Fibromiyalji (kas romatizması); sıklıkla, boyun, omuz, sırt ve kalça bölgesinde şiddetli kronik ağrı ve yorgunluk semptomlarıyla karakterize bir kas-iskelet sistemi hastalığıdır. Hayat kalitesini ve insanın günlük işlevselliğini ciddi derecede bozabilen bu rahatsızlık, her yaş grubunda ve cinsiyette görülebilmektedir. Özellikle 25-55 yaş arası kadınlarda daha sık görülen fibromiyaljinin hem fizyolojik hem de psikolojik boyutlarının olduğu göz önünde bulundurulduğunda, bütüncül yaklaşım ile bu rahatsızlıktan kurtulmak mümkündür.
Fibromiyaljinin oluşumu tek bir nedene bağlanamamakla birlikte; psikolojik, fizyolojik ve benimsenen yaşam tarzı gibi faktörlerin, hastalığın oluşumunda önemli rol oynadığı bilinmektedir.
gibi faktörler, fibromiyaljinin oluşumunda ve gelişiminde rol oynayabilir.
Aynı zamanda, soğuk ve nemli hava, gürültü ve aşırı spor/fiziksel aktivitenin de ağrı düzeyini arttırdığı bilinmektedir.
3 aydan daha fazla devam eden yaygın vücut ağrısı görülür. Ağrı sabit olmaksızın, sıklıkla; boyun, omuz, kol, göğüs, sırt, bel, kalça, diz ve bacaklarda hissedilir. Ağrı, normal boyutların üzerinde hissedilir. Bu belirtilerin yanı sıra;
gibi belirtiler de sıklıkla eşlik eder. Belirtiler, herkeste aynı şekilde gözlenmeyebilir. Ancak, kas ve eklem ağrıları, verimsiz uykular ve yorgunluk en sık rastlanan belirtilerdir.
Fibromiyaljinin uzun zaman süregelen fizyolojik belirtilerinden dolayı psikolojik rahatsızlıkların (depresyon, anksiyete, tükenmişlik sendromu vb.) ortaya çıkabileceği gibi, psikolojik rahatsızlıklar da fizyolojik belirtilerin oluşmasında rol oynayabilir. Bu nedenle, fibromiyalji belirtileri ve psikolojik sorunlar arasında birbirini besleyen bir ilişki olduğu söylenebilir.
Fibromiyalji hastalarının %30-40’ında psikolojik bozuklukların görüldüğü göz önünde bulundurulduğunda, fizik tedavi gibi yöntemlerle birlikte psikoterapinin de sürece dahil edilmesi daha kalıcı çözüm sağlamaktadır.
Fibromiyaljinin tedavi sürecinde istikrarlı olmak çok önemlidir. İstikrarın sağlanabilmesi ve hastanın işbirliğine girebilmesi için, öncelikle fibromiyaljinin ne olduğu, nedenleri, kombine tedavi süreci, süreç içinde dikkat edilmesi gereken durumlar ve tetikleyici alışkanlıklar gibi konularda hastanın bilgilendirilmesi oldukça önemlidir.
Önemli diğer bir nokta ise; bedensel ve zihinsel sağlığı bir bütün olarak ele almaktır. Fizik tedavi, tamamlayıcı tıp uygulamaları, beslenme düzeninin yeniden yapılandırılması, uyku hijyeninin sağlanması gibi yöntemlerle birlikte, BDT (Bilişsel Davranışçı Terapi), EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) gibi etkinliği kanıtlanmış terapi yöntemleri, nefes ve gevşeme egzersizleri, imajinasyon teknikleri de rahatsızlığın yeniden nüks etmemesi için başvurulabilecek psikolojik desteklerdir.
Fibromiyalji hastaları, yaşadıkları belirtileri daha da olumsuz görme eğilimi gösterirler. Kişinin belirtilere getirdiği olumsuz yorumlar daha yoğun olumsuz duygulara ve bunun neticesinde olumsuz davranış biçimlerine neden olur. Özellikle depresyon ve anksiyete üzerinde etkinliği kanıtlanmış olan, Bilişsel Davranışçı Terapi yöntemi sayesinde, kişi belirtileri karşısında gelişen otomatik düşüncelerