Sulh Ceza Mahkemesi Görev ve Yetkileri kanunda belirtildiği şekilde yer ve görev yönünden yetkiyi ayrıntılı bir şekilde anlatacağız.
Sulh ceza mahkemesi nedir? Sulh ceza mahkemesi , 5235 sayılı kanunun 10. Maddesinde de belirtildiği gibi;
Kanunların ayrı şekilde görevli kıldığı hâller saklı kalmak şartı ile yürütülen hali hazırdaki soruşturmalarda hâkim tarafından alınacak kararları almak, işleri yapmak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemeye tabi kılmak amacı ile kurulan mahkemedir.
İş yükünün fazla olduğu ve bu yükün karşılanamadığı yerlerde birden çok sulh ceza mahkemesi kurulabilir. Birden fazla kurulduğu takdirde sulh ceza mahkemesi daire mantığıyla numaralandırılır. Bağımsız olarak sulh ceza mahkemesinde görev yapan hâkimler, başka mahkemelerde veya işlerde görev yapamazlar.
Sulh ceza mahkemesinde bir yazı işleri müdürü ve gerektiği kadar personel istihdam edilir. Mahkemede tek hakim yer alır.
Sulh ceza mahkemesi, her ilin merkezi ve o bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önüne alındığında , kurulması gerektiğine kanaat getirildiği takdirde belirlenen ilçelerde Hâkimler ve Savcılar Kurulunun olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığı tarafından kurulur. Sulh ceza mahkemesi bulundukları il veya yukarıda yazılan sebep sonucunda kurulması nedeniyle bulunduğu ilçenin adıyla anılır.
Sulh ceza mahkemesinin yargı çevresi, bulundukları il merkezi veya kuruldukları takdirde ilçeler ile bunlara adli amaçla bağlanan ilçelerin idari sınırlarıdır.
Hem ağır ceza mahkemeleri hem de büyükşehir belediyesi bulunan illerde, büyükşehir belediyesi sınırları içerisindeki il veya kurulması halinde ilçenin adı ile anılan sulh ceza mahkemesinin yargı çevresi, il veya ilçe sınırlarının ne olduğuna bakmaksızın Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Kurulunca belirlenir.
Coğrafi durum ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak bir sulh ceza mahkemesinin kaldırılmasına Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Kurulu karar verir. Aynı şekilde aynı sebeplerden yargı çevresinin değiştirilmesine de, Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Kurulunca karar verilir.
Sulh ceza mahkemesi kanunların ayrı şekilde görevli kıldığı hâller saklı kalmak şartı ile yürütülen hali hazırdaki soruşturmalarda hâkim tarafından alınacak kararları almak, işleri yapmak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemek ve karara varmakla görevlidir.
Sulh ceza mahkemesi aşağıdaki konuların varlığı halinde karar alabilir ve bu konular dava konusu olabilir.
Sulh ceza mahkemesi ceza davalarının o an itibariyle açılmadığı görevleri kısmında belirttiğimiz soruşturma evresindeki kararlara karşı kararlar almaktadır.
Sulh Ceza mahkemesi tarafından verilen kararlara karşı 7 gün içerisinde itiraz yoluna gidilmesi gerekir. Bu itiraz klasik yöntem dilekçe veya tutanağa yazılması şartıyla sözle olabilir.
Sulh Ceza mahkemesi kararına itiraz dilekçesini, kararı veren Sulh Ceza mahkemesini muhatap alarak yazmak gerekir. Sulh Ceza mahkemelerinin görev alanına giren konularda en fazla itiraz konusu olan şeyler;
Sulh ceza mahkemesinin de yapılan incelemeler sonucu verilen kararlara karşı istinaf ve temyiz yolu kapalı bulunmaktadır.
Sulh Ceza mahkemesi tarafından verilmiş kesin hükmünde bulunmayan kararların tamamına itiraz etmek mümkündür.
Bu karar, tutuklama kararı, adli kontrol kararı, adli arama kararı , el koyma kararı , para cezası kararı ya da görev alanına giren konularda yazdığımız herhangi bir konunun getirdiği bir sulh ceza mahkemesi kararı olabilir.
Kişinin dilekçe yoluyla ya da beyanının tutanağa geçirilmesi suretiyle yaptığı itirazı mahkemenin önüne gelir. Bu mahkeme kararı da veren mahkeme olduğu için ya itirazı yerinde görür ve düzeltir ya da aşağıda sırayla belirtilecek usullerle ilgili makama gönderir.
Bu itirazlar ceza muhakemesi kanunun 268. Maddesinde de belirtildiği gibi aşağıdaki usullere göre incelenir ;
Sulh ceza mahkemesi kararlarına karşı yapılan itirazların incelenmesi, o yerde birden fazla sulh ceza mahkemesi bulunması durumunda, numara mantığıyla olduğundan dolayı kendisinden bir sonrakine, eğer son numaralı mahkeme kendisi ise bir numaralı mahkemeye gönderilir. Eğer ağır ceza mahkemesi yoksa ve bu yerde tek sulh ceza mahkemesi varsa, yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza mahkemesine gönderilir. Ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerde tek sulh ceza mahkemesi bulunuyorsa, en yakın ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza mahkemesine gönderilir.
İtiraz durumunda ilk defa sulh ceza mahkemesi tarafından verilen tutuklama kararlarına itiraz edilmesi durumunda da yukarıda belirttiğimiz usuller uygulanır. Fakat, sulh ceza mahkemesi ilk tutuklama talebini reddetmiş ise, tutuklama kararını itiraz makamı olarak inceleyemez.
Sulh Ceza mahkemesine karşı itiraz dilekçesi yazılırken dilekçenin gereksiz bir şekilde uzun veya aşırı kısa bir şekilde olmamasına dikkat edilmesi gerekir.
Dilekçede, meydana geldiğini iddia ettiğiniz her olay tarih sırasına göre dizilmelidir . Soyut olaylardan kaçınılmalı ve mümkün olduğu ölçüde somut olaylara parmak basılmalıdır.
Ardından öne sürdüğünüz deliller açık bir şekilde ortaya konmalıdır.
İtirazı öne süren bireyin Türkiye Cumhuriyeti kimlik bilgileri, kimlik kartının üst tarafında bulunan kimlik numarası ile birlikte belirtilmelidir.
Özellikle delil kısmında tekrar durmakta fayda vardır. Çünkü itirazın sonuç vermesi için bu delillerin yazacak olacağınız dilekçenizde sağlıklı, sade bir şekilde bulunmasının ve ciddiyetle vurgulanmasının önemi büyüktür.