Balığın Faydaları

AKIL, SAĞLIK ve GÜZELLİK

BALIK
Balık, insanlar için mükemmel bir gıdadır. Enerji değerinin düşük olması su ürünlerine diyabetik bir özellik kazandırmaktadır. Balıklar diğer etler gibi karbonhidrat içermezler.
Balığın yenilebilir kısmı diğer hayvanların yenilebilir kısmına yakındır. Tüm hayvanların yenilebilir kısmı % 49–52 dir. Balıketi, diğer hayvanları etlerinde karşılaşılan kıkırdak veya sinirleri içermemesi bakımından kolay sindirilir.
Protein
Protein açısından tavuğa yakın diğer kırmızı etlerden daha yüksektir. Özel aminoasit kompozisyonunda sindirilebilir proteinler içerir. Ortalama 100 gr balık etinde 18–23 gr protein vardır.

Protein;
1-Hücre yaptığı için dokuların yenilenmesini sağlar.
2-Vücudu büyütür, geliştirir,
3-Hormanlann çalışmasını düzene sokar.
4-Vücudun hastalıklara karşı dayanıklılığını artırır
Balıktaki temel proteinler aktin ve miyosindir. Bu proteinler kas dokusunda birleşerek aktomiyosini oluştururlar. Bunların dışında albumin de balık etinde bulunan temel proteinler arasında yer alır. Balık eti proteinleri elzem aminoasitlerin tamamını içerir. Elzem aminoasitler (löysin, izolöysin, lizin, valin, metionin, fenilalanin, treonin, triptofan) insan vücudunda bir çok önemli işleve sahip olmalarına karşın vücutta sentezlenemeyen moleküller olduklarından, bu aminoasitleri içeren besin kaynakları diyetin gereken protein kalitesini artırırlar. Balık eti içerdiği protein miktarı ve protein kalitesi açısından diğer etlere benzerken; içerdiği bağ doku miktarı açısından bu etlerden büyük farklılık göstermektedir. Kırmızı et ve kümes hayvanlarının etleri ile karşılaştırıldığında, balık eti çok daha az miktarda kollojen içerir. Kara hayvanlarının vücutlarının yaklaşık % 15\’ni bağ dokusu oluştururken, balıklar için bu oran sadece % 3\’tür. Balık etinin bağ dokusu miktarı gibi, kompozisyonu da diğer etlerden farklıdır; örneğin hidroksiprolin gibi bazı aminoasitler balık bağ dokusunda daha az miktarlarda bulunur. Ayrıca balık eti kasları uzun çizgili yapıya sahip olan memelilerden farklı olarak daha kısadır ve myocommata ile ayrılmış myotomes şeklindedir. Tüm bu farklılıklar balıketinin diğer etlerden daha yumuşak olmasını ve pişirme ile bağ dokunun kolayca dağılmasını sağlar. Böylece balık eti proteinleri sindirim enzimleri tarafından kolayca hidroliz edilebilir. Bu da vücudun bu proteinlerden faydalanım oranını artırır. Bu nedenle kırmızı eti zor tüketen, çiğneme güçlüğü olan hasta bireylerde, yaşlılarda ve çocuklar da balık eti kırmızı etin yerine kullanılabilmektedir .

Omega 3 ve 6
Balık türlerinde n-3 ve n-6 serisi uzun zincirli Polyunsaturated grubundan, EPA (Eicosapentaenoic Acid) ve DHA (Docosahexaenoic Acid) adı verilen Omega-3 yağ asitleri vardır. Bunları insan vücudu üretemez.
Çocuklarda zihinsel gelişimlerini olumlu etkilediği ve öğrenme kapasitesini artırdığı gözlemlenmiştir. Hiperaktivite görülen çocuklarda, omega 3\’ün bu sorunun giderilmesinde önemli katkılar sağladığı tıp adamlarının dile getirdiği bir tespittir. Hamilelik sırasında, bebek Omega 3 yağ asitlerini anneden alır. Bu nedenle hamilelik sürecindeki annenin balık tüketmesi gereklidir..
EPA ve DHA yağ asitleri kan pıhtı oluşumunu engelleyerek, atardamarın tıkanmasını önler, bu da kalp krizi ve felç riskini azaltır, tansiyonu düşürmeye yardımcı olur. İyi kolesterolün (HDL kolesterol) kötü kolesterole (LDL kolesterol) oranını artırarak kardiyovasküler sistem için çok faydalı olur.Ayrıca, alzheimer, artritis , bazı kanser ve astım türleri ile depresyonu önlemeye yardım eder.

Mineral
Balık ve diğer deniz ürünleri iyodun en zengin kaynaklarıdır. İyot, insan ve hayvanların normal büyüme ve gelişmesi için gerekli olan önemli bir besin maddesidir. İnsan vücudunda çok az miktarda bulunmakta olup, yediğimiz besinler ve su ile alınır. Vücudumuzdaki iyodun büyük bir kısmı tiroit bezinde bulunur ve tiroit hormonlarının yapımında kullanılır. Bu hormonlar vücudun normal büyümesi ve zihinsel gelişmesi ile birlikte vücut ısısının ve enerjisinin oluşması gibi olayların devamını sağlar.
Balıkların 100 gramında 12-60 mcg selenyum bulunur. Diğer etler veya tahılların 100 gramlarında 10-12 mcg selenyum bulunduğu düşünülürse, günlük gereksinmemiz olan 75 mcg selenyumun karşılanmasında balık ve diğer deniz ürünlerinin önemi daha iyi anlaşılabilir. Selenyum sağlıklı bir hayat için gerekli bir mineraldir. Antioksidan özellikleri vardır. Protein ve DNA sentezine katkıda bulunuyor. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, karaciğer ve troit bezinin daha iyi çalışmasını sağlar, iyi kolesterolü artırır.
100 g kasta ortalama 60 mg sodyum miktarı ile balık, sodyum diyeti gereken insanlara tavsiye edilebilmektedir. Kalp atışlarının düzenlenmesi, sinir transmisyonu, kas kasılması, karbonhidrat ve protein metabolizmasında katalizör rolü oynayan potasyum, 100 g balık etinde 250 ila 500 mg arasında değişmektedir. Yine balık eti, enzim sisteminde katalizör rolü olan magnezyum bakımından iyi bir kaynaktır Balık etindeki sodyum potasyum oranı 1:2 – 1:10 aralığında değişir. Bu aralık sağlıklı beslenme açısından oldukça uygundur.. Tuzlu suda yaşamasına rağmen deniz balıklarının etinde de çok az tuz vardır.

Vitamin
Suda çözünen B ve C vitaminlerinin su ürünlerinde bulunma miktarı, karasal hayvanlarda bulunan miktarla hemen hemen aynı, yağda çözünen A, D, E ve K vitaminleri ise daha fazladır. B grubu vitaminlerinden tiamin (B1), riboflavin (B2), niasin (B3) ,B6 vitamini (pridoksin) ve B12 vitamininin, ve yağda eriyen vitaminlerden A ve D vitaminlerinin iyi kaynakları olarak kabul edilirler. 100 gram balık (ortalama) tüketimi özellikle A vitamini (retinol) gereksiniminin yüzde 10- 15\’ini karşılar. A vitamini gibi yağda eriyen bir vitamin olduğu için, D3 vitaminin (kolekalsiferol) de en zengin kaynakları yağlı balıklardır. Yetişkinler için D vitamini gereksinmesi 10 mcg olarak kabul edilirse, 100 gram yağlı balık, çeşidine göre bu gereksinmenin % 50-200\’nü karşılayabilir. Balıklar D vitamini içerikleri açısından diğer hayvansal kaynaklı besinlerden çok üstündürler. Çünkü 100 g balığın D vitamini içeriği 300–1000 IU iken, en zengin kaynaklar arasında sayılan karaciğerin 100 gramında 100–400 IU, sütün 1 litresinden 3–10 IU, bir yumurta sarısında 20–100 IU D vitamini bulunmaktadır (2). Yağda eriyen diğer bir vitamin olan E vitamini de balık başta olmak üzere deniz ürünlerinin büyük kısmında önemli miktarlarda bulunmaktadır. 100 gram balıketi günlük E vitamini gereksinmesi olan 5–10 mg\’ın % 10-20\’sini karşılayabilmektedir.
[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]