Pitaya yani Ejder meyvesi, Caryophyllales takımının, Cactaceae familyasının, Hylocereus cinsinin içerisinde yer almaktadır. Cactaceae familyasındaki türler, Kuzey, Orta ve Güney Amerika kökenlidir. Kıyı bölgelerinde, dağların yüksek alanlarında ve tropikal yağmur ormanlarında yaygın olarak dağılım göstermektedirler. Cactaceae familyasının adaptasyon yeteneği çok yüksektir ve yeni bir ekolojiye çok çabuk adapte olabilmektedirler. Bu familyadaki bitkiler kuraklık, yüksek ve düşük sıcaklık ile olumsuz toprak koşulları gibi durumlara tolerans gösterebilmektedirler. Bu tür bitkiler, kserofit veya sukkulent (etli yapraklı) bitkiler olarak adlandırılmaktadır.Pitaya, ülkelere göre değişmekle birlikte Dragon fruit, Strawberry pear, Pitahaya, Tuna, Nopal, Pitajaya, Pitaya Roque, Cardo-ananas, ThanLong gibi adlar ile de anılmaktadır. Ülkemizde ise ‘Pitaya’ ya da ‘Ejder Meyvesi’ olarak adlandırılmaktadır.
Ejder meyvesi sofralık olarak tüketilebildiği gibi dondurma, yoğurt, jöle, koruyucu, marmelat, meyve suyu, şeker ve pasta yapımında da kullanılabilmektedir. Pitaya C vitamini (askorbik asit), demir ve bazı flavonoidler açısından oldukça zengindir. Bununla birlikte düşük yağ oranı, yüksek su içeriği ve iyi bir lif kaynağı olması açısından diyet meyvesi olarak da tüketilebilmektedir. Ayrıca pitaya meyvelerinin diyabet hastalığında kan şekerini düşürmeye yardımcı bir ürün olarak tüketildiği bilinmektedir.
Pitaya ülkemizde; halen hem üretici hem de tüketiciler tarafından pek bilinen bir meyve değildir. Türkiye’deki mevcut üretim halihazırda pazarlanabilir miktarın çok altındadır. Bu meyvenin bir kısmı ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Ülkemizde üretimin oldukça az olması ve ithalat ile getirilen meyvelerde oluşan yüksek maliyet satış fiyatlarının yüksek olmasına sebep olmaktadır. Meyve üreticiden yaklaşık 10- 15 TL/adet arasında alınmaktadır. Pazar ve marketlerde satışı 20-30 TL/adet arasında gerçekleşmektedir. Dönümden tam verim çağında 7000-8000 civarında meyve alımının mümkün olduğunu hesapladığımızda dönüm başına ortalama gelir 70.000-80.000 TL gibi bir rakama ulaşmak mümkündür.
İlk aşamada sera kurulumu, fidan, dikme vb. girdilerden dolayı yatırım maliyet yüksek olmasına rağmen yetiştiricilik kısmındaki maliyetler oldukça düşüktür. Yoğun mücadeleyi gerektirecek herhangi bir hastalık ve zararlının olmaması, sulama ve gübreleme ihtiyacının az olması işletme maliyetini düşürmektedir. Türkiye’deki yapılan yetiştiricilikte 4 ve 5. yılında maliyetini kurtarır seviye gelmektedir. Ekonomik verimliliği 20-30 yıl olan pitaya günümüzdeki fiyatlarla devam ettiği müddetçe karlı bir yatırım olarak gözükmektedir. Ülkemizdeki pazarlamalar büyük marketler ve bu işi ithalat yoluyla yapan firmalar tarafında yapılmaktadır.
Dünyada pitaya konusunda yapılan çalışmalar, son 20 yıla dayanmaktadır. Nitekim pitaya ile ilgili 1994 yılına kadar çok sınırlı çalışmaların yapıldığını ve 2015 yılında ise bu tür ile ilgili kayıtlı toplam 284 literatürün bulunduğunu bildirmiştir. Pitayanın, dünyada olduğu gibi ülkemizde de yetiştiriciliği henüz yeni olup, Akdeniz Bölgesi’nin kıyı kesiminde son yıllarda örtü altında plantasyonlar kurulmaya başlamıştır. Akdeniz Bölgesi’nde en yaygın yetiştirilen iller arasında Mersin, Antalya gösterilebilir. Bununla birlikte, Adana ve Muğla’nın Fethiye ilçesinde de örtü altında pitaya yetiştiriciliği ile ilgili adaptasyon çalışmaları başlamıştır.
Yeni bir türü piyasaya kazandırmak, ancak ismine doğru fidanlar ile bahçe tesis etmekle mümkündür. Son yıllarda ülkemizde, bazı tropik meyve türlerinde tohumdan yetiştirilmiş fidanların satışlarının yapıldığı ve bunların ismine doğru olmaması nedeniyle başarısız sonuçların alındığı (standart meyve elde edilememesi, verim düşüklüğü, kalitenin istenen düzeyde olmaması) gözlenmiştir.
Bu durum, hiç şüphesiz yeni türlerin ticari anlamda yaygınlaşmasını engellemektedir. Diğer meyve türlerinde olduğu gibi tropik meyvelerde de yeni türlerin yaygınlaşması, ancak ismine doğru fidanlarla bahçe tesisi ile mümkündür. Bu nedenle, ticari anlamda yetiştiricilikte fidan üretimi en önemli hususlardan birisidir.
