Küçük Şeylere Aşırı Tepki Vermeyi Nasıl Durdurursunuz?

“Bizi öldüren stres değil, ona verdiğimiz tepkidir.” —Dr. Hans Selye

Hepimiz – en azından ara sıra – küçük şeylere, çoğu zaman farkına bile varmadan aşırı tepki veririz. Kendinizi küçük şeyler için aşırı sinirli, üzgün veya savunmacı buluyorsanız, duygularınızı daha etkili bir şekilde yönetmek için yapabileceğiniz eylemler olduğunu bilerek rahatlayın.

Duygularınızı yaşamak ve hatta bazen patlamak tamamen normaldir, ancak durumlarla bu şekilde başa çıkmak bize o kadar da iyi hissettirmez. Can sıkıcı durumları kabul etmek için kendimize izin vermek, daha sonra bunları ifade etmek ve bunlarla başa çıkmak için yapıcı yollar bulmak uzun vadede bize daha çok fayda sağlar. Gerçekten üzücü bir şey olduğunda, üzülmek tamamen mantıklıdır. Bununla birlikte; her üzüldüğümüzde, tüm küçük şeyler için strese girmek ve aşırı tepki vermek pek iyi değildir.

Olaylara gereğinden fazla tepki verdiğimizde, gerçek sorunlar ortaya çıkmaya başlar. Örneğin, trafikte birinin önünüzü kesmesi bağırmak, küfretmek veya yolcu koltuğundaki kişiden hıncınızı çıkarmak için bir sebep değildir. Elbette hepimiz bir noktada bunları yaşadık, ama gerçek şu ki, bu şekilde davranmak pek de yardımcı olmuyor. Sadece bizi daha büyük bir sorun veya kaza yaratma riskine sokmaya hizmet ediyor. Aşırı tepkiler asla durumları daha iyi hale getirmez; aslında, genellikle onları daha da kötüleştirirler. Hayatımızdaki stres, aşırı tepki vermemiz için koşullar yaratabilir. Ancak bunu yapmak o andaki gerilimi serbest bıraksa da, stresin gerçek kaynağını çözmez. Tek yaptığı paradoksal olarak daha fazla stres ve endişe yaratmaktır. Bu nedenle, kendinizi küçük şeyler için strese girerken bulduğunuz zaman; bu, bastırdığınız başka, daha derin sorunların olduğunun bir işareti olabilir ve sizi her an patlamaya meyilli hale getirebilir.

Aşırı tepki gösteren birçok insan, istedikleri gibi gitmeyen durumları fazla düşünme eğilimindedir ve bu da onları başka bir şey hakkında düşünmekten aciz bırakır. Aşırı tepki vermek mutluluklarını o kadar etkiler ki, gerçekten yapmak istedikleri şeylerin önüne geçebilir. “Neden bu kadar şanssızım?”  veya “Böyle şeyler hep benim başıma gelir.” gibi düşünceler hayatlarında sadece daha fazla stres ve endişe yaratır.

Tetikleyicilerinizi Bilin

Hepimizin zaman zaman aşırı tepki vermemize neden olabilecek tetikleyicileri vardır. Bu tetikleyicilerin ne olduğunu bilirsek, düğmelerimize basıldığında kendimize daha fazla hakim olmayı öğrenebiliriz.

