Saygıdeğer Arkadaşlarım;
Bugün Birleşmiş Milletler’e göre Dünya Mülteciler Günüymüş.
Türkiye’de bir mülteci sorunu yok; Türkiye’nin nüfus yapısını değiştirerek Türkiye’de Türk’ü azınlığa düşürme amacıyla 13 milyon insanın bir proje kapsamında Türkiye’yi işgal etmiş olma sorunu var ve bu işgal giderek de artıyor.
Dikkat ederseniz, son günlerdeki haberlerde seçimden sonra Tayyipgiller’in bir kez daha iktidarı ele geçirmesi ile doğudan gelen Afgan göçünün hızla arttığı ve kafileler halinde sürekli gelişler olduğu yazılıp söylenmektedir.
George Soros , Uluslararası Emperyalizmin en önde gelen temsilcilerinden biri değil mi?
Ne demişti?
“Avrupa en fazla 1 milyon mülteciyi alabilir. Onu da seçerek ve gönüllülük esasına göre alabilir. Gerisi sizin ülkenizde yani Türkiye’de kalacak. Türkiye bunları barındırıp, besleyip ülkesinde tutacak.”
Tayyip de aynen bunu yaptı.
Geri Kabul Anlaşması’yla hasbelkader Avrupa’ya kaçak yollardan girebilmiş olanlar da yakalanıp Türkiye’ye gönderiliyor, değil mi?
AB ve ABD Emperyalistleri hiçbir zaman bizim Kuvayimilliye-Antiemperyalist Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın zaferini kabul etmediler. O yenilgiyi akıllarından hiç çıkarmadılar. Dolayısıyla da Sevr sevdasından asla vazgeçmediler.
Ve ABD Emperyalist Haydudu, “BOP” olarak Yeni Sevr ’i yeniden önümüze koydu değil mi?
İşte Türkiye’deki bu 13 milyon kaçkının, vatan ve halkına düşman olan Ortaçağcı güruhun Türkiye’yi işgal etmesi bu BOP’un bir sonucudur. Türkiye’de Türk’ü azınlığa düşürünce kolayca Sevr’i, Yeni Sevr demek olan BOP’u uygulayabileceklerini düşünmektedir emperyalist haydutlar. Ve bu amaçla da Tayyipgiller hükümetini istedikleri gibi kullanmaktadırlar.
AKP’yi kuranların içlerinde bir tane Türk yok. Böyle bir Türkiye Cumhuriyeti partisi olabilir mi yahu?
Ama oldurdu işte ABD ve AB Emperyalist Haydutları. Ve bunlar aynı zamanda Ortaçağcıdır. Yani Ümmetçilik Konağının ideolojisine sahip insanlardır. Böyle olunca bunlarda ulusa dair, vatana dair hiçbir değer bulunmaz. Bu sebeple her şeyi kolayca satar bunlar.
Tayyipgiller’e de ne vaat etti ABD ve AB emperyalistleri?
“Sen bu Ortaçağcı kaçkınları ülkene doldur, Türk’ü azınlığa düşür Türkiye’de, böylece biz sana Halifelik kuruvereceğiz.” Tayyip’e de bu yemi attılar. “Ve sen Saltanat kurmuş olacaksın. Tayyipgiller Saltanatını kurmuş olacaksın”, dediler. Bunu netçe, duruca bu şekilde bilince çıkarmak gerekir.
İşte bu sebeple şairimizin dediği gibi; “Biz ki ustasıyız vatan sevmenin.” Önderimiz Hikmet Kıvılcımlı’nın dediği gibi; “Vatan aşkını söylemekten korkar hale gelmektense ölmek yeğdir” , diyenler olarak biz; “2011 Nisan’ından bu yana ülkemize gelmiş Suriyeli, Afgan, Iraklı, İranlı, Pakistanlı tüm kaçkınları vatandaşlık alıp almadıklarına bakmaksızın ülkeden çıkaracağız. Avrupa’ya ve Batı’ya gitmek isteyenlere yardımcı olacağız. Gitsinler oralara. Gitsinler ki o emperyalist haydutlar, Cehenneme çevirdikleri Ortadoğu’nun Cehennem ateşinden biraz yansınlar. Oralara gitmek istemeyenleri ülkelerine göndereceğiz. Ve 2011’den bu yana ülkemize girmiş olan bu kaçkınların bir teki bile ülkemizde kalmayacak”, diyoruz. Bizim halk iktidarımızda yapılacak bu!..
