Bir meslekte çalışmak ve kazanç elde etmek konusunda iş gücünün tamamını ya da bir bölümünü kaybetme durumunda çalışanların emekli edilmesine malulen emeklilik denir. İş gücünün kaybı fizyolojik bir riskten kaynaklandığı gibi psikolojik sorunlardan da kaynaklanabilmektedir. Burada çalışanların mağdur olmamaları amacıyla malulen emeklilik uygulaması devreye girmektedir. Malulen emeklilik sisteminin temelinde çalışanların elde ettikleri kazançlar elde edemeyecek bir kalıcı rahatsızlık yaşamaları durumunda devreye girmektedir.
Günümüz itibariyle malulen emeklilik, çalışanlar açısından oldukça önemli bir güvencedir. Zira malulen emekli olan kişiler ya tamamıyla iş gücünü kaybetmekte ya da işgücü yeteneğinin bir bölümünü kaybetmektedir. Dolayısıyla malulen emeklilik sistemi olmasaydı böyle durumlarda çalışanların can sıkıcı sorunlarla karşı karşıya kalmaları da mümkün hale gelmektedir. Elbette ki 2022 yılı itibariyle malulen emeklilik şartları bunmaktadır. Peki, 2022 malulen emeklilik şartları nelerdir? İşte merak edilen ayrıntıların tamamı!
Malulen emeklilik şartları gündeme geldiği zaman 5510 Sayılı Kanun çerçevesinde şekillenmektedir. Bu kanunun 25. Maddesi malulen emekliliğin gerekli şartlarının sıralandığı bilinmektedir. 5510 Sayılı Yasanın 25. Maddesine göre aşağıdaki durumlarda malulen emeklilik şartları oluşmuştur:
Fiili olarak 10 yıllık bir süre çalışmış olanlar malulen emekli olma hakkına sahiptirler. Bu şart 10 yıl süresince sigortalı bir biçimde çalışıyor olma şartına bağlıdır. Bin 800 günlü prim ödemesi yapmak da malulen emeklilik şartları arasında yer almaktadır. Burada eksik primler varsa, malulen emeklilik işlemleri öncesinde ödeme yapılarak bu eksik primlerin tamamlanması da mümkün olmaktadır.
Malulen emeklilik için malullük şartının oluştuğu dönemde çalışıyor olmak gerekmektedir. Yani malulen emeklilik işleminin hayata geçirilmesi için mutlaka bu durumun ortaya çıktığı sırada aktif bir şekilde ve sigortalı olarak çalışıyor olmak gerekmektedir. Burada malulen emeklilik başvurusu öncesinde işten ayrılış olmak ve devamında başvuru işlemlerini başlatmak gerekmektedir.
Malulen emeklilik şartları arasında en kritik özelliklerden birisi de malulen emeklik raporu yer almaktadır. Maluliyet raporu; iş kazsı ya da meslek hastalığı sonrasında çalışan malulen emeklilik şartlarını karşılayıp karşılamadığına dair oluşturulan bir rapordur. Bu rapor günümüz koşullarında tam teşekkülü bir Sağlık Kurulundan alınmak durumundadır.
Bireysel emeklilik sisteminden malulen emekli olma şartları, SGK mevzuatına uygun olarak düzenleniyor. Çalışma gücünü veya meslekte kazanma gücünü yüzde 60 oranında kalıcı olarak kaybettiği Sağlık Kurulunca tesbit edilenler malul sayılıyor. Gönüllü bireysel emeklilik sisteminde de çalışsın veya çalışmasın, çalışma ve meslekte kazanma gücünü en az yüzde 60 oranında kalıcı olarak kaybettiğini tam teşekküllü kamu hastanelerinden alınacak bir raporla tesbit ettiren katılımcılar, malulen emeklilik için bireysel emeklilik şirketine müracat edebiliyor. Bunun yanında maluliyete neden olan hastalığa ilişkin hastane raporu ve maluliyete neden olan bir kaza ise kaza tutanaklarının kayıtları bireysel emeklilik şirketince talep ediliyor.
İster gönüllü bireysel emeklilik tarafında, isterse de OKS tarafında olsun, malulen emeklilik talebi kabul edilenler, sistemden hem kendi birikimlerini, hem de devlet katkılarının tamamını alarak ayrılabiliyorlar. Yani sistemde 10 yılı tamamlamayı ve 56 yaşın bitmesini beklemiyorlar. Diğer yandan malulen emekli olanlar sistemde kaç yıl kalmış olursa olsunlar, birikimlerinin getirileri üzerinden sadece yüzde 5 stopaj ödüyorlar.
1 Ekim 2008’den önce işe giren ve maluliyet oranı %80’den yüksek olanlar, 15 yıl ve 3600 gün prim süresini tamamladıkları takdirde malulen emeklilik şartlarını taşıdıkları kabul edilmektedir.
1800 gün primi olan işçi en az 10 yıldır çalışıyor ise ve % 60’dan fazla maluliyete sahip olmak kaydıyla emekli olabilir. Kanuna göre, çalışanın en az 1800 günlük bir prim ödemesi gerekse de malul kişi, başka birisinin sürekli bakımına ihtiyaç duyuyorsa 1800 günlük prim ödemesine gerek olmaksızın malullük aylığı alabilecektir.
Devlet memurlarının vazife başındayken meydana gelen bir kazadan dolayı malul kalması ve görevini ifa edemeyecek ölçüde işgücünü kaybetmesi halinde vazife malulü durumu ortaya çıkar. Bu kapsamda olanlara ise vazife malullüğü aylığı bağlanmaktadır. Prim şartları yukarıda açıkladığımız işçilerinki ile aynıdır.
Adi maluliyet; vazife malullüğünün söz konusu olmadığı durumlarda ortaya çıkan malullük çeşididir. Bu kapsamda bağlanan aylığa adi malullük aylığı adı verilmektedir. Adi malullük aylığı, fiili hizmet süreleri en az 10 yılı tamamlamış bulunan işçilerin fiili ve itibari hizmet süreleri toplamına göre ve malullük dolayısıyla vazifeden ayrıldıkları tarihteki keseneğe esas aylık veya ücretleri tutarları üzerinden bağlanır.
Bu konu hakkında benzer makakeler için tıklayın