirsiniz.
0537 925 3839
AVUKAT FEYZA HAZAR
HAZAR HUKUK BÜROSU
Adli kontrol yükümlülüğüne uyulmadığı ve imza atmaya gidilmediği takdirde Denetimli Serbestlik Müdürlüğü bu ihlali savcılığa ve mahkemeye bildirir. İmza yükümlülüğüne aykırı davranılması geçerli bir sebebe dayanıyorsa (örneğin hastalık vb. gibi) kişi mazeretini bir dilekçe ile savcılığa yahut mahkemeye sunmalı ve adli kontrol tedbirinin devamını talep etmelidir. Aksi takdirde savcılık ya da mahkeme kişinin derhal tutuklanması yönünde karar verebilir.
Şüpheli ya da sanığın hakkında verilmiş olan adli kontrol yükümlülüklerine aykırı davranması durumunda savcılık ya da mahkeme kişi hakkında derhal tutuklama kararı verebilir.
CMK’da adli kontrol tedbirleri açısından bir üst sınır belirlenmemiştir. Bu sebeple Adli Kontrol Kararları savcılık ya da mahkeme tarafından kaldırılana kadar devam etmektedir.