Sosyalist Cumhuriyet Partisi İşçi-Sendika Bürosu: Deprem Bölgesindeki Emekçi Halkın Acil Talepleri
Depremden etkilenen 11 ildeki 14 milyona yakın yurttaşımızın 10 milyonu aşan kesimi, işçi sınıfının unsurlarıdır. İşçi, memur, işsiz, emekli ve işçi adayı öğrencilerdir.
Ülkemizin ulaştığı ekonomik ve sosyal birikiminin esas yaratıcıları olmakla birlikte, yaratılan değerden en az pay alan, depremin yıkıcı etkisini de en fazla yaşayan bu kesimin sorunlarını özel olarak ele almak, özel çözümler üretmek gerekmektedir.
Sorunları ve yapılması gerekenleri şu şekilde sıralamak mümkündür;
-
Hem kapanan, kapanmak üzere olan, depremin tahribatını yaşamış ve üretim aksaması nedeniyle pazar etkisini yitirmiş işletme sahipleri için, hem de ekonomik krize eklenen depremin yarattığı sorunların altında ezilen işçiler için, deprem bölgesinde üretimi sürdürmekte zorlanan işletmelere devlet ortak olmalı, gereken işletmeler kamulaştırılmalı ve bölge ekonomisinin çarkları hızla işletilmelidir.
-
Tarım ve tarım dışı alanlar için bölgede hızla kooperatifler ve birlikler örgütlenmelidir.
-
Deprem de göstermiştir ki, kamucu ve halkçı anlayış, depremin tahribatını frenleyen güce de sahiptir. Devlet yeniden yatırım ve üretim alanına inmeli, devlet eliyle işletmeler kurulmalıdır.
-
Konut ve işyeri piyasasında türeyen deprem vurguncuları hem satış hem de kira bedellerini tırmandırmaktadır. Bu vurgunculuk durdurulmalı, satış ve kira bedelleri yurt çapında dondurulmalı, deprem bölgesinde ise uygun oranda düşürülmelidir.
-
Evleri yıkılan ya da yıkılması gerekenlerin kira bedellerini devlet karşılamalı, eşya için destek vermelidir
-
Depremzedelerin elektrik, su, doğalgaz ve iletişim borçları silinmelidir.
-
Depremde yaşamını yitirenlerin hak sahiplerine koşul aranmaksızın ölüm aylığı bağlanmalıdır.
-
Depremde işgücünün en az yüzde 60’ını yitiren engelliler koşul aranmaksızın malul sayılmalı, malul maaşı bağlanmalıdır.
-
Deprem bölgesinde işini yitiren işçilere önkoşul aranmaksızın işsizlik maaşı bağlanmalıdır.
-
Deprem bölgesindeki işçilerin işten ayrılmak zorunda olmaları halinde, kendi arzularıyla ayrılsalar dahi kıdem tazminatı alabilmeleri sağlanmalıdır.
-
Pandemi döneminde uygulandığı gibi, deprem bölgesinde de geciktirilmeden işten çıkarma yasağı getirilmelidir.
-
Deprem sonrası koşullar sebebiyle işe gidemeyen işçinin devamsızlığı, işten çıkarma sebebi sayılmamalıdır.
-
Enkaz kaldırma, arama-kurtarma ve destek çalışmalarında görev alan işçilerin işyerlerine olan devamsızlığı işten çıkarma sebebi sayılmamalıdır.
-
İşyerinde engelli ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu, geçici bir düzenleme ile depremzedeleri de kapsayacak şekilde genişletilmeli ve hızla yurt çapında uygulanmalıdır.
-
Kamuda personel alımlarının büyük kısmı depremzedelere ayrılmalı.
-
Depremzede işçilerin ödeyecekleri gelir vergisi ve diğer doğrudan vergilerde en az üç yıllık süre için indirim yapılmalıdır.
