Son birkaç yıldır “ gaslighting ” terimini duymamak mümkün değil. Hatta, arama sıklığına göre 2022 Merriam-Webster Yılın Kelimesi olarak seçildi. Peki bu kelime gerçekten ne anlama geliyor?
Merriam-Webster gaslighting’i, “mağdurun kendi düşüncelerinin, gerçeklik algısının veya anılarının geçerliliğini sorgulamasına neden olan; tipik olarak kafa karışıklığına, güven ve öz saygı kaybına, kişinin duygusal veya zihinsel istikrarının belirsizliğine ve partnerine bağımlılığına yol açan, genellikle uzun bir süre boyunca kişinin psikolojik olarak manipüle edilmesi durumu” olarak tanımlar.
Bu kelime Patrick Hamilton’ın 1938 tarihli Gaslight adlı oyununda, bir kocanın karısını suç teşkil eden davranışlarından uzaklaştırmak için aklını kaçırdığına ikna etmeye çalışmasından türemiştir.
Ancak, medyada artan ilgiye ve popüler kültürde öne çıkmasına rağmen, gaslighting üzerine yapılan bilimsel araştırmalar şaşırtıcı derecede sınırlı kaldı. Personal Relationships dergisinde yayınlanan yeni bir çalışma, romantik ilişkilerde gaslighting’in etkilerine odaklanarak bu durumu değiştirmekte. Çalışma aynı zamanda gaslighting yapan insanların temel motivasyonlarını ve gaslighting’in ilişkiler içinde nasıl ortaya çıktığını da tanımlıyor.
McGill Üniversitesi ve Toronto Üniversitesi’nden araştırmacılar, 65 gaslighting mağdurunun (18 ila 69 yaş arası) anket yanıtlarının nitel bir analizi yoluyla, gaslighting yapanların genellikle sahip olduğu bir dizi özellik ve davranışı tanımlamıştır. [1] Gaslighting yapanların temel motivasyonları öncelikle şu iki şeydir:
Çalışma sonuçları, gaslighting ilişkilerinde dört davranış kalıbının yaygın olduğunu gösteriyor:
Aşk bombardımanı, bir kişiyi manipüle etmek amacıyla aşırı ilgi ve şefkat gösterileriyle bunaltmayı içeren bir taktiktir. Kişinin duygusal ihtiyaçlarının bu kadar hızlı bir şekilde karşılanması, yoğun bir duygusal bağ ve hatta gaslighting yapan kişiye karşı borçlu hissetme duygusu yaratarak bu kişiye güç ve kontrol kazandırır.
Bu hızlı ve yoğun duygusal bağ, epistemik güven yaratma sürecini önemli ölçüde hızlandırır ve gaslighting yapan kişiye, kendisi hakkındaki inançlar da dahil olmak üzere partnerinin inançları üzerinde daha fazla etki sağlar. Epistemik güven, kendimizle ilgili inançlarımızı doğrulamak ve genişletmek için partnerlerimize güvenebilmemiz gerekliliğini içerdiği için sağlıklı ilişkilerin önemli bir parçasıdır. Çoğu durumda bu güven, zaman ve deneyim içerisinde aşamalı olarak inşa edilir. Gaslighting bu güveni kasıtlı olarak kötüye kullanır.
Araştırmacılar, gaslighting’e maruz kalan kişiler üzerinde üç önemli olumsuz etki tespit etmiştir:
Bunların aksine sağlıklı ilişkiler genellikle kişinin belirsizlik duygularını azaltır, benlik duygusunu güçlendirir ve paylaşılan bir gerçeklik duygusu yaratır. Gaslighting, paylaşılan gerçeklik duygusunun her türlü görüntüsünü yok eder, iki ayrı ve etkili bir şekilde rekabet eden bir gerçeklik yaratmaya başlar. Mağdur olan kişiyi, yalnızca partnerinin yorumlarının geçerli olduğuna ikna etmeye çalışır.
En klasik örnek, birine doğrudan “deli” demek ve onun gerçeklik algısını tamamen reddetmektir. Gaslighting yapanlar tarafından kullanılan yaygın kelimeler arasında “aptal”, “mantıksız” veya “muhtaç” gibi aşağılamalar yer alır. Bu kişiler, mağdurların algılarını sorgulamasına neden olur ve bu belirsizliği, onları kontrol etmenin bir yolu olarak görür. Çünkü bunu yaparken partnerlerinin muhakeme ve sınırlarını zayıflatmayı amaçlar.
Araştırmacılara göre, çalışmadaki çoğu gaslighting mağduru, partnerlerinden ayrıldıktan sonra nispeten hızlı bir şekilde iyileşirken, birkaçı kalıcı bir belirsizlik hissederek kendilerinden şüphe duymaya devam etmiştir. Gaslighting’e maruz kalma deneyimi, kişinin diğer sosyal etkileşimler hakkındaki görüşlerini de değiştirme potansiyeline sahiptir. Bu da güven duyma yetisini etkileyerek başkalarına karşı daha dikkatli ve tetikte olunmasına sebep olur.
Belli bir dereceye kadar iyileşme bildiren katılımcılar için belirli noktalar ortaya çıkmıştır. Birçoğu için gasligting yapan kişiyle ilişkiyi sonlandırmak ve başkalarıyla vakit geçirmek, gaslighting’in olumsuz etkilerinden hızla kurtulmaya katkı sağlamıştır. Başkalarıyla vakit geçirmenin ötesinde yoga, meditasyon, yürüyüş ve spor gibi kişinin fiziksel benliğiyle daha fazla bağlantı kurmasını sağlayan ve iç muhakeme yeteneğini geliştiren ‘yeniden somutlaştırma’ faaliyetlerine katılmak, iyileşmeyi kolaylaştırabilir.
Eğer gaslighting’e maruz kaldığınızı hissediyorsanız, başkalarını da sürece dahil etmek ve güvendiğiniz kişilerden geri bildirim almak faydalı olabilir. Partneriniz size bir konuda mantıksız davrandığınızı söylüyorsa, arkadaşlarınızla veya ailenizle iletişim kurarak partnerinizin eleştirdiği davranışı fark edip etmediklerini sorabilirsiniz. Gaslighting, insanların kendi algılarından ve eylemlerinden şüphe duymalarına neden olduğundan, ilişki dışından geri bildirim almak çok önemlidir.
Bu yeni araştırmadan çıkarılabilecek en önemli olumlu sonuç, gaslighting yapan biriyle bitirilen bir ilişki sonrasında, daha sağlıklı ilişkiler kurmak için bu olumsuz deneyimin üstesinden gelmenin ve gelişmenin kesinlikle mümkün olduğudur.
Telif Hakkı 2023 Dan Mager, MSW
Referanslar
[1] Klein, W., Li, S., & Wood, S. (2023). A qualitative analysis of gaslighting in romantic relationships. Personal Relationships , 1– 25. https://doi.org/10.1111/pere.12510
Çeviri: Zeynep Sude Öztekin