Aronya (Aronia Melanocarpa) Yetiştiriciliği

Aronya (Aronia Melanocarpa) Yetiştiriciliği

Aronya bitkisi, Rhamnus familyasına ait bir bitkidir ve yapraklarını dökmeyen, çalı şeklinde büyüyen, yüksekliği 3-5 metre arasında değişen bir bitkidir. Aronya bitkisinin yaprakları, ovalden yuvarlak şeklindedir ve üst yüzeyleri parlak ve aşındırıcıdır. Aronya bitkisinin çiçekleri, beyaz veya pembe renktedir ve genellikle mayıs-haziran ayları arasında açar. Aronya bitkisinin meyveleri, küçük ve çekirdekli olup, koyu kahverengi renklidir. Aronya bitkisinin yaprakları ve meyveleri, çeşitli tıbbi amaçlar için kullanılır.

Aronya bitkisi, nemli ve drenajı iyi olan topraklarda daha iyi gelişir. Bu bitki, güneşli ve hava sıcaklıklarının düşük olduğu iklim koşullarında daha iyi gelişir. Bu nedenle, aronya yetiştiriciliği yapılacak bölgede iklim koşulları ve toprak özellikleri önemlidir.

Aronya bitkisinin dikim zamanı, genellikle kış aylarıdır. Özellikle, aralık ve ocak ayları arasında dikilebilecek aronya bitkisi, ilkbahar aylarında hasat edilebilir. Aronya bitkisinin dikimi, toprağın nem oranının yüksek olduğu zamanlarda daha iyi olur. Bu nedenle, aronya bitkisinin dikim işlemi, yağmurlu ve nemli hava koşullarına uygun bir zamanda yapılmalıdır.

Aronya bitkisinin dikimi, genellikle tohum yöntemi ile yapılır. Aronya bitkisinin tohumları, toprağa düzgün bir şekilde yayılır ve toprağın üzeri hafifçe örtülür. Tohumların çimlenmesi için yeterli nem oranının sağlanması gerekir. Aronya bitkisinin tohumları, ortalama olarak 5-10 gün içerisinde çimlenir.

Aronya bitkisinin bakımı, oldukça kolaydır. Aronya bitkisinin toprağı, düzenli olarak sulanmalıdır. Aronya bitkisinin çevresinde bulunan otlar sürekli olarak kesilmelidir. Aronya bitkisinin hasat zamanı, ilkbahar aylarında olur. Bu dönemde, bitkinin yaprakları kesilerek kurutulur ve kurutulan yapraklar çeşitli amaçlar için kullanılır.

Aronya yetiştiriciliği, kolaylığı ve işletme maliyetlerinin düşük olması nedeniyle popüler bir yetiştiricilik türüdür. Aronya bitkisinin yaprakları ve meyveleri, çeşitli tıbbi ürünlerin yapımında kullanılır. Özellikle, aronya bitkisinin yaprakları, mide ve barsak rahatsızlıklarının önlenmesinde kullanılır. Ayrıca, aronya bitkisinin yaprakları, cilt rahatsızlıklarının tedavisinde de kullanılır. Örneğin, aronya bitkisinin yetiştiriciliği yapılacak olan alanın nem oranı yüksekse, aronya bitkisinin yetiştiriciliği daha kolay olacaktır.

Aronya, sert iklim koşullarına karşı son derece dayanıklı bir bitki olduğu için soğuk iklimlerde rahatlıkla yetişebilmektedir. -25 dereceye kadar dona direnç gösterebilmesi onun ne kadar güçlü bir bitki olduğunu gösterir. Sadece soğuk yerlerde değil bol güneş alan veya yarı gölge arazilerde de yetişebiliyor olması sayesinde yetiştirilebileceği yer açısından sınırlı değildir.

