Temiz Hava Hakkı Platformu, baca gazı filtresi olmadan çalışan kömürlü termik santralların iki yıl daha havayı kirletmesine izin verecek torba yasa teklifinin geri çekilmesi çağrısında bulundu.
Termik santrallara havayı, doğayı, halk sağlığını yok etme özgürlüğü getiren torba yasa tasarısı Meclis Genel Kurulu’nda görüşülecek. Türk Tabipleri Birliği, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği, Türk Toraks Derneği gibi çevre ve sağlık alanında çalışan 17 kurumun üyesi olduğu Temiz Hava Hakkı Platformu, yasa tasarısındaki Madde 45’in, enerji şirketlerinin karı için, halkı zehirleme özgürlüğünü 2 yıl daha uzattığını belirterek tepki gösterdi. Platform farklı şehirlerdeki 10 santralin iki yıl daha hava kirliliğine neden olmaması için tasarının geri çekilmesi çağrısında bulundu.
Santrallara iki yıl daha havayı kirletme özgürlüğü tanınabilecek!
2013 yılında kömürlü termik santralların özelleştirilmesinin ardından, santralların çevre yatırımlarını tamamlamaları için 2019 yılının sonuna kadar süre tanındığını hatırlatan Temiz Hava Platformu, 6 yıl boyunca santralların, filtre ve baca gazı arıtma sistemlerini sağlamadan zehirli gazları doğrudan havaya bıraktığına dikkat çekti. Platform “Çanakkale, Kahramanmaraş, Karabük, Kütahya, Manisa, Sivas, Şırnak ve Zonguldak’ta bulunan 10 santrala iki yıl daha havayı kirletme özgürlüğü tanınabilecek” dedi.
Torba Yasa Madde 45 mecliste kabul edilmesin!
Temiz Hava Platformu söz konusu santralların doğaya ve insan sağlığına verdikleri kalıcı zararların iki yıl daha devam etmesine sebep olacak yasa teklifinin geri çekilmesi çağrısında bulunarak “Toplam kurulu gücü 4680 MW olan 10 santral hali hazırda bu şehirlerde doğaya ve insan sağlığına ciddi tehdit oluşturmaktadır. Hava kirliliğinin başta kalp ve solunum yolu hastalıkları olmak üzere, kanser dahil birçok hastalığın ve erken ölümlerin temel nedeni olduğu artık kanıtlanmıştır. Ömrünü tamamlamış bu santrallerin çevre yatırımlarından muaf tutulmak bir yana, emekliye ayrılma planlamalarının ivedilikle yapılması gerekmektedir. Termik santralların yol açtığı zararın maliyeti, yasanın getireceği ertelemeyle kazanılması düşünülen miktardan çok daha fazla olacaktır” dedi.
Hava kirliliği Elbistan’da sınır değerin 6 katı, Zonguldak’da ise 3 katı
Temiz Hava Hakkı Platformu yayımladıkları bildiride, santralların bulundukları şehirlerde yüksek miktarda hava kirliliğine sebep olduğunu ifade etti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayımlanan partikül madde (PM10) ölçüm verilerini inceleyen platform Kahramanmaraş’taki Afşin Elbistan kömürlü termik santralların yer aldığı Elbistan’da yaşayanların son üç yılda Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) belirlediği sınır değerlerinden altı kat daha fazla kirli hava soluduğunu açıkladı. Toplam yedi santralın bulunduğu Zonguldak ilinde ise 2018’de yapılan ölçümlerde PM10 değerlerinin DSÖ’nün sınır değerlerinin 3 katı olduğunun altını çizdi.
Halk sağlığı tehdit altında, hava kirliliği nereye gidiyor?-Sezen Özkan
Türk Toraks Derneği: ‘Solunum yolu ile alınan kirli hava, akciğer ve kalp hastalıkları oluşum riskini artırıyor’
Türk Toraks Derneği Başkanı Prof. Dr. Hasan Bayram açıklamasında ‘Solunum yolu ile alınan kirli hava, akciğer ve kalp hastalıkları oluşum riskini artırıyor. Çok sayıda çalışma, hava kirliliğinin yoğun olduğu yerlerde akciğer ve kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin daha çok olduğunu, acil hastane başvuruları ve yatışları ile hastaların ilaç ihtiyacının arttığını göstermektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün ilk kez bütün dünyada hava kirliliği ile topyekun mücadele başlattığı bir dönemde, yasal uyarıya rağmen termik santralların önlem almayarak havayı ve çevreyi kirletmeye devam etmesine izin verilmesi halk sağlığı açısından doğru değildir’ dedi.
TTB: ‘Kirli hava insan sağlığını etkileyen en büyük tehlikelerden biri’
Türk Tabipleri Birliği Temsilcisi Doç. Dr. Gamze Varol, Dünya Sağlık Örgütü’nün, kirli havayı insan sağlığını etkileyen en büyük tehlikelerden biri olarak açıkladığına dikkat çekti. Kirlilik seviyelerindeki artışın yaşam süresini kısalttığını; kanser, kalp damar hastalıkları ve felç görülme sıklığını arttırdığını söyleyen Varol, bebek ölümlerinin, erken doğum, büyüme-gelişme geriliği, öğrenme bozuklukları, hafıza ve davranış sorunları ve diyabet gibi çok sayıda sağlık sorununun temelinde kirli havanın etkisi olduğunun tartışıldığını ifade ederek “Sağlık iki yıl beklemez, bu bölgelerdeki insanların iki yıl daha sağlık sorunları yaşamasının bedelini kim ödeyecek?” dedi.
politeknik.org.tr