Posttravmatik Stres Bozukluğu Nedir?

Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB), acı verici ve yoğun strese yol açan deneyimler sonucunda kişilerin olaylarla başa çıkma kabiliyetini yok eden, kişileri psikolojik olarak güçsüz, çaresiz bırakan olaylar olarak tanımlanır. Yaşanılan bir olayın “ruhsal travma” olarak adlandırılabilmesi için ;

Olayla ilgili kontrol edilemeyen düşünceler, sık sık hatırlamalar (geri dönüşler), kabuslar ve şiddetli anksiyete gibi semptomlarla kendini gösterebilir.

Travma sonrası stres bozukluğunun belirtileri( semptomları)nelerdir?

Travma sonrası stres bozukluğunun öne çıkan üç semptom kümesini kapsar.  Bir olayın travma olarak nitelendirilebilmesi için bu üç semtomu yaşıyor olması gerekir.

Aşırı uyarılma: uyku düzeninin bozulması, konsantrasyonda azalma, her an başıma bir şey gelebilir diye düşünerek tehlikelere karşı tetikte olarak yaşamak gibi semptomların bir arada bulunduğu kümedir. Aşırı uyarılmanın diğer göstergeleri ani ses ve hareketlerde irkilme veya yerinden sıçramadır. Kapı çarpması, yüksek sesle konuşma, birinin aniden odaya girmesi gibi beklenmedik durumlar kişinin yerinden sıçramasına ve uzunca sürebilen bunaltı belirtilerine (çarpıntı, terleme, titreme, nefes daralması) yol açar.

6 yaşındaki veya daha küçük çocuklar için, şikayet ve semptomlar aşağıdakileri içerebilir:

Kaçınma: Travmatik olayı hatırlatacak bazı kişilerden ve durumlardan kaçınmayı anlatan semptom kümesidir. Örneğin trafik kazası geçiren birinin herhangi bir arabaya yeniden binmemek istememesi, deprem yaşamış birinin depremin yaşandığı şehre bile gitmemek istememesi kaçınma davranışıyla açıklanabilir.

Yeniden yaşantılama (geri dönüşler): Travmayla ilgili rahatsızlık veren düşüncelerin herhangi bir zamanda hatırlanması, bu düşüncelerin olayın yeniden yaşanıyor olduğunu düşündürecek kadar  gerçekçi ve korkutucu olmasıyla karakterize semptom kümesidir. Travmatize olmuş bireyler bunu en sıklıkla kabuslar aracılığıyla da deneyimlerler.

Rahatsız edici anıların belirtileri aşağıdakileri içerebilir:

Bunun yanı sıra bilişsel anlamda da kişi değişiklik yaşar.

Travmatik Olaylardan Sadece Travmaya Maruz Kalanlar mı Etkilenir ?

Hayır. Herhangi bir travmatik olaydan etkilenmek hatta travmatize olmak için özellikle olayı sizin yaşamanız gerekmez. Maalesef olayı yaşamasak da hatta tanık olmasak da travmatize olabiliyoruz. Bu anlamda travmalardan etkilenenleri 3 aşamada inceleyebiliriz.

Birincil travma, travmaya direkt olarak maruz kalan kişidir. Örneğin doğal afet, terör olayları (saldırı, patlama vb.) gibi olaylara, şiddet, tecavüz vb. olaylara maruz kalmak.

İkincil travmada kişi direkt olarak olaya maruz kalmamıştır fakat travmaya maruz kalan kişinin yaşantısı üzerinden travmatize olan yakın kişidir. Yani travmatik olaya maruz kalan kişi ile duygusal ya da sosyal bir bağı vardır. Örneğin kanser hastası bir kişinin eşi, tecavüz mağduru birinin kardeşi, patlamada bir uzvunu kaybetmiş birinin akrabası vb.

Üçüncül travmada da kişi travmatik olaya maruz kalmamıştır, birincil ya da ikincil travmayı yaşayan kişinin yaşantısı üzerinden travmatize olmuştur. Yani travmatik olay kişinin başına gelmemiştir, başına gelen kişinin yakını ya da akrabası da değildir fakat bir şekilde bu olayı ya da sonuçlarını gözlemlemişlerdir. Örneğin televizyonda  karşılaştığımız travmatik olayların görüntülerini izlemek, kurtarma ekipleri, travma çalışan uzmanlar, vb.

Tüm bu üç gruba mensup olan kişiler, yani neredeyse olaya maruz kalmış, tanık olmuş, haberdar olmuş herkes üzerinde travmatik etkilerin ortaya çıkması mümkündür.