Aronya bitkisinin yetiştirilebileceği toprak türleri çok fazla olsa da kalkerli toprak bu gruba dahil değildir. Toprağın çok kuru olduğu yerlerde de demir eksikliği sebebiyle yaprak sararması gözlenebilir. Aronya bitkisi için en iyi toprak killi topraktır. Hafif asidik pH koşulları da bitkinin tercih edeceği bir seçenektir.

Arazi tesviyesi, toprağın yaklaşık 30 santimetre derinliğinde çift sürülmesi ve çapalanması bunlardan birkaçıdır.

Aronya, tozlaşmaya ihtiyaç duymayan bitkilerden biridir. Üretimi kendi çekirdeklerinden bile yapılabilir. Toprak yeterince ufalanmış ve gerekli neme sahipse dikim işlemlerine başlanabilir. Dikim sıraları 1,5 metrede bir olacak şekilde işaretlendikten sonra sıraların üzerine 30 santimetre çapında ve 20 santimetre derinliğinde çukurlar açılır. Dikim işlemi bu çukurlara yapılır.

Dikim işlemlerinden sonra kök sisteminin üstüne atılan toprak, ayakla bastırılmak sureti ile sıkıştırılır. Fakat bu işlem gerçekleştirilirken kök boynundan çıkan, fundanın oluşmaya başladığı filizler olan yan dallara zarar verilmemesi konusunda son derece hassas olunmalıdır.

Aronya fidanı dikim zamanı bakımından da son derece rahattır. Yetiştiricilere geniş bir zaman skalası sunar. Sonbaharda, tüm kışta ve ilkbaharın başlarında dikilme imkanı veren aronyanın dikimi için şartlar; toprağın buzlanmamış olması ve vejetasyonun başlamamasıdır.

Aronya
Aronya

Ülkemizde Aronya Yetiştiriciliği

Ülkemizde ise ilk çalışmalar 2012 yılında Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsünde fidan üretimi ile başlamış ve bu amaçla plantasyonlar kurulmuştur. 2017 yılında ise ilk aronya hasat şenliği yine Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsünde düzenlenmiş ve TAGEM tarafından desteklenen proje ve faaliyetlerce meyve türünün tanıtım ve yayım faaliyetlerine başlamıştır (TAGEM, 2020).

2017 yılında ‘Viking’; 2018 yılında ise ‘Nero’ aronya çeşitleri Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü adına tescil ettirilmiştir (TAGEM, 2020).

Ülkemizde ise 78 hektar alanda, 130 ton aronya üretimi bildirilmektedir (Poyraz Engin ve Boz, 2019).

Aronya
Aronya Üretim

En yüksek antioksidan kapasitesine sahip meyve türüdür.

Aronya
Aronya

Kırmızı Aronya (Aronia Arbutifolia)

Daha çok ABD’nın doğusu ve Kanada’nın güneyinde doğal olarak yayılır.

Kuru yüksek rakımlardan, nemli yüksek rakımlara kadar değişik alanlarda ve hatta bataklıklarda bile yetişme potansiyeli bulunmaktadır.

1.8-4 m uzunluğunda ve 0.9-3 m genişliğinde habitüsü bulunmaktadır.

En karakteristik özelliği yavaş büyüme eğilimli olmasıdır.

Çiçekleri salkım şeklinde ve küçüktür. Mayıs ayı başında açar. Çiçeklenme yaklaşık 1 hafta devam eder ve diğer türlere göre daha kısadır.

Meyveleri kırmızı renkli, 0.6 cm çapındadır. Eylülden Aralık ayına kadar meyve salkım üzerinde kalır.

Meyveleri siyah aronyalara göre küçük olması nedeniyle ancak sanayilik değerlendirmeye uygun.

Brix değeri ise oldukça yüksek olup siyah aronyaya göre geçcidir.

Tohumları çilek akenlerine benzemekte ve bir meyvede yaklaşık 3-5 tohum var.

Aronya

Siyah Aronya (Aronia Melanocarpa )

Kırmızı ve siyah aronyanın doğal melezidir. Şu an itibariyle henüz yetiştiriciliği yaygın olmayan, fakat gelecek vaat eden türler arasındadır. Hollanda’da kültüre alınma çalışmaları başlamış durumdadır.

Dikine büyüme eğilimindedir olup, 2-4 m uzunluğundadır.

Çiçekleri salkım şeklinde olup, 5 sepal, 5 petal bulunur. Stamenler beyaz renkli ve çok sayıdadır.

Bir çiçek salkımında 10-25 çiçek bulunmakta ve her biri 1 cm’dir.

Meyveleri Ağustos-Ekim arasında olgunlaşır ve koyu mor renklidir. 1 meyvede 1-5 tohum bulunur.

1 kg’da 600.000 tohum bulunmaktadır.

Geniş adaptasyon yeteneğinde olup, minimum -15 °C, maksimum 30 °C, ortalama 5-10 °C, yağış ise 500-1200 mm istemektedir.

Mor meyveli aronya (A. prunifolia) ise daha çok siyah meyveli aronya türünün olduğu bölgelerde bulunmasına rağmen, kırmızı meyveli aronyanın hakim olduğu alanlarda da bu türe rastlanmaktadır

Antalya koşullarında Nero ve Viking çeşitlerinde,

Aronya Çoğaltımı

Aronya Çelikle Çoğaltım

Odunsu çelikler mayıs sonu-haziran başı tek yapraklı olarak alınıp köklendirilirler. Odun çelikleri ise 2-3 yaşındaki dallardan alınabilirler.

Çelik köklendirilmesinde 1000 ppm IBA (indol bütrik asit) köklenmeyi pozitif yönde etkilmektedir.

Aronya Doku Kültürü ile Mikroçoğaltım

Avantajı : Virüssüz hastalık ve zararlılardan ari fidan eldesi, Kısa sürede çok sayıda sağlıklı bitki eldesi

Aronya Fidesi Tipleri

Dikim Aralıkları

Toprak şartları ve hasat şekillerine dikim aralıkları planlanır.
Prensip, birbirine gölgeleme yapmayacak, bol ışık alacak şekilde olup, iş genişliğini de dikkate almak gerekmektedir.
Genellikle 2 x 4 m veya 1.5 x 3 m kullanılır (Kask, 1987).
120-160 cm X 300 cm (Knudson, 2005).
En sık dikim 1.25 m x 2.5 m

Arazinin tesviye edilmesi ve yaklaşık 30 cm derinlikte sürülmesi gereklidir.

Bakımı Nasıl Olur?

Aronya bitkisi bakımı çok zor değildir. Çalı formunda bir bitki olduğu için yetiştiricilerini çok zorlamaz. Yüksek verim elde edilebilmesi için iki yılda bir defa olacak şekilde gübre verme işlemi önerilmektedir.

Aronya bitkisi çiçek açmadan 2-3 ay evvel organik gübreyle ve çiçek açmaya yakın bir dönemde çinko bor ağırlıklı olarak gübreleme yapılırsa verim yüksek olacaktır. Aynı zamanda dikimden önce dekara 2-3 ton yanmış çiftlik gübresi kullanılabilir. Meyve oluşumu ortaya çıkmaya başladığı zaman ise fosfor potasyum ağırlıklı gübreleme yapılması önerilir.

Aronya bitkisinde özellikle ilkbahar aylarında yabancı ot mücadelesi vardır. Bu yüzden sıra aralarına ilkbahar aylarında toprak işleme yapılmalıdır. Ayrıca yaz ayında da toprağın sık sık kabartılması ve sonbaharda da son bir derin sürüm yapılması önerilir.

Aronya bitkisi ağustos ayında meyvelerini olgunlaştırır ve meyveler uzun süre dallarda kalmaktadır. 2-3 yaşından itibaren meyve vermeye başlar. Kalkerli topraklarda yetiştirilmemesi önerilmektedir. Toprağın çok kuru olarak kaldığı bölgelerde demir eksikliğine bağlı olarak sararma gözlenebilir.

