Milyon Dolarlık Alex’den Şimdi de Milyon Dolarlık Çekiliş: Pixelotto

Fikir Atölyesi okurları hatırlayacaklar; daha önce burada Bir Milyon Dolarlık Sayfa ‘nın yaratıcısı Alex Tew’in piksel reklamcılığı ile nasıl dört ayda 1.037.100 dolar kazanabildiğini irdelemiştik.

Cin fikirli Alex, aylardan beri sinyalini verdiği ikinci projesini yarın (5 Aralık) başlatıyor: Pixelotto . Yani piksel lotosu.

Konsept aynı; yine piksel satıyor. Bu sefer bir piksel, bir dolar değil, iki dolar. Bir milyon pikseli toplamda 2 milyon dolara reklamverenlere satıp, yarısı olan bir milyon doları da sayfanın ziyaretçilerinden birine çekilişle verecek. Kazanmak için buradaki reklamlara tıklamak yetecek. Ne kadar çok tıklarsanız o kadar çok şansınız olacak!

Kısaca Alex, bu sefer de başarılı olursa, hem kendi, hem de başka birinin cebine birer milyon dolar koyacak.

Sistem şöyle işleyecek:

– Yer satın almak isteyen reklamverenler minimum 10 x 10 piksel = 200 dolar verecekler.

– Ziyaretçiler (kendilerine bir maliyeti olmadan) günde maksimum 10 kere olmak üzere ilanlara tıklayacaklar ve loto için şanslarını arttıracaklar. (Sanırım basit bir üyelik sistemi yapacak Alex.)

– Tüm yerler satıldıktan 1 ay sonra rastgele bir reklamverenin ilanı seçilecek ve o ilana tıklayanlar arasından bir kişi büyük ödülü alacak.

– Eğer tüm yerler satılmazsa, 5 Aralık 2007’de çekiliş yapılacak ve o zamana kadar elde edilen gelir, yine %50-50 mantığı ile talihliyle paylaşılacak.

Fikir yine basit ve yaratıcı. Site açılmadan ağızdan ağıza duyulmaya başlandı. Fanatiklerin sadece haber amaçlı açtıkları bir blog var; kopya siteler ise orijinalinden önce türemeye başladı!

Bu yazı için araştırma yaparken, 31 Mart 2006’de açılmış gözüken bir siteye rastladım: The Million Winner Homepage . Piksel fikrini Alex’den aldığını söylüyor. Ve şimdi Alex’in yapacağının aynısını o sekiz ay önceden yapmış bile. Pixelotto fikrini daha önce bulmuş gibi gözükse de bugüne kadar pek de başarılı olamamış gözüküyor. Yenilikler başarılı pazarlama ve PR stratejisi ile desteklenmeyince hayata geçen “ olmamış ” bir uygulama olarak kalabiliyorlar.

Şimdi bir kaç farklı açıdan bakalım Pixelotto olayına:

1. Alex önceki başarısından dolayı internette iki farklı gurup insan arasında popülerdi : yaratıcı girişimleri takip edenler ve kolay para kazanma sevdasında olanlar. Yeni bir milyon dolarlık proje ile geleceğini aylar önce blogunda duyurmuş, arada geçen zamanda da medyada verdiği röportajlarla gündemde kalmaya devam etmişti. Dolayısı ile pixeloto’nun tanıtım sorunu kalmadı. Şimdiden çok yerde yazılmaya başlandı, yarından sonra tüm dünya medyasında olacak.

2. Fikir Atölyesi’nde kaleme aldığımız 18 Ocak 2006 tarihli ayrı bir yazıda Alex’in yeni projesinde kazanacağı paranın bir kısmını nasıl “geri verebileceği” fikri üzerinde durmuştuk. İşin içine sosyal sorumluluk duygusunu da katabilirse, nasıl kahraman olabileceğine… “Cin fikirli internet kurdu” algısına bir şey demiyorum, fakat sosyal sorumluluk alanındaki devasa fırsatları görebilseydi, tüm dünyada cin fikirlerini kazanca dönüştüren, ancak çok daha saygın bir mertebeye de gelebilirdi.

3. Bir kişinin lotoda ne kadar çok tıklarsa o kadar çok ‘bir milyon dolar’ kazanma şansınızı arttırabiliyor olmasının reklamveren sitelerine çok ciddi bir trafik yaratacağı kesin. Ancak çok suni ve şişirilmiş bir trafik… Bu ilave ancak işe yaramaz trafiğin reklamverene kendi ürün veya hizmet satışında ne kadar fayda sağlayacağı tartışma konusu.

Ancak dikkat edilmesi gereken bir konu var; reklamverenin kendi de bir reklam mecrası olması halinde ise işin rengi değişebilir. Özellikle aldığı reklamların fiyatlandırmasını CPM (Cost Per Mille), yani bir reklamın her 1.000 kerelik gösterimi üzerine yapıyorsa… O zaman da yazık olacak tabii o reklamverene reklam veren!

4. Alex daha önceki açıklamalarında piksel satış fikrinin bir defalık bir fikir olduğunu söylemiş, kopya çekenlerin ise başarılı olamayacağını öne sürmüştü. (Kopya siteler içinde – kendisi kadar olmasa da – hiç de küçümsenmeyecek para kazananlar oldu.) Oysa şimdi kendisi benzer başka bir fikirle yola çıkıyor. Tek önemli farkı; çoğu kişide olan “ ah kolay yoldan bir zengin olsam ” karın boşluğunu kullanması. Tüm dünyadaki loto, piyango ve çekiliş gibi şans oyunlarına olan muhteşem ilgi onu haklı çıkaracak büyüklükte.

5. Pazarlama adına doğru adımları var Alex’in. Ağızdan ağıza pazarlamayı (womm) yönetmek adına pixelotu’yu öncelikle ilk projesinden piksel satın alanlara duyurmak, forumlara çıkmasını sağlamak, ilk müşterilerine yer satın almada öncelik tanımak, müşteri portföyü yaratmak gibi… Bu listeyi uzatmak mümkün.

6. Kurgu başarılı. Ziyaretçilere “bedavadan bir milyon dolar kazanma şansın var” diyerek ümit veriyor ve heyecanla ufak banner’ları tıklatıyor. Ziyaretçi memnun, bedavadan loto bileti almış oluyor. Hem de istediği sayıda. Reklamveren mutlu, (suni de olsa) internet reklamcılığı için komik sayılacak bir fiyata trafiğini artıyor. Bu devasa trafik artışı içinde istatistiksel bir geri dönüş olacağını düşünüyor (veya üçüncü maddede yazdığımız geçerli ise, çokca mutlu oluyor!). Alex zaten mutlu, o çekilişsiz kurasız bir milyon doları alıyor.

Sizce cin fikirli Alex Tew yine bir milyon dolar kazanabilecek mi?