Ayrıca bu vatan milyonlarca şehidin kanıyla sulanmıştır. Her karış toprağı şehit kanıyla yoğrulmuştur bu vatanın. İşte bu sebeple, ancak o kanı akıtmış olanların torunlarının hakkıdır, Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı olabilmek. Yoksa 50 bin dolarla, 250 bin dolarla, 400 bin dolarla alınmış vatandaşlıkları asla kabul etmiyoruz biz. Bu şekilde vatandaşlık almış olanlar da bizim için yok hükmünde olacaktır ve paraları ödenip geldikleri yerlere gönderilecektir.
Ve biz hep ne diyoruz?
Tayyip’in diploması yok, yüksekokul diploması yok. Anayasa dışıdır, kanunlar dışıdır Tayyip’in kendisini Devlet Başkanı göstermesi. Resmi evrakta sahtecilik yapması ve nitelikli dolandırıcılık yapması sonucunda o makama gelmiştir Tayyip. Ve din alıp satması sonucunda, insanlarımızı Allah’la aldatması sonucunda ve ABD Emperyalist Çakalının arkasından itmesi sonucunda o makamları işgal edebilmiştir, çöktürülmüştür Türkiye Cumhuriyeti’nin tepesine. Nasıl diploması olmayan bir hekimin verdiği raporlar yok hükmündeyse, nasıl diploması olmayan bir yargıcın verdiği hükümler, kararlar yok hükmündeyse; Tayyip ve avanesinin kurduğu bütün hükümetler de, onların aldığı bütün kararlar da, çıkardığı torba, çuval veya bilmem ne adıyla anılan bütün yasalar da, verdikleri bütün ihaleler de, yaptıkları bütün anlaşmalar da yok hükmündedir, boş hükmündedir, çöp hükmündedir.
Bizim iktidarımızda Tayyipgiller’in çıkardığı; Anayasa ve kanunlar karşıtı bütün yasalar yok sayılacak. O sebeple de bunların bütün uygulamaları geçersiz olacaktır. Halk iktidarımız bunları öncelikli bir görev olarak önüne koyacak ve gerçekleştirecektir.
Bizim “Sevrci Soytarı Sahte Sol” dediğimiz sol; biliyorsunuz, Türkiye’deki bu kaçkın istilasını görememekte, kavrayamamakta; bunların sıradan, Avrupa’da, Amerika’da, Avusturalya’da yaşanan mülteci sorunlarıyla aynı olduğunu sanmaktadır.
Onlar neyi görebilirler ki zaten, arkadaşlar?
Türkiye’nin tarihine, bugününe, sınıf ilişki ve çelişkilerine dair neyi görebilir, neyi anlayabilir onlar?
Ayrıca onların tamamı Amerikancı Burjuva Kürt hareketi PKK’nin ve onun legal plandaki temsilcisi olan HDP’nin, Yeşil Sol Parti’nin yörüngesindedirler. Onlardan farklı bir görüşleri olamaz bunların. İşte bu sebeple de PKK ne derse HDP ne derse bunlar aynısını savunurlar.
PKKve HDP bu işgalcilerin Türkiye’de kalmasını istiyor.
Niye istiyor?
Çünkü Suriye’de bunların geldikleri vatanlarını şu an Amerikancı Burjuva Kürt Hareketi bir devlet kurarak işgal etmiş, oralara el koymuş durumdadır, Amerika ile birlikte. Bunlar Suriye’ye geri gönderilirlerse, kurdukları devlette kendileri azınlığa düşecek. İşte bu sebeple bu istilacıların Türkiye’de kalmasını istemektedir onlar. Bizim Sevrci, vatan millet ve halk düşmanı sahte solcular, soytarı solcular da PKK’nin kendi açısından son derece tutarlı olan, kendi amaçları ve Amerika açısından tutarlı olan bu görüşünü savunmaktadırlar, zavallıca.
Biz, hep söyleyegeldiğimiz gibi farklı olan tek hareketiz. Vatanımızı ve halkımızı düşünen tek hareketiz. Bu sebeple bizim onlarla gece ile gündüz kadar, yer ve gök kadar farklı olmamız son derece doğaldır.
Saygıdeğer Halkımız;
12 Mayıs 2022 tarihinde kapsamlı bir yazı yazmıştık. İlgi duyan, öğrenmek isteyen arkadaşlar bu paylaşımda linkini bulacaklardır. Tıklayarak okuyabilirler. [1] Bu konuda da kısaca söylemek istediklerimiz bunlardır saygıdeğer halkımız.
Kalın sağlıcakla.
20 Haziran 2023
[1] https://www.hkp.org.tr/hilafeti-bu-devsirme-siginmacilarin-da-katkisiyla-turkiyede-kurup-halife-olmayi-amacliyor/