İklim İsteği

Aronya’nın özel iklim gereksinimleri yoktur. Aronya yetiştirmek için en uygun koşullar ılıman iklimin hakim olduğu bölgelerdir ayrıca dona karşı dayanıklılığı göz önüne alındığında, dünyanın birçok yerinde yetiştirilebilir. Aronya bitkisi düşük sıcaklıklara oldukça dayanıklıdır. Çiçeklenmesi ilkbahar son donlarından sonra mayıs ayı civarında gerçekleştiği için çiçek ve küçük meyveler donlardan korunmuş olmaktadır. Özellikle güneşlenmesi iyi olan alanlarda yetiştirilmesi verimlilik ve kalite bakımından önem arz etmektedir. Meyvelerin güneşlenmesine bağlı olarak tatlılığı artmaktadır. Gölgede kalan meyveler daha tanensi tada sahip olmaktadır. Kar altındaki sürgünleri -30-35ºC’ye kadar dayanabilir. Çiçekleri -2,3ºC’de zarar görmeye başlar. Yağış isteği 500-1200 mm

Toprak İsteği

Aronya bitkisi adaptasyon kapasitesinin yüksek olması nedeniyle çok geniş toprak tipi ve pH aralığında yetiştirilebilen, çok yıllık, çalı formunda gelişen üzümsü meyve türüdür. Yetiştiricilik için drenajı iyi, orta bünyeli, organik maddece zengin, 6-6,5 pH değerine sahip topraklar önerilmektedir. Organik maddesi toprağa besin maddesi ve nem kattığı gibi havalanmasını ve drenajının iyi olmasını sağlamaktadır. Eğer aronya dikilecek olan alanlardaki topraklara organik madde ilave edilir ve dikimden en az bir yıl önce bu maddeler toprakla karıştırılırsa aronya bitkilerinin adaptasyonları daha iyi olur, daha kuvvetli bir gelişme göstererek verimlilikleri artar. Organik madde kaynağı olarak torf, kompost, iyi yanmış ahır gübresi kullanılabilir. Bu arada, yeşil gübre olabilecek bazı bitkilerin ekilmesi ve C/N oranının en iyi olduğu dönemde toprak altına verilmeleri de toprak organik maddesini artırır.

Yer Seçimi

Aronya yetiştiriciliğinde bahçe yerinin seçimi oldukça önemlidir. Aronya bitkileri yazları bol güneşli, kışları ılıman geçen, soğuk rüzgârlardan korunmuş vadilere daha çok uyum sağlamışsa da, soğuklama ihtiyacı, uyanma ve kış dinlenme periyotları dikkate alınarak bahçe kurulduğunda, kışı sert geçen yerlerde de yetiştiği görülmektedir. Hava akımı, havanın yüksek kısımlardan daha alçak alanlara akmasıdır. Soğuk hava dağ veya tepelerden, hafif bir rüzgâr sayesinde sıcak hava ile karışmadıkça, daha düşük vadilere doğru akarak vadi içlerinde ve yakın kısımlarında birikir. Hava hareket halinde olduğunda don olasılığı oldukça azalır. Birçok meyve türünün ekonomik anlamda yetiştirilebilmesi için bahçede yeterli bir hava drenajı bulunmalıdır. Geceleri radyasyon sonucu oluşan soğuk havanın özellikle çiçeklenme mevsiminde bahçeden uzaklaştırılması gereklidir.