Semptomların yoğunluğu:

Travma sonrası stres bozukluğu semptomları zaman içinde oluşan yoğunluğa göre değişir.Genel olarak stres altında olduğunuzda veya yaşadıklarınıza dair anımsatıcılara, ipuçlarına rastladığınızda daha fazla semptomlar yaşanır. Örneğin, bir araba freni duyunca irkilebilir ya da cinsel istismar ile ilgili haber gördüğünüzde o alayı anımsayıp yeniden yaşantılayabilirsiniz.

Travmatik olaylar deneyimleyen çoğu insanın eski hayatına dönmesi veya bununla başa çıkması zordur, ancak zamanla ve gerekli kişisel bakım, ve psikolojik destek ile , genellikle daha iyi duruma gelirler. Bazı kişiler travma sonrasında travmatik büyüme ve gelişme yaşarlar. Semptomlar ilerliyorsa, aylar hatta yıllar sürüyorsa ve günlük yaşam kalitesini etkiliyorsa, travma sonrası stres bozukluğu tanısı olarak değerlendirebiliriz. Travmatik olayı yaşadıktan hemen sonra kişilerin tedaviye gelmesi önemlidir. Bu süreçte gelindiğinde, Travma Sonrası Stres Bozukluğu( TSSB)  tanısı oluşmadan kişinin işlevselliği arttırılır ve ileride oluşacak sıkıntıların önüne geçilir.

Nedenleri Nelerdir?

Ölüm, ciddi yaralanma veya cinsel ihlal içeren bir olay yaşadığınızda ya da tehdit ediliyorsanız, travma sonrası stres bozukluğu geliştirebilirsiniz. Çoğu akıl sağlığı probleminde olduğu gibi, travma sonrası stres bozukluğu da muhtemelen karmaşık bir durumdan kaynaklanır:

Risk Faktörleri Nelerdir?

Her yaştan insanda, travma sonrası stres bozukluğu olabilir. Bununla birlikte aşağıdaki gibi bazı faktörler, travmatik bir olaydan sonra travma sonrası stres bozukluğu geliştirme riskini artırabilir:

Travmatik Olayların Çeşitleri

Travma sonrası stres bozukluğunun gelişmesine yol açan en yaygın olaylar şunlardır:

Diğer birçok travmatik olay da; soygun, gasp, uçak kazası, adam kaçırma, hayatı tehdit eden tıbbi teşhis, terörist saldırı ve yaşamı tehdit eden deneyimler travma sonrası stres bozukluğuna yol açabilir.

Eşlik Ettiği Diğer Psikolojik Rahatsızlıklar

Travma sonrası stres bozukluğu tüm hayatınızı; işinizi, ilişkilerinizi, sağlığınızı ve günlük aktivitelerinizden keyif almanızı engelleyebilir. Travma sonrası stres bozukluğuna sahip olmanız, diğer ruhsal problemleri de beraberinde getirebilir:

Ne zaman Klinik Psikologa başvurmak gerekir?

Bir aydan fazla bir süre boyunca travmatik bir olay hakkında rahatsız edici düşünceler ve duygular yaşıyorsanız, bunun şiddeti artıyorsa, hayatınızı tekrar kontrol altına almakta zorlanıyorsanız, hayat kalitesi düşmüşse, işlevsellik bozulmuşsa veya olayın hemen ardından önleyici bir çalışma ve destek almak istiyorsanız biz klinik psikologlar ile görüşüp tedaviye başlamanızı öneriyorum.

Ayrıca, Sizin veya tanıdığınız birinin intihar düşünceleri varsa,  bu da sizin acil olarak psikolog ve psikiyatristlerle görüşmeniz gereken bir durumdur.

Tedavi

Travma sonrası stres bozukluğu tedavisi, yaşamınız üzerindeki kontrol duygusunu yeniden kazanmanıza yardımcı olabilir. Birincil tedavi psikoterapidir, ancak ilaç da verilebilir. Bu tedavileri birleştirmek belirtilerinizi şu şekilde azaltmanıza yardımcı olabilir:

Travma sonrası bu yükü kendi başınıza taşımaya çalışmak zorunda değilsiniz. Biz sizin yanınızdayız.  Özellikle bir travma uzmanı olarak her sorununuzda sizi destekliyor olacağım. Benim en yaygın kullandığım terapi yöntemi EMDR( Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma Ve Yeniden İşlemleme). Bu tedavi yöntemiyle geçmiş anıları duyarsızlaştırıp, negatif olan inanç kalıplarının yerine pozitif olan inanç kalıpları yerleştirmekteyiz.

Uzman Klinik Psikolog Diana Güler