İstanbul Sarıyer’deki Fatih Ormanı’nın imara açılmasıyla ilgili bugün yapılacak ÇED tanıtım toplantısı öncesi Kuzey Ormanları Savunması çağrısıyla buluşan yaşam savunucuları Fatih Ormanı’nın önünde bir araya geldi.
Bilgili ve Doğuş Holding ortaklığındaki Ege Turizm ve Gayrimenkul Yatırımları A.Ş. tarafından hazırlanan Fatih Ormanı’na yapılacak havuzlu villalar, çarşı ve otopark projesine Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’nce ruhsat verilmesine karşı Kuzey Ormanları Savunması’nın çağrısıyla toplanan yaşam savunucuları “Ormana villa yapılmaz!” diyerek Fatih Ormanı’nı girişinde buluştu. İstanbul’un en değerli ormanlarının inşaat projeleriyle kıskaca alınmasına engel olmak isteyen yaşam savunucuları, ÇED Halkın Katılımı Toplantısı’nın yapılacağı TİM Center’e yürüdü.
“Ormana patron olmak için yaptığınız ÇED toplantınız batsın” yazılı pankart açan yaşam savunucuları, “Ormana proje yapılamaz”, “Doğuş ve Bilgili ormanıma sulanmayı bırak artık” yazılı dövizlerle Tim Center’ın önünde açıklama yaptı. Halkın katılımına açık olarak yapılması gereken ÇED tanıtım toplantısının yapılacağı Tim Center önü polis barikatıyla kapatıldı.
‘Ormanımız iktidarın ve sermayenin eğlence alanı değildir!’
Sarıyer Kent Dayanışması’ndan Eray Özgüner Diren Fatih Ormanı İnisiyatifi basın açıklamasını okudu. Özgüner, 2014 yılından beri ormanda yapılmak istenen bu projeye karşı mücadele ettiklerini, talanın sorumluları Bilgili ve Doğuş’a, ormana proje yapılmayacağını eylemler ve yürüyüşlerle anlattığını belirtti. Özgüner, “Sermaye ve iktidar baskısı ile kentin bütününden koparılan; Cendere Vadisi, Maslak 1453, 3. Köprü ve 3. Havalimanı gibi projelerle abluka altına alınan Fatih Ormanı’nın hiçbir şekilde imara açılmaması gereken bir orman; yok edilmemesi gereken bir doğal yaşam alanıdır’’ ifadelerini kullandı.
Meslek odaları da ÇED sürecine başlanan projenin etkilerinin değerlendirilerek iptal edilmesini istedi. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Orman Mühendisleri Odası ve Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi adına basın açıklamasını okuyan Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu üyesi Ayşe Yıkıcı, “ÇED sürecine başlanan projenin, inşası ve işletmesi aşamasındaki etkileri yeniden değerlendirilerek proje ve projeye dayanak olan diğer işlemler iptal edilmelidir. İstanbul’un kuzeyindeki orman ekosisteminin bir parçası olan Fatih Ormanı, hiçbir koşulda yapılaşmaya açılmamalıdır. Meslek Odaları olarak konunun takipçisi olacağız ve kamu yararından yana mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Diren Fatih Ormanı İnisiyatifi ve meslek odalarının gerçekleştirdiği basın açıklamalarının tamamı ise şöyle:
Diren Fatih Ormanı İnisiyatifi Basın Açıklaması:
FATİH ORMANI İKTİDARIN VE SERMAYENİN ARKA BAHÇESİ, EĞLENCE ALANI OLAMAZ!
Basına ve kamuoyuna,
İstanbul’un en önemli doğal yaşam ve orman alanlarından biri olan Fatih Ormanlarını savunmak için tekrar bir aradayız. Ormanı arsa olarak tanımlayan Bilgili ve Doğuş, yaban hayatının halen sürdüğü Fatih Ormanı’nda villalar, lokantalar, konser salonları açmak için bir proje hazırladı.
2014 yılından beri ormanda yapılmak istenen bu projeye karşı yaşamı savunanlar olarak bir arada mücadele ediyoruz. Bilgili ve Doğuş’a, ormana proje yapılmayacağını eylemlerimizle, yürüyüşlerimizle anlattık. Kamu kurumlarını, ormanı koruma görevini hatırlattık. Sarıyer Belediyesi’ni bu suça ortak olmamaya davet ettik. Sarıyer Belediyesi bu projeye ruhsat vermediğini ve vermeyeceğini açıkladı.
Proje için verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararının iptali için meslek odalarımız dava açtı. Mahkeme sonucunda, bu karar iptal edildi.
Ama Bilgili ve Doğuş ortaklığı, ormanda 53 villa, 20 lokanta ve konser salonları yapma projesi için ÇED sürecini yeniden başlattı. Bu süreçte yasal zorunluluk olduğu için düzenlenen halkın katılımı toplantısında, bize anlatılacak olanı biliyoruz.
109 olan villa sayısının 53’e düşürüldüğü…
Alanın ne kadar yeşil olacağı…
Hazırladıkları projenin ne kadar çevreci olduğu…
Yapacakları bu sunumla halkın katılımını sağlamış, onayını almış olacaklarını düşünüyorlar.
Böyle bir toplantıya katılmayı reddediyoruz!
Bizler, ormanlarımızı kamu adına korumakla görevli Bakanlık tarafından, koruma iddiasıyla sermayenin eğlence-alışveriş-tatil mekânına, kendi ifadeleriyle “park”a dönüştürecek bu projenin bir parçası olmayacağız!