Çünkü çiçeklenme mevsiminde sıcaklık sık sık sürgün, çiçek ve tomurcuklara zarar verecek derecelere düşebilmektedir. Bu nedenle bahçe kurmadan önce o yerin uzun yıllar sıcaklık değerleri dikkatle incelenmelidir. Yer seçiminde çok titiz davranılmalıdır. Vadiler genellikle meyve bahçeleri için uygun yer olarak dikkate alınmakla birlikte, geniş su yüzeylerine yakınlık, yükseltiler ve topografya gibi faktörler yer seçiminde etkilidir. Zirai üretim için don zararlarına karşı koruma yöntemlerinin hiçbirisi güvenli dönemin uzunluğundan daha önemli değildir. Bitki yetişme döneminin ortalama uzunluğu, ilkbahar geç donlarının en son tarihi ile sonbahar erken donlarının ilk tarihi arasındaki zaman olarak açıklanabilir. Aronya tarımı için en uygun alanlar; tam güneş alan veya hafif gölgeli olan, güney yöneye bakan ve hafif meyilli alanlardır.

Toprağın Hazırlanması, Dikim Yeri İşaretlemesi ve Çukur Açılması

Aronya bahçesinde dikim öncesi çok yıllık yabancı otlar yok edilmelidir. Drenajı artırmak için arazi işlenir. Toprak organik maddesini artırmak için yüzey örtücü bitkiler ekilir ve toprak işleme ile toprağa karıştırılır. Toprak tahliline göre gereken ilave besin maddeleri toprağa verilmeli, organik madde ve besin maddeleri tamamlanmalıdır. Gerekli ise toprakta pH ayarlaması yapılmalıdır. Bu amaçla toprak tipine ve toprak pH’sına göre gerekli olan kükürt miktarı hesaplanarak dikimden en az 6 ay önce toprağa verilmelidir. Aronya için arazi hazırlığı en az bir yıl önceden yapılmalıdır. Ilıman iklim bölgelerinde ilkbahar öncesi dikim yapılabilse de sonbahar dikimleri özellikle kar yükünün olmadığı yerlerde daha uygundur. Dikim öncesi arazideki çalı, taş, ağaçcık v.s temizlenerek arazi 50 cm derinlikten işlenmelidir. Aronya bitkisi çalı şeklinde gelişim göstermesi nedeniyle çok farklı dikim şekli ve mesafesi uygulanabilmektedir. Makineli hasat imkanına sahip olan üreticiler için sıra arası en az 4m sıra üzeri 0,75 – 1,25 m arasında tercih edilebilir. Ocak şeklinde yetiştiricilik yapılacaksa Sıra Arası 2-2,5 m sıra üzeri 1,5 ile 2 m arasında olması önerilmektedir. Ocak şeklinde yetiştiricilikte dekara 180-220 arasında fidan gerekmektedir.

Çeşit Seçimi

Ülkemizde Meyve Asma Çeşit Listesinde yer alan tescilli çeşitler Wiking ve Nero çeşitleridir.

Dikim

Dikim mesafeleri belirlenirken toprak ve çeşit özellikleri ile hasat yöntemleri dikkate alınmalıdır. Ocaklar halinde yapılacak yetiştiricilikte Bir dekara ortalama 180-220 adet fidan dikilebilmektedir. Tüplü fidanlar tüp yüksekliğinden biraz daha derinde olacak şekilde dikilmeli ve dikim esnasında çukur yüzey toprağı ile 1/3 oranında iyi yanmış çiftlik gübresi ile karıştırılmış harç ile doldurulmalıdır. Aronya kökleri çok ince olduğundan dikim sonrasında asla kuru bırakılmamalı, sulama yapılmalıdır. Dikim sırasında kimyevi gübre kullanılmamaktadır. Dikimden 3-4 hafta sonra bitki başına 14-18 g saf azot olacak şekilde amonyum sülfat veya kompoze gübreden (10.10.10) bitki başına 140- 180 gram verilebilir.