Tetikleyicilerinizin ne olduğunun tam olarak farkında değilseniz, geçtiğiniz haftayı gözden geçirmek ve üzgün hissettiğiniz her anı düşünmek yardımcı olabilir. Haklı olsun ya da olmasın, sizi en çok rahatsız eden şeyleri belirleyin. Bu reddedilme, eleştiri ya da siyaset hakkında konuşan biri gibi sizinle hiçbir ilgisi olmayan bir şey de olabilir. O anlarda yorgun, aç veya iş konusunda endişeli olup olmadığınızı düşünmek de önemlidir. En son aşırı tepki verdiğinde ne durumdaydın? Bir süredir yemek yemedin mi? Yoğun bir haftanın son günü müydü? Sizi neyin tetiklediğini bulabilir ve bu tetikleyicilerin etrafındaki koşullar hakkında bir fikir edinebilirseniz, gelecekte sizi üzen bir şey olduğunda kendinizi daha iyi yönetebilirsiniz. Bu size, soğukkanlılığınızı kaybettiğiniz o anlarda gerçekte neler olduğuna dair bir bakış açısı kazanmanız için zaman verir. Geriye dönüp bakmak; aşırı tepki verdiğinizden dolayı kendinizi cezalandırmak için değil, bu deneyimden bir şeyler öğrenmek için önemlidir. Kendinize “Bunu neden yaptım?” ve “Neyi farklı yapabilirdim?” gibi birkaç soru sorun. Eylemlerinizi düşünmekte zorlanıyorsanız, daha net bir bakış açısı elde etmek için kendinizi olaydan ayırın. Başkaları bu durumu nasıl görürdü? İdolünüz olan kişi, aynı durumu nasıl ele alırdı? Geçmişte sahip olduğunuz zihniyete yakından bakmak kolay bir şey olmayabilir, ancak uzun vadede aşırı tepki vermek yerine, olaylara yanıt vermenize yardımcı olacaktır.

Beklentilerinizi kontrol edin ve gerçekçi olduklarından emin olun. Hayat bazen sorunsuz ilerleyebilir, ancak sorunlar kaçınılmazdır. İnsanlar ve durumlar her zaman tahmin edilebilir değildir. Kendinizi kendi zihninizden çıkarın ve diğer insanların bazı şeyler hakkında nasıl hissedebileceğini düşünün. Aşırı tepkiler bazen kendimize ve kendi duygularımıza aşırı derecede odaklandığımızda olur. Hiçbirimizin mükemmel bir yaşamı olması mümkün değil. Beklentilerimizi yönetmek için biraz zaman ayırarak, kusurlara aşırı tepki verme ihtimalimizi büyük ölçüde azaltabiliriz.

Bir şey sizi ciddi şekilde uzun süredir rahatsız ediyorsa, en ufak bir sıkıntının sizi denize atabileceğini unutmayın. Geçmişi ele almaya ve şu anda sizi gerçekten rahatsız eden her şeyi çözmeye çalışın. Eğer bunu yapmazsanız, sizi temin ederim ki küçük şeylerle uğraşmaya devam edeceksiniz. Sorunları ortaya çıkar çıkmaz ele alın. Onları serbest bırakın, böylece gitmelerine izin verebilir ve devam edebilirsiniz. Bir günlük tutun, bir mektup yazın, sorunları içinizden atmak için ne gerekiyorsa yapın. Hayatın zaman zaman zorlaşıyor olması, bir sır değil. Ve işler istediğimiz gibi gitmediğinde sabrımızı kaybetmek kolay oluyor. Aşağıdaki ipuçlarıyla kendinizi yönetmeye çalışın, böylece hayatınızda ortaya çıkan durumlara birer birer uygun şekilde yanıt verebilirsiniz.

1. Bir dakikanızı ayırın.

Bedeninizdeki değişiklikleri fark edin (boynunuzdaki gerginlik, yanakların kızarması, kalp atış hızınızın artması). Derin nefes almaya devam edin ve dinginleşmeye çalışın.

2. Rasyonelleştirin.

Kendinizi öznel deneyiminizden ziyade nesnel gerçeğe yaklaştırarak, az önce olanları rasyonel olarak düşünün. Şefkatli olmanın bir yolunu bulun ve başınıza gelenleri kişiselleştirmekten kaçının.

3. Harekete geçin.

Kendinizi “ben” ifadeleriyle ifade edin veya kendinizi durumdan uzaklaştırın. Hâlâ üzgünseniz, nasıl hissettiğinizi yeniden kanalize etmenin bir yolunu bulun.