Sosyal Kurumlar Bilimi Olarak Din Sosyolojisi

Sosyal Kurumlar Bilimi Olarak Din Sosyolojisi

Weber’in sosyal davranış, Durkheim’ın sosyal münasebet kavramlarını kullansak da en az iki kişi arasındaki ilişki ifade eden davranışlar başka bir yapının oluşumuna dönüşürler bunlarda sosyal normlar ve kurumlardır.

Fert çevresi tarafından tahsil gören davranış modellerinin şuurlu veya şuursuz biçimde uyar. Böylece o çevresindekiler ile iyi ilişkiler kurma imkânına kavuşur. Ancak kurum ile sosyal grup birbirine karıştırılmamalıdır. Sosyal grup, grubu meydana getiren üyelerin bir organizasyonu için kurum sosyal grubun üyeleri arasındaki davranışa dayalı ilişkilerin yapılaşmış şeklidir.

Sosyal gruplar birbirinden ayıran temel özelliği şu ölçü ile ayırmak mümkündür;

  1. Sosyal gruba üye olunur (Mesela bir sendikaya üye olunur din açısından söylenecek olursa bir din grubunun mezhebin tarikatın dini cemaatin),Sosyal kurum ise davranış normu olarak benimsenir.( Mesela 11 evde işçilerin aynı davranışlar sergilerler dinlenecek olursa mensubu olduğu dini grubun değer yargılarını normlarını kültürünü benimseyerek O grubun Hem bir üyesi olur ve hem de davranışlarıyla kurumla açmasını sağlar) Bu nedenle fert sosyal grubun üyesi sıfatını kazanırken sosyal kurumunda aktive olur.
  2. Kurumlar belli ihtiyaçlar etrafında yapılaşmış davranış kalıpları ve Sosyal hayatı düzenleyen davranış kurallarıdır bu anlamda kurumlar kültürün bir kısmıdır

* Her ferdin kurumsal bir kimliği vardır.

Sosyal davranışlara ulaşıp kurum halini alabilmek için bir zaman sürecinde tekrarı ihtiyaç gösterirler. Davranış her tekrarında yeni bir yapı kazanır bu tekrarlar Belli bir zaman sonra olgu sallaşıp ve olgusal bir toplumsal kimlik elde ederler.

Dini kurumlar da diğer sosyal kurumlar gibi;

Kurumların olumlu görevleri yanında dikkate alınması gereken bir de olumsuz yanları vardır, hele dini söz konusu olunca değişme açısından bu durum daha da katılaşmaktadır.

Din insanlara bir hayat tarzı sunan onları bir belli bir dünya görüşü içinde toplayan kurum bir değer biçme ve yaşama tarzı yaratıcıya isteyerek bağlanma birtakım şeyleri duyma onlara inanma ve onlara uygun iradeyi faaliyette bulunma olgusu aşkım varlıkla ona inanan insan arasındaki ilişkiden doğan tecrübenin inanan kişinin hayatındaki tezahürleri olarak tanımlandığında temel özellikler arasında değişmezlik vardır.

Dolayısıyla Buna göre din;

Bu defa sosyal kurumların değişmesi açısından hem olumsuz ve hem de olumlu özellikler olarak değerlendirebileceğimiz maddeleri şöyle sıralayabiliriz;

Not: Makale Editörlüğünü Niyazi Akyüz ve İhsan Çapçıoğlunun Yaptığı Din Sosyolojisi Kitabından özetlenmiştir.

Yusuf YARALIOĞLU

AYBÜ Din Sosyolojisi Doktora Öğrencisi