Aronya yüzlek köklü olduğu için kök bölgesi sürekli nemli tutulmalıdır. Ancak su ile boğulmuş alanlarda yetişemez. Böyle alanlarda masuralara/setlere dikim yapılmalıdır. Dikimden sonra yağmur durumuna göre haftada en az iki kez sulama yapılmalı, boğaz doldurma, çanak açma, yabancı ot kontrolü ve malçlamaya devam edilmelidir. Dikimde tercih edilecek fidanların sağlıklı, hastalıklardan ari ve canlı olmasına dikkat edilmelidir. Açık köklü, tüplü veya doku kültürü metoduyla elde edilmiş fidanların dikimine özen gösterilmelidir. Dikilmeden önce zarar görmüş sürgün ve kökleri budanmalıdır, dikim sonrasında da mutlaka can suyu verilmeli ve gelişme periyodunda ihtiyaç olduğunda da sulama yapılmalıdır. Aronya fidanlarının ilk 1-2 yıllık periyotta susuz kalmaması gerekir. Tüplü fidanların erken ilkbahar ayları ile sonbahar sonlarında dikilmesi daha uygundur. Açık köklü aronya fidanları ise kışların ılık geçtiği bölgelerde sonbahar aylarında, kışları sert olan bölgelerde ise ilkbahar geç donları geçer geçmez dikilmelidir. Aronya bahçesindeki sıraların yönü kuzey-güney doğrultuda olmalıdır. Böylece güneşten yararlanma maksimize edilmiş olur. Fidan dikiminde makine de kullanılabilmektedir.

Malçlama

Aronya organik malçlama yapılan mineral maddece zengin topraklarda daha iyi gelişme göstermektedir. Verime yatmış olan aronya bahçelerinde toprak yüzeyinin 13-15 cm kalınlığında malçlanması ile toprak serin tutulur, toprak nemi muhafaza edilir, toprak organik maddesi artar, toprak yapısı iyileştirilir ve tek yıllık yabancı otlar kontrol altına alınmış olur. Aronya bitkisinin kökleri toprak ve malç içinde gelişme eğilimi gösterir. 2-3 yılda bir bitkinin çevresinde 90-120 cm genişlik ve 5-8 cm kalınlığında malç serme işi tekrarlanmalıdır. Çam ibreleri gibi bazı organik maddeler de malç olarak kullanılabilir. Organik malç kullanımında hastalık ve zararlı yönetimi büyük önem arz etmektedir. Mantari hastalıkların kontrol altında tutulması kendi bahçemiz ve komşu bahçeler için büyük öneme sahiptir. Aronya için siyah plastik malç materyali de tercih edilebilmektedir , kullanılmaktadır. Ancak siyah plastik malçın tesisi sırasında örtü malzemesinin altına damla sulama sistemi kurulmalıdır. Aronya bahçelerinde kullanılabilecek malç materyalleri olarak talaş, nane talaşı, fındık kabuğu (fındık atıkları), yüksek yoğunluklu plastik, tohum kavuzu kompostu (çeltik kavuzu), sulanarak kıyılmış saman, çim tohumu talaşı (çok yıllık çavdar çimi), yaprak malç, kompostlaşmış bahçe atıkları (moloz v.s.) ve lastik kırıntıları denenmektedir.

Toprak İşleme

Aronya bitkisi yüzlek köklüdür. Bu nedenle toprak işleme yüzeysel olarak yapılmalıdır. İlkbahar dönemindeki toprak işleme toprağın havalandırılması yanında yabancı ot kontrolünün sağlanması bakımından da çok önemlidir. Yaz aylarında da duruma göre yabancı ot kontrolü bakımından toprak işleme yapılabilir.

Sulama

Yıllık 600-700 mm aralığında yağış, bitki gelişimi için yeterlidir. Ancak yağışın vejetasyon döneminde yağması önemlidir. Verimi etkileyen su kıtlığı, yalnızca temmuz ve ağustos kuraklıklarında, dinamik meyve büyümesi sırasında ortaya çıkabilir. Sulama mevcut imkânlara göre damla veya yağmurlama yöntemlerinden birisiyle yapılabilir.