Fatih Ormanı, ne villalarınıza manzara, ne konserlerinize pist, ne markalarınıza çarşı, ne de para hırsınıza kurban edilecek bir “proje” alanıdır.
Sermaye ve iktidar baskısı ile kentin bütününden koparılan; Cendere Vadisi, Maslak 1453, 3. Köprü ve 3. Havalimanı gibi projelerle abluka altına alınan Fatih Ormanı, hiçbir şekilde imara açılmaması gereken bir orman; yok edilmemesi gereken bir doğal yaşam alanıdır.
2014 yılında bir araya geldiğimizde söylemiştik: Artık kimse sınırsızca para kazanmak uğruna ormanlarımızı, suyumuzu, kıyılarımızı, tarım alanlarımızı, meralarımızı ve tüm doğal yaşam alanlarımızı dilediğince kendi özel isteklerine göre imara açamayacak.
Biz kişisel çıkarlarını değil, yaşamı ve doğayı savunanlar, Fatih Ormanında yaşayan her bir canlının yaşam hakkını savunmaya devam edeceğiz. Bilgili, Doğuş veya ismi ne olursa olsun, ormanımıza göz diken herkesin karşısında olacağız
Meslek Odalarının Basın Açıklaması:
Basına ve kamuoyuna,
İstanbul İli, Sarıyer İlçesi sınırları içerisinde, Ege Turizm ve Gayrimenkul Yatırımları A.Ş. tarafından yapılması planlanan Park Orman Tabiat Parkı Projesi ile ilgili Çevresel Etki Değerlendirme sürecinin başlamış olduğu ve ÇED Yönetmeliğinin 9. maddesi gereğince 28.11.2017 tarihinde Halkın Katılım Toplantısı düzenleneceği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü web sitesinde 07.11.2017 tarihinde duyuruldu.
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından, 08.12.2015 tarihinde ÇED Gerekli Değildir Kararı verilmişti. Proje hakkında verilen bu kararın iptali talebi ile 2016 yılında TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, TMMOB Mimarlar Odası, TMMOB Şehir Plancıları Odası tarafından açılan davada, İstanbul 13.İdare Mahkemesi tarafından 20.12.2016 tarihinde, ÇED Gerekli Değildir Kararı iptal edilmiştir.
yrıca Çevre ve Şehircilik Bakanlığını tarafından onaylanan “Parkorman Tabiat Parkı’na ilişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği” ile bu değişikliğe dayanak olan “Uzun Devreli Gelişme Planı”nın iptali istemi ile TMMOB Şehir Plancıları Odası ile TMMOB Mimarlar Odası tarafından açılan davada bilirkişi heyeti ile keşif gerçekleştirilmiş olup dava devam etmektedir.
Yine TMMOB Orman Mühendisleri Odası tarafından 02.03.2017 tarihli İstanbul Nöbetçi İdare Mahkemesi Başkanlığına ‘Öncelikle yürütmenin durdurulması’ talepli Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın olur verdiği 06.12.2016 tarih ve 12538 sayılı revize Nazım İmar Planı değişikliği kararının iptali ile ilgili dava süreci devam etmektedir.
Tabiat Parkları,orman rejimine tabi alanlardır ve bu alanlarda devlet mülkiyeti esastır. Orman rejimine tabi alanlar, kesinlikle yapılaşmaya açılamaz. Bu alanlar, İmar Planı yaptırılarak yasa dışı yapılaşmaya açılamaz. ÇED süreci başlatılan söz konusu proje kapsamında, orman alanı yapılaşmaya açılmaktadır.
Tanıtım dosyasında ifade edilen projeyle, kamping alanı olarak öngörülen alanda, kır evi olarak tarif edilen 53 adet yapının, kır kahvesi olarak tarif edilen 6 adet yapı ile birlikte iki adet idari yapı ve yüzme havuzu yer alacaktır. Günübirlik kullanım alanlarında 14 adet kafeterya kurulacağı ayrıca çocuk müzesi ve çok amaçlı salon olarak adlandırılan iki yapı daha yer alacağı belirtilmektedir. Tasarlanan proje ile 60.551,49 m² inşaat alanı oluşmaktadır.
Yaban hayatın sürdüğü orman alanında öngörülen proje kapsamında 3 yıla yakın bir zaman sürecinde inşa faaliyetlerinin devam edeceği ifade edilmiştir. Tanıtım dosyasında oluşacak gürültü, toz vb kirlilik etkenlere yalnızca alanın yakın çevresindeki yerleşim yerleri göz önüne alınarak değerlendirilmiştir. Oluşacak toz, iş makinelerinin yaratacağı gürültü, yapıların ihtiyacı olan altyapı tesislerinin inşasının doğal zemin ve bitki örtüsü üzerindeki etkisine dair bir açıklama yapılmamıştır. Bodrum katları ve çatı katları ile geçici bir yapının çok üzerinde yoğunlukta tasarlanan yapıların orman ekosisteminde yaratacağı geri dönülmez etki dikkate alınmamıştır.
ÇED sürecine başlanan projenin, inşası ve işletmesi aşamasındaki etkileri yeniden değerlendirilerek proje ve projeye dayanak olan diğer işlemler iptal edilmelidir. İstanbul’un kuzeyindeki orman ekosisteminin bir parçası olan Fatih Ormanı, hiçbir koşulda yapılaşmaya açılmamalıdır. Meslek Odaları olarak konunun takipçisi olacağız ve kamu yararından yana mücadelemizi sürdüreceğiz
politeknik.org.tr