8 Martta yaptığım Ankara ziyaretim benim için ilk Ankara ziyareti idi. Aslında niyetim günü birlik gidip gelmekti ancak Başakcığımın teklifi ile bir gece kaldım 🙂 İyi ki de kalmışım. Çünkü şimdi fotoğraflarda goreceğiniz fıstıklarla tanıstık ve bol sohbetler ettik. Çünkü, Anıtkabir’e gittik… Cunku Çınçın abi ile Domates oynadık 🙂
Başakcığımın kucagında bir oğluşu, karnında da 2. oğluşu var. O 2 erkek annesi. Erkek annesi olmak gururlu bişi olsa gerek. Sana hayran ve ve peşinde divane, saygılı, sevgi dolu tatlı mı tatlı Çınar gibi bir oğlun varsa hele; gerçekten çok şanslısın. Başakcığıma buradan kocaman bi Nazarlık gonderiyorum.
Yağmurlu bir Ankara sabahı beni karşıladı Başakcığım. Sonra eşyalarımı Başak’ın evine bırakıp etkinlik mekanına gittik. Kadınlar günü kutlamasından sonra tekrar eve donduk. Sonra da kızlarla buluştuk. Tabi ki Sephora’da 🙂
Kendimizi tutamayıp Black Kart indirimimizi kullandık. Başak ve benim cilt tonlarımız çok benziyor dolayısı ile aynı tonlarda NARS concealer aldık. Diğer fıstıklar da uzunca bir süre NARS Standından ayrılamadı ve ciciler aldılar kendilerine 🙂
Sonra da Elizinn e oturduk. Elizin’e gidenlere 4 peynirli pizza onerebilirim:)
Ankaralı bu tatlı Guzellik Bloggerı kızların bir adeti var ki ben cok sevdim. Her hafta bulusuyorlar ve birbirleri ile denedikleri ürünleri değiş tokuş yapıyorlar. Orneğin Başak’ın severek kullandığı bir fondoten daha sonra cilt yapısı değişince kendisine uymuyor ve kızlardan ten rengine uyan onu alıyor.Ya da bir alışveriş krizi sırasında alınan yüz milyonuncu şeftali allık hiç kullanılmamışken kızların beğenisine sunuluyor. Kim neyi isterse alıyor. Bir değiş tokuş; bir nevi cosmetic blogger bazaar 🙂 Ayrıca kimse para harcamıyor 😀
Bu guzel organizasyonda benım payıma da Tanya Burch lip gloss düştü 🙂
Akşam Başakcığımın değerli anne ve babası ile (ki eşimin hemşerileri oldukları için dha da bi değerliler 🙂 tanışıp, Çınar’ı almaya gittik. Donduğumuzde pertimiz çıkmıştı ama bu Çınçın abi ile oynamımıza engel olamadı. Çınar örümcek adam oldu, süperman oldu ama ben en cok onun dınazor olmasını sevdim 🙂 Bir de Dinazor gucu hareketimiz var aşağıda uygulamalı olarak gostereceğim 🙂
Çınar’a masal okuduk ve sonra o uyudu biz de canım arkadaşımla bol bol sohbet ettik…
Pazar sabahı Başakcığım ile güzel bi kahvaltı yaptıktan sonra Çınar’ı jimnastiğe goturduk. Biz de yakınlardaki AVM ye gittik 🙂 Tabi ki boş cıkmadık H&M den gozluk begenıp aldık yine Başağımla takım olduk 🙂 Ki iki kova insanı zevklerimiz gayet uyumlu 🙂 Bir de Başakcığımda gorup cok begendığım eklem yuzuklerınden ve bir de cameolu bileklik aldık bana Stradavarius’tan. Başakcım ben de o minnak ve en güsel olan yüzüğü kaybettimm yaa onun kaderi kaybolmakmış kusum :/
|
Sol üst Tanya Burch lip gloss Basakcığımdan; sol üst kosedekiler de Kubracıgımdan hedıye:)Sol alt Sephora ve Watsons dan kaptıklarım; sağ alt köşe de H&M ve Stradavarius ganimetlerim 🙂
|
Sonra da Başak, Çınar ve ben birlikte Anıtkabir’e gittik. İlk Anıtkabir ziyaretimdi.. Inanılmaz duygusal anlar gecirdim… Hele de içinde bulunduğumuz siyasi çalkantıların olduğu bu gunlerde Ata’mı kabrinde ziyaret etmek cok ozel bir duyguydu benım ıcın. Başakcığım sana bir kez saha teşekkür ederim bitanem!
Çınarla Dinazor gücümüzü birleştirerek poz verdik 🙂
Çınar cok komik ve cok tatlı -tam anlamı ile sevgi dolu- bi çocuk:) Domates oyununu oğretti bana 🙂 Cok eğlendim 🙂
Anı defterine Ata’ya olan ozlemimizi ve mektubumuzu yazdıktan sonra Emek’teki Karadeniz Pide’ye gittik. Başak nasıl güzel pideler olduğunu anlatmıştı 🙂 Ben de tadarak bu düşünceyi teyit ettik. Ankara Emek’te bulunan bu pideciye yolunuz Ankara’ya düşerse gidin derim. Ozellikle mısır ekmeği, turşu kızartması, uzeri yumurtalı ozel peynirli pidesi ve tabi ki kunefesi… Şimdi olsa da yesek 🙂
Benim gözü gönlü zengin, tatlı arkadaşım Başak, dostluğun için sonsuz teşekkürler. En kısa zamanda sizi İstanbul’da ağırlayabilmek dileğimle! Iyı kı varsın!