Gübreleme

Tarımsal üretimde verim ve kaliteyi arttıran kültürel uygulamaların önemlilerinden birisi de gübrelemedir. Gübreleme ile yetiştirilecek bitkinin ihtiyaç duyduğu besin maddeleri toprağa verilmektedir. Bitki besleme aronya yetiştiriciliğinin başarılı bir şekilde olması için en önemli işlemlerden biridir. 1 dekar için 30-50 kg kompoze gübrenin (15-15-15) ilkbaharda gözler kabardığı zaman verilmesi önerilir. Bu önerilere rağmen aronya bitkilerinin besin maddesi ihtiyacı mutlak olarak yaprak ve toprak analizlerine göre belirlenmelidir.

Budama ve Bakım

Budama, meyve ağaçlarının düzgün ve kuvvetli bir taç oluşturmalarını, uzun zaman kaliteli ve bol ürün vermelerini sağlamak, verimden düşen ağaçların tekrar verimli hale getirilmeleri için ağaçların toprak üstü organlarına uygulanan kesme, bükme, tomurcuk, sürgün ve yaprak alma işlemlerinin tümüne denilmektedir. Aynı yaş grubuna giren 15-20 sürgün bırakılarak bitkide sürgün-meyve oranı dengelenmelidir. Budamada genel uygulama şöyledir; alçak yayılan, toprağa yakın dallar kesilmeli, dik dallar veya sürgünler bırakılmalıdır. Eğer çalıların orta kısmındaki dallar yoğun bir şekilde birbirinin içerisine girmiş ise, ortadaki zayıf ve daha yaşlı dallar uzaklaştırılmalıdır. Budama işlemi sonbaharda yapraklar dökülür dökülmez başlayabilir. Ancak, kış donlarının tehlikeli olduğu yerlerde ilkbaharda da yapılabilir. Hastalıklı, kurumuş ve zararlanmış sürgünler çıkarıldıktan sonra yaşlanmış ve verimsiz olan sürgünler toprak seviyesinin 3-5 cm üzerinden kesilmelidir. Bu arada zayıf bir gelişme gösteren yan sürgünler de çıkarılmalıdır. Çalının dip kısımlarından çıkan esnek ve yumuşak oluşumlar kesilmelidir. Ayrıca, 5 yaşını aşmış olan sürgünler de budanarak çıkarılmalıdır. Her yıl yaşlı dalların yaklaşık olarak %20’si budama ile çıkarılır. Çift tepe yapmış olan, çalımsı gelişme gösteren yaşlı sürgünler ile zayıf gelişen yan dallar da çıkarılmalıdır.

Hastalıklar

İlkbahar aylarında yapılacak olan hafif bir budama ile ocak içindeki çalıların arası açılarak hastalıklı ve zararlanmış dalların ortamdan uzaklaştırılması sağlanır. Açılan ocakta terbiye budaması ile sıkışık olan sürgünlerde aralama yapılırak havalanma artırılır ve hastalık-zararlı riski azaltılır. Ayrıca, aronyada zarar veren böcekler ile beslenen predatörlerin çalışma performansı da artar. Gübrelemenin zamanında ve uygun dozda yapılması ile bitkilerin sağlıklı olması sağlandığı gibi hastalıklara karşı da direnç kazanmaları sağlanır. Sabahları erken saatlerde yağmurlama sulama yaparak veya damla sulama sistemi kullanılarak hem yapraklar hem de meyvelerin kuru kalması sağlanır. Böylece hastalık riski de azaltılmış olur. Ayrıca, ilkbaharda gözler uyanmadan yapılacak kışlık yağ ve fungusit uygulaması ile hastalık ve zararlı riski azaltılır. Bakla zınnı ile mücadelesi önemlidir.

Aronya Bitkisi

H asat

Aronya meyveleri salkım şeklinde oluşur ve bir salkımda genelde 5-15 tane meyve bulunmaktadır. Aronya meyveleri çeşide, budamada bırakılan dal tipine ve iklime bağlı olarak 90-110 gün içinde olgunlaşırlar. Meyveler, ağustos sonu veya eylül başında olgunlaştıktan sonra hasat edilir.  Olgunlaşma sırasında meyveler yumuşar, renklenme artar, tatlanma meydana gelir ve taneler irileşir.

