Harita, ÇED raporundan alınan alınmıştır.
Tekirdağ’da özelleştirilen Tekirdağ Uluslararası Limanına likit tank çiftliği kurulması planlanıyor. Kimyasalların depolanacağı alanın 500 metre ötesinden aktif fay hattı geçiyor. Yaklaşık bir kilometre ötesinde ise ikinci bir aktif fay bulunuyor.
Konuyu Meclis gündemine taşıyan CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, “Büyük Marmara depreminde, dolgu alanı üzerinde bulunan sınai ve depolama tesislerinin yarattığı felaket ortadayken; 1. derece deprem bölgesinde yer alan iki aktif fayın hemen yakınına kimyasal depolama alanı kurulması kaygı yaratmaktadır” dedi.
Tekirdağ ili Süleymanpaşa ilçesinde bulunan ve özelleştirilmesinin ardından Ceyport Tekirdağ Uluslararası Liman İşletmeciliği AŞ adını alan limana likit tank çiftliği kurulması planlanıyor. Aynı proje kapsamında 90 bin metrekarelik dolgu alanı oluşturulması amaçlanıyor. Dolgu alanı üzerinde likit tank çiftliği olarak kullanılacak alanın Barbaros Mahallesi’nin hemen yanı başında olması endişe yaratıyor.
Limanın hemen yakınında bir ilköğretim okulu, bir lise, hastane ve Adalet Sarayı gibi çok sayıda kamu kurumu ve Namık Kemal Stadı bulunuyor. Diğer yandan, kentin denizle bağlantısını keseceği düşünülen proje için gerekli dolgu malzemesinin bölgeden temin edilecek olması da kaygıları arttırıyor.
CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, projeyle ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması talebiyle Mecliste soru önergesi verdi. Yüceer, “Projenin hayata geçirilmek istendiği alan 1. ve 2. derece deprem bölgesi olarak belirlenmiş alanlar içindedir. Üstelik proje alanından, biri yarım kilometre, diğeri yaklaşık 1 kilometre ötede iki tane diri fay geçmektedir.
Büyük Marmara depreminde, dolgu alanı üzerinde bulunan sınai tesisler ve depolama tesislerinin yarattığı felaket ortadayken; 1. derece deprem bölgesinde yer alan iki aktif fayın hemen yakınına kimyasal depolama alanı kurulması kaygı yaratmaktadır” dedi. Projenin Tekirdağ’ın sahil ile olan bağlantısını ortadan kaldıracağını belirten Yüceer, dolgu alanının yaygınlığının kentin silüetini de olumsuz etkileyeceğine dikkat çekti.
Yüceer, dolgu malzemesinin bölgeden temin edilecek olmasının ise “Tekirdağ’ın bağrına saplanacak ikinci bir hançer” diye niteledi. Yüceer, projenin 1/100.000 ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergen Havzası Revizyon Çevre Düzeni Planına ve 1/25.000’lik Tekirdağ Çevre Düzen Planına da aykırı olduğunu ifade etti.
Yüceer, Bakan Kurum’dan şu sorulara yanıt istedi: