Anlaşmalı Boşanma Davalarında Tarafların Duruşmada Hazır Bulunması

Anlaşmalı Boşanma Davasının Şartları Nelerdir ?

Tarafların anlaşmalı olarak boşanabilmeleri için en az 1 yıllık evliliklerinin olması gerekmektedir. Boşanmak isteyen taraflar 1 yılı doldurmadan anlaşmalı boşanma davası açamıyacaklardır. Anlaşmalı boşanma davası için avukatınız tarafından düzenlenen dilekçe taraflarca imzalanmak suretiyle mahkemeye başvuru yapılmalıdır.

Tarafların boşanma, varsa müşterek çocuklarının velayeti, iştirak ve yoksulluk nafakası, tazminat vb. konularda anlaşma sağlaması ve bu anlaşmanın profesyonel bir şekilde düzenlenecek protokol halinde mahkemeye sunulması gerekmektedir.

Tarafların mahkeme tarafından belirlenen duruşma gününde birlikte hazır olmaları ve dilekçe ile protokoldeki beyanlarını duruşma esnasında da yinelemeleri gerekmektedir. Bu şartların gerçekleşmesi halinde anlaşmalı boşanma davası sonuçlanacaktır.

Anlaşmalı Boşanma Davası Ne Kadar Sürer ?

Anlaşmalı boşanma davaları tek celsede karara bağlanmaktadır. Dava dosyasının tevzii edildiği mahkemenin duruşma yoğunluğu, pratik çalışıp çalışmamasına göre bu süre 1 gün ila 3 ay arasında değişmektedir. Bazı Aile Mahkemesi hakimlerinin olmaması veya raporlu olması nedeniyle davalar uzayabilmektedir. Ancak normal şartlarda açılacak anlaşmalı boşanma davasının ilk duruşma günü 15 ile 30 gün içerisinde alınabilecek ve boşanmanın kesinleşmesi ise bir ile bir buçuk ay arası sürecektir.

Bununla birlikte Aile Mahkemesi Hakimi boşanmaya hükmetmesinden sonra gerekçeli kararın yazılması 15 ile 30 gün arası sürmektedir. Gerekçeli karar yazılmasından sonra tarafların veya vekillerinin Aile Mahkemesi kalemine gelerek gerekçeli kararı tebliğ alıp temyizden feragat etmeleri gerekmektedir. Bu nedenle avukatınıza boanma davası için vekalete çıkartacağınızda mutlakaki temyizden feragat yetkisi vermeyi unutmayınız.

tek celsede boşanma gaziantep boşanma avukatı

Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nedir?

Anlaşmalı boşanma protokolü, boşanmak isteyen tarafların mahkemeye başvururken evliliğin sona ermesinin sonuçlarıyla bağlantılı olarak anlaştığı bazı temel hususları bir protokol çerçevesinde düzenledikleri ve karşılıklı olarak imzaladıkları anlaşmadır. Bu protokol anlaşmalı boşanma dilekçesinin eki konumunda olup hakim tarafından incelenerek, kanuna aykırı hükümler olmadığı sürece bu doğrultuda tarafların boşanmasına karar verilecektir. Hakimin protokole gerektiği takdirde tarafların ve varsa çocukların menfaatini dikkate alarak müdahale hakkı da bulunmaktadır.

Anlaşmalı Boşanma Protokolüne Neler Yazılmalıdır?

Anlaşmalı boşanma protokolünde özetle: çocuğun velayeti, çocuğa ödenecek iştirak nafakası eşe ödenecek yoksulluk nafakası, çocukla kişisel ilişkinin kurulacağı saatler evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmazların paylaşımı, ev eşyalarının paylaşımı, diğer araç vb. her türlü taşınırların paylaşımı gibi hususlar bulunmaktadır. Yine taraflarca kanuna aykırı olmamak kaydıyla örneğin ev kirasını kimin ödeyeceği, satın alınan varsa taşınmaz kredili alındıysa kredi borcunu kimin ödeyeceği gibi başkaca gerekli birtakım özel hususlar protokole eklenebilmektedir. Bu hususlar tarafların talep ve ihtiyaçlarına göre değişmektedir

Yukarıda sayılan bu hususlar taraflar açısından birçok sonuçlara neden olduğundan ileride herhangi bir sorun yaşamamak ve telafisi imkansız zararların ortaya çıkmaması adına protokolün ve dava sürecinin uzman bir boşanma avukatı yardımıyla gerçekleşmesi tarafların menfaatine olacaktır. Protokole yazılacak hususlar tarafların talep ve ihtiyaçlarına göre de değiştiğinden, özellikle internet ortamında boşanma protokolü olarak indirilen birtakım hazır dökümanların pek çoğu hatalı olup bu kapsamda boşanmak isteyen tarafların kullandıkları bu tip hazır ve hatalı metinler pek çok soruna neden olabilmektedir.

Tarafların Duruşmada Hazır Bulunması Gerektiğine Dair Yargıtay Kararı

Aşağıdaki sunulan Yargıtay Kararında anlaşmalı boşanma davasının duruşmasına taraf vekillerin katıldığı, davacı asil ve davalı asilin bizzat duruşmada hazır bulunmadıkları fakat buna rağmen Yerel Mahkemenin davanın kabulüne karar verdiği görülmektedir. Yargıtay 2 HD ise bu kararı bozmuş ve tarafların bizzat duruşmaya katılması gerektiğini belirtmiştir. Anlaşmalı boşanma davasının duruşmasında tarafların hazır bulunması gerektiğine dair verilen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi kararını sizlere aktarmaktayız :

boşanma avukatı gaziantep anlaşmalı çekişmeli

T.C YARGITAY
2.Hukuk Dairesi

(Esas: 2010 / 18621 Karar: 2011 / 19302 Karar Tarihi: 22.11.2011)
ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASI – EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMIŞ OLUP OLMADIĞININ TAKDİRİ ZORUNLULUĞU – DAVACI VE DAVALI ASİLLER DİNLENİLMEKSİZİN TARAF VEKİLLERİNİN BEYANLARI İLE BOŞANMA HÜKMÜ KURULMUŞ OLMASI – HÜKMÜN BOZULMASI

ÖZET: Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının takdiri gerekirken, davacı ve davalı asiller dinlenilmeksizin taraf vekillerinin beyanları ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve
yasaya aykırı bulunmuştur. Davacı vekilinin davalı aleyhine 23.12.2008 tarihinde açtığı anlaşmalı boşanma davasında, tarafların boşanma ve diğer hususlarda anlaştıklarına ilişkin ibraz edilen protokol ve taraf vekillerinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ’nun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve
boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir.

Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken (TMK. md.184), davacı ve davalı asiller dinlenilmeksizin taraf vekillerinin beyanları ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı nın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6.maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca
etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliği ile karar verildi.

Bu konu hakkında benzer makaleler için tıklayın

Avukatlarımızın Yazısını Oylar mısınız?