İsveç’te yapılan bir çalışmada, 22 Ağustos’ta maksimum verime ulaşıldığı, ancak bu tarihte antosiyanin birikiminin devam ettiği ve maksimum antosiyanin birikiminin 8 Eylül tarihinde gerçekleştiğini bildirmişlerdir. Ayrıca meyvelerde kararma olayı da bir hafta önceki hasatta en az seviyede bulunmuş olmasına rağmen, 1 hafta önce hasat edilseydi kararma %32 azalırken, antosiyaninlerde %20 azalmıştır.

Sonuç olarak en yüksek antosiyanin içeriğine sahip meyve eldesi ve meyvelerde burukluk oranının da azaltılması için ekolojilere göre değişmekle birlikte Eylül’ün ikinci haftası gerçekleşebilmektedir.

Ancak tam olgunlaşmadan toplanan meyvelerin kaliteleri sürgünler üzerinde olgunlaşanlara göre daha düşüktür. Aronya meyveleri elle veya mekanik hasat makinalarıyla hasat edilebilir. Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da aronya genellikle mavi yemiş hasat makinelerine benzer bir makina ile hasat edilmektedir. Hasat, yağışsız ve kuru havalarda yapılmalıdır. Elle hasatta ham meyveler ve yeşil meyveler hasat edilmemelidir. Hasadı yapan kişi mümkün mertebe en az taneyi avucunda biriktirmelidir. Böylece meyveler ezilmez, bozulmaz ve tanelere çekici, sağlıklı görüntü veren pus tabakası silinmez. Taze olarak tüketilecek aronya meyveleri bir örnek, koyu renkli, dolgun, sert, hasarsız ve temiz olmalıdır. Düz veya teraslanmış alanlarda hasat makineleri kullanılabilir. Hasat makinesinin ekonomik olması için bahçenin en az 50 da olması gerekir. İlk iki yıl el ile hasat yapılması uygun olmakta iken 3. yıldan itibaren makineli hasat yapılabilmektedir.

Kullanım Alanları

Aronya meyveleri taze olarak, meyve suyu sanayisinde, tek başına veya diğer meyve suları ile kokteyl yapılarak, ilaç sanayisinde kuru meyvesi, çiçekleri, kökleri ve yaprakları, süt ve süt ürünleri teknolojisinde, aronyalı dondurma, aronyalı süt, kuru meyve teknolojisinde, meyveli ekmek, çörek, kek, puding ve pastalarda, baharat sanayisinde, meyve salatalarında, reçel, marmelat ve konserve sanayisinde, kuru yaprağı ve kuru meyvesi çay olarak ve diyet menülerinde kullanılmaktadır. Kahvaltılarda da değerlendirilebilen aronya sos veya salsa yapımında kullanılabilmekte, garnitürlere girmekte, ayrı bir tat ve lezzet oluşturabilmektedir. Gerek meyvesi gerekse taze yapraklarından çay yapılabilmektedir. Aronya krem ve sabunlarda, cilt bakımında ve esans ham maddesi olarak kozmetik sanayisinde kullanılabilen bir meyvedir. Akdeniz tipi diyetlerin vazgeçilmez ürünü olan aronya vitamin, mineral ve lif bakımından son derece zengindir.

Aronya Meyvesi Faydaları Nelerdir?

Hazırlayan: Ziraat Mühendisi Onur ŞAHİNKUL

Yazılarımızı Okumaya Devam Etmek İçin;
Patates Tarımı
Havuç Yetiştiriciliği
Ejder Meyvesi Yetiştiriciliği (Pitaya)
Kaynakça:

  1. Tarım ve Orman Bakanlığı
  2. ufuktarim.com
  3. alibotanik.com
  4. topraksiz.com