-
Deprem bölgesinde kamu sektöründe görev yapacak olan sağlık, eğitim, güvenlik ve benzeri kişiler için özel teşvikler getirilmeli, bu görevleri yapacak olanların çalışma ve yaşama koşulları iyileştirilmelidir
-
Deprem, bölgedeki tarımsal üretimi düşüreceği için ulusal ölçekte hem ürün sıkıntısı yaşanacak hem de fiyatlar tırmanacaktır. Devlet üreticilerin kooperatiflerde örgütlenmesine yardımcı olmalı, ürünlerini aracısız pazara ulaştırma olanağı sağlamalı, deprem tahribatı yaşayanların zararı karşılanmalı, tohum, gübre, ilaç, enerji ve sulama gibi zorunlu giderler için destek verilmelidir.
-
Başka illerden bölgeye gelecek tarım işçilerinin yanında, ikamet yeri deprem bölgesi olmakla birlikte bölge dışındaki illerde tarım işçiliği yapanların barınma ihtiyaçları çözüm beklemektedir.
-
Hem deprem bölgesindeki hem de ikamet yeri deprem bölgesi olan tarım işçilerinin ücretlerine devlet katkısı sağlanmalı, ücretin deprem koşullarında geçinmeye yetecek düzeye çıkarılması sağlanmalıdır.
-
Asgari ücret altında aylık alan emeklilerin özellikle deprem bölgesinde yaşaması olanaksızdır. Hızlı bir düzenleme yapılmalı, emekli aylıklarında alt sınır asgari ücret seviyesine çıkarılmalıdır.
-
Aynı sürede çalışmış ve aynı miktarda prim ödemiş emeklilerin aylıkları arasındaki eşitsizlik düzeltilmeli, intibak yasası gecikmeden çıkarılmalıdır.
-
2022 yılında Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kapatılan Güneydoğubirlik, hem ülke tarımını kalkındıran, hem de maraba durumundaki köylüyü kulluktan kurtaran Cumhuriyetin halkçı adımlarından biri idi. 1940’ta fıstık üreticilerini desteklemek için kurulmuş, 1968’de kırmızı biber, kuru üzüm, zeytin ve zeytinyağı yağı ve gibi ürünler Birliğin kapsamına alınmıştı. Güneydoğu Birlik yeniden açılmalıdır.
-
Yine Cumhuriyet, pamuk üretimini ve pamuk üreticilerini desteklemek için Adana, Ceyhan ve Tarsus Tarım Satış Kooperatiflerinin bir araya getirerek 1940 yılında kurduğu Çukobirlik’i kurmuştu.1985’te Mersindeki Yerfiskobirlik de katıldı ve külk pamuk yanında yer fıstığı ve soya fasulyesi de eklenerek “Çukurova Pamuk, Yerfıstığı ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği” adını aldı. 10 ilin 36 Kooperatifi ile 36.064 üretici ortağa ulaşan Çukobirlik, sadece bölge için değil, ülke çapında tarım ve istihdam değeri yüksek bir cumhuriyet girişimidir. Çukobirlik de güçlend
-
Deprem sırasında viraneye dönen köylere, günlerdir gidilememiş, yıkıntılara günlerdir el atılamamış olması da gösterdi ki, ne İl Özel İdareleri, ne de Büyükşehir Belediyeleri Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün yerini tutamamıştır. Kapatılan ve dağıtılan Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü gecikmeden yeniden inşa edilmeli, hizmete açılmalıdır.
-
Bu yıl TBMM’deki partilere dağıtılacak olan 4.5 milyar TL, partilerle hızla görüşülerek depremzedeler için kullanılmalıdır.
İşleri Başkanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı çağrı yaparak bu yıl Hac ziyareti yapmayı düşünenlerin harcayacakları parayı depremzedelere bağışlamalarını talep etmelidir. Bu davranışın din nezdindeki anlamı dindarlara kolayca anlatılabilir.
Sosyalist Cumhuriyet Partisi
İşçi-Sendika Bürosu