Türk Medeni Kanunu ’nun 27. maddesi, ad ve soyadı değişikliğinin ancak haklı sebeplerin varlığı halinde ve mahkeme kararına dayanılarak gerçekleştirilebileceğini belirtmektedir. Ancak, Nüfus Hizmetleri Kanunu ’na eklenen geçici madde 8 düzenlemesi ile artık mahkeme kararına ihtiyaç duyulmadan idare tarafından ad ve soyadı değiştirilebilecektir.
Bir defaya mahsus olarak yapılan mahkeme kararı olmadan idare tarafından ad ve soyadı değişikliği yapılması 03.11.2019 tarihinde son bulmuştur. Ancak bu süre 3 yıl daha uzatılmıştır. 24.12.2022 tarihine kadar mahkeme kararı aranmaksızın ad ve soyadı değişikliği haklı sebeple değiştirilebilecektir.
Hayır değiştiremezsiniz. Yukarıda belirttiğimiz gibi mutlaka haklı bir sebep olmalı. Haklı bir sebebin varlığı halinde değişiklik yapılabilecektir.
gibi sebepler haklı sebeplerden sayılmaktadır. Haklı sebepler sınırlı sayıda değildir. Daha fazla örnekle çoğaltılabilir.
Soyadı değişikliği yapılmasını haklı kılan nedenlerden ilki, kişinin soyadının, Soyadı Kanunu ’nun 3’üncü maddesine aykırı olmasıdır. Söz konusu düzenlemeye göre, rütbe, memuriyet, aşiret, yabancı ırk ve millet isimleri soyadı olarak kullanılamayacağı gibi, umumi edeplere uygun olmayan, iğrenç ve gülünç soyadlarının kullanılması da mümkün değildir.
Yerleşim yerinizde nüfus müdürlüğüne yazılı bir şekilde başvuru yaparak ad veya soyadı değişikliği talebinizi iletebilirsiniz. İl ve ilçe idare kurullarının vereceği karar kesindir.
Yerleşim yeri yurt dışında bulunan Türk vatandaşlarının ad veya soyadı değişikliğine ilişkin başvuruları ise dış temsilcilikler vasıtasıyla alınmaktadır. Bu başvurular,il veya ilçe idare kurullarınca değerlendirilmek üzere ilgililerin aile kütüğünde kayıtlı olduğu yerin valilik veya kaymakamlığına dış temsilcilikler tarafından ulaştırılmaktadır.
Genelgeye göre; Avukatınıza çıkaracağınız ad ve/veya soyadı değiştirilmesine yönelik bilgileri içeren vekaletname ile avukatınız sizin yerinize başvuruda bulunabilecektir. Aksi takdirde bizzat ilgili kişi tarafından başvuru yapılmalıdır.
Türk Medeni Kanununun 405 ve 406 ncı maddeleri uyarınca kesinleşmiş kısıtlama kararı bulunan kişilerin talebi, vasilerinin de ad ve/veya soyadı değişikliği talebine ilişkin yazılı izninin olması kaydıyla il ve ilçe idare kurullarınca değerlendirmeye alınacaktır.
Türk Medeni Kanununun 407 nci maddesi “Bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkûm olan her ergin kısıtlanır.” hükmündedir. Bu madde uyarınca kısıtlanan hükümlülerin Cumhuriyet savcılığı kanalı ile müracaatta bulunmaları halinde vasilerinin de ad ve/veya soyadı değişikliği talebine ilişkin yazılı izninin olması kaydıyla hükümlünün talebi il ve ilçe idare kurullarınca değerlendirmeye alınacaktır.
Soyadını değiştiren erkek ise kendisi ile birlikte eş ve ergin olmayan çocuklarının, soyadını değiştiren kadın; evli değil ise kendisi ile birlikte ergin olmayan evlilik dışı çocuklarının soyadları sistem tarafından değiştirilecektir. Adını değiştiren kişinin çocuklarının baba veya ana adı ergin olup olmadıklarına bakılmaksızın yine sistem tarafından değiştirilecektir. Bu nedenle il veya ilçe idare kurulunca bu durumdaki kişiler için ayrıca karar verilmesine gerek bulunmamaktadır.