a.Türkiye’nin yeni göçmenler yaratan emperyalist planlara ortak edilmesi engellenmelidir.
b. Türkiye’yi AB’nin sınır bekçisi ve tampon bölgesi haline getiren Geri Kabul Anlaşması tek taraflı olarak feshedilmelidir.
c. Ülkemizdeki göçmenlerin gönüllü geri dönüş koşullarının yaratılması için başta Suriye olmak üzere meşru hükümetlerle doğrudan temas kurulmalı, geri dönüş bu hükümetlerle birlikte planlanmalı, çöküşe sürüklenen ülkelerin yaralarını sarmaları için karşılıklı yararı esas alan iş birliklerine gidilmelidir.
d. Türkiye’nin göçmen sorununun asıl çözümü göçmenlerin güvenli, özgür ve insani koşullarda ülkelerine geri dönüş koşullarının yaratılması olsa da göçmen nüfusun 5 milyonu aştığı ve yakın coğrafyamızdaki güvenlik sorunları göz önüne alındığında bunun bir anda ve sorunsuz gerçekleşmesi mümkün değildir. Bu nedenle ülke topraklarındaki tüm göçmenler kayıt altına alınmalı ve ulusal bir göç politikası oluşturulmalıdır.
e. Türkiye’nin ulusal göç politikası göçmenlerin entegrasyonu ve insani yaşam koşullarına kavuşturulmaları adına gerçekçi bir planlamaya dayanmalı, entegrasyonda Cumhuriyet’in temelini oluşturan çağdaş değerleri esas almalı, göçmenlere kendi hak ve yükümlülüklerinin yanında Türkiye’nin hukuki düzeni, sosyal yaşantısı ve kültürel normları gibi temel konularda rehberlik hizmeti içermelidir.
f. Göçmenlerin kayıt dışı ve insanlık dışı koşullarda çalıştırılması engellenmeli, çocuk işçiliğe karşı etkin önlemler alınmalı, çalışma yaşındaki göçmenlere kayıtlı ve insani koşullarda çalışma olanağı sağlanmalıdır.
g. Sosyal medya dahil tüm platformlarda örgütlü ırkçı kışkırtma içinde olan, linç ve yağmaya katılan kişi ve gruplar tespit edilerek cezalandırılmalıdır.