İfade verme, ceza soruşturması söz konusu olduğunda şikayetçi ve şüpheli taraf için gerekli olan bir işlemdir. Herhangi bir suç nedeniyle şikayet veya ihbar söz söz konusu olduğundan adli merciler hem suçtan zarar gören şikayetçinin hem de suç şüphesi altında olan kişinin ifadesini alacaktır. İfade işlemi bazı durumlarda kolluk (polis veya jandarma) bazı durumlarda savcılık bazen de hem savcılık hem de kolluk tarafından yapılmaktadır.
Ceza soruşturması aşamasında verilen ifadenin soruşturmanın sonraki aşamalarına etkisi son derece fazladır. Ceza soruşturması sürecinde verilen ifade iki sebeple çok kritiktir. Birincisi soruşturmanın ceza davasına dönüşüp dönüşmeyeceği delillerle birlikte verilen ifadelere bağlıdır. İkincisi, soruşturmanın kovuşturmaya dönüşmesi soruşturma aşamasında verilen ifadenin önemi daha da artacaktır. Zira soruşturma aşamasında olaydan hemen sonra alınan ifadeler daha inandırıcı bulunacaktır. Öte yandan ifadenin sonradan fazlaca değiştirilmesi inandırıcılık anlamında sorun çıkartacaktır. Bu bakımından gerek ceza davasının açılıp açılmamasındaki etkisi gerekse ceza davası açılması durumunda davaya olan etkisi nedeniyle en başta eksiksiz ve doğru bir ifade verilmesi ceza hukuku açısından büyük önem arz etmektedir. Dolayısıyla verilen ifadenin eksiksiz ve kusursuz olması açısından profesyonel avukat desteğinin önemi yadsınamaz. İfade işlemlerinde bir ceza avukatından danışmanlık hizmeti aldıktan sonra ifade verilmesi tercih edilmelidir. Veya maddi imkan varsa bir ceza avukatı ile ifadeye gidilmesi son derece faydalıdır.
Polis merkezine, jandarma karakoluna veya savcılığa ifade vermek için çağrılan kişi mümkünse hiç heyecana kapılmadan ve panik yapmadan özel bir ceza avukatı ile anlaşmalı ve ifadeye özel avukatıyla gitmelidir. Eğer avukat tutacak maddi imkan yoksa en azından bir ceza avukatından hukuki danışmanlık hizmeti alındıktan sonra ifade verilmelidir.
İfadeye çağrıldığınız anda veya aynı tarihte ifadeye gitmek zorunda değilsiniz. Dolayısıyla kolluk görevlisi (polis veya jandarma) sizi ifade için çağırırsa ve o anda müsait değilseniz süre isteyiniz. Eğer ifade öncesi avukat tutmak istiyorsanız görevlilere bu şekilde açıklama yaptıktan sonra ertesi gün veya daha sonraki bir tarihte de ifade verebilirsiniz.
Hayır. Ancak ceza hukuku bilgisi olmayan sıradan bir vatandaşın ifade verirken kendisini iyi ifade etmesi zordur. Ayrıca kişinin, hukuki anlamda önem arz eden noktalara değinmesi de mümkün olmayabilir. Türkiye’deki adli işlemler de maalesef gelişmiş ülkelerdeki gibi pek sağlıklı yürümemektedir. Kayıt cihazı kullanılmadığı için vatandaşın verdiği ifade tutanağa eksik veya yanlış yansıyabilmektedir. Dolayısıyla eksiksiz ve doğru bir ifadenin ifade tutanağına düzgün yansıması için bir ceza avukatı ile çalışmanın ve ifade verme işlemi için hukuki destek almanın büyük avantajı olacaktır.
İfade, kolluk görevlisinin veya savcının sorularına cevap verilmesi ve cevapların ifade tutanağına yazılması yoluyla verilir. Verilen sözlü ifade, anlık olarak kaydedilmemekte ve dolaylı aktarım olarak metne dökülmektedir. Bu yüzden bazen verilen ifadenin eksik veya değişikliğe uğrayarak ifade tutanağına geçmesi söz konusu olabilmektedir. Ancak mümkün olduğunca verilen ifadenin ağızdan çıktığı gibi metne yansımasına dikkat edilmelidir. Bu bakımdan avukat huzurunda ifade vermek önemlidir.
İfadeye çağrıldığınız halde gitmezseniz hakkınızda gözaltı kararı verilebileceği gibi hakkınızda yakalama kararı da çıkartılabilir. Dolayısıyla herhangi bir soruşturma nedeniyle ifadeye çağrılma durumu söz konusu olduğunda süreci uzatmamak yeğlenmelidir. İfade verme işlemini sürüncemeye bırakmadan tamamlamak uygun olacaktır.
Soruşturma aşamasında ifade vermemek sonuçları itibariyle kuşkusuz olumsuzdur. Ancak dosyada gizlilik kararı bulunması gibi bazı durumlarda susma hakkını kullanmak da tercih edilebilir. Nitekim suçlamanın ve dosyadaki delillerin içeriğinin bilinmemesi ifade verilmesini zorlaştırmaktadır. Dolayısıyla ifade verip vermeme konusunda tereddüt yaşayan kişiler bir ceza avukatından danışmanlık hizmeti alabilir.