Pitaya tohumla çoğaltılmakla birlikte, yabancı tozlanmadan dolayı genetik açılma göstermekte ve ayrıca tohumdan çoğaltılan üretim materyalleri ile kurulan bahçelerde gençlik kısırlığından dolayı meyveye yatması uzun süre almaktadır. Bu nedenle, diğer meyve türlerinde olduğu gibi pitayada ticari bahçe kurulumunda vejetatif çoğaltılan üretim materyalleri tercih edilmektedir.
Vejetatif çoğaltma metotları içerisinde en yaygın olanı ise çelikle çoğaltmadır. Bu amaçla çelikler bir yıllık olgunlaşmış sürgünlerden 15-20 cm uzunluğunda alınmaktadır. Çelikler ya direkt olarak dikilmekte ya da köklendirildikten sonra esas yerlerine aktarılmaktadır. Köklendirmede drenajı iyi olan yetiştirme ortamı (kum, perlit, vermikulit vb.) tercih edilmektedir.
Pitaya bitkisi oldukça hızlı gelişir ve dikimden bir yıl sonra meyve tutmaya başlar. Dikimden 3 yıl sonra tam üretime kavuşur. Yapılan çalışmalarda ikinci seneden itibaren dekardan 1600 kg alınabilmektedir. Tam üretime geçtiğinde dekardan 3 tona yakın ürün alınabilmektedir.
Tüm yılın sıcak geçtiği ekvatoral bölgede vejetatif gelişme sürekli devam ettiğinden alınan ürün miktarı daha fazladır. Meyve kalitesi çeşide bağlı olarak değişir ama kalite üzerinde en büyük etkenlerden birisi hasat zamanıdır. Pitaya uygun üretim yapıldığında 20-30 yıllık bir ekonomik ömre sahiptir.
Pitaya bitkisi tropikal bölge bitkisi olması nedeniyle uç sıcaklıklara hassastır. Bitkiler -20 °C de zarar görmeye başlar ve -40C de ölürler. Düşük sıcaklıklarda zararlanma yeşil etli kısımların kabarması ve çatlama şeklinde görülür. Daha düşük sıcaklıklarda gövdenin sararmaya başlaması ve sıvılaşması şeklinde iken şiddetli soğuklarda gövde tamamen sıvılaşır ve muhtemelen bitki ölür.
Bu yüzden dikerken soğuktan korunaklı alanların seçilmesi gerekmektedir. 40-45 °C üstündeki sıcaklıklarda bitki gelişimi yavaşlarlar ve sıcaklığa bağlı olarak bitkilerde zararlanmalar görülmeye başlar. Bu sıcaklıktan sonra çiçeklenmelerde azalma olmaktadır.
Pitaya kumlu-tınlı, iyi drenajlı, 5.5-6.5 arasında değişen pH’ya sahip topraklarda yetiştirilebilir. Genellikle don riskinin olmadığı tropik ve subtropik iklimlerde iyi gelişme göstermektedir. Yetiştiricilikte, sıcaklığın 0°C’nin altına düşmemesi ve 38°C’yi geçmemesi gerekmemektedir.
Ticari amaçla kurulan bahçelerde soğuk bölgelerden kaçınılmalıdır. Plantasyon -2°C’de zarar görmeye başlar ve -4°C’de ölümler gerçekleşmektedir. Sıcaklığın 45°C’ye çıkması bitkilerde deformasyona ve çiçeklenmede azalmalara neden olmaktadır. Bitki gelişimi için optimum sıcaklık değerleri ise 20-30°C ve yıllık yağış isteği ise 500-2000 mm arasında değişim göstermektedir. Yüksek rakımlı veya düşük nemli bazı bölgelerde güneş yanığından dolayı ciddi gövde hasarlarının meydana gelebilmektedir.
Pitaya bitkisi hermafrodit çiçek yapısına sahiptir ve yalnızca gece çiçek açar. Çiçekler sarı renkte ve 30 cm kadar uzar. Tozlaşması bazı yarasa ve kelebekler tarafından gerçekleştirilir. Bazı bölgelerde bu yarasa ve kelebeklerin bulunmaması tozlanma eksikliğini ve buna bağlı olarak meyve tutumunu düşürür.
Pitayalarda kendine uyumlu ve kendine uyumsuz olan çeşitler mevcuttur. Güneydoğu Asya da yetiştirilen çeşitler genelde kendine uyumlu Amarika’da bulunan çeşitler ise genelde kendine uyumsuzdur. Kendine uyumsuz çeşitlerde bitkiler gece çiçek açtığından ve çiçek yapısından dolayı tozlama işlemi sıkıntılıdır. Meyve hasadı bölgeye ve sıcaklık değerlerine bağlı olarak tam çiçeklenmeden 28-30 gün sonradır.
Bitkiler nispeten zararlı ve hastalıktan uzaktır. Nadiren yaprak bitleri taze yaprak, çiçek veya meyvede emgi yoluyla zararlı olabilmektedir. Ancak bunlar kolayca kontrol edilir ve genellikle ciddi bir problem oluşturmazlar. Başka zararlılar olarak salyangozlar, tavşanlar ve sincaplardır.
Bu tür zararlar bitkide bulunan yumuşak dokuları kemirerek zarar verirler, genellikle bitkiyi öldürmez, ancak önlenmelidir. Bitkilerde başka zararlanma nedenleri aşırı sıcaklık, güneşe maruz kalma, kötü toprak yapısı, toprak verimsizliği, yanlış sulama uygulamaları bitkiler için diğer stres faktörleridir.
Yazılarımızı Okumaya Devam Etmek İçin;
AKILLI TARIM TEKNOLOJİLERİ VE UYGULAMALARI
TOPRAKSIZ TARIM NEDİR? NASIL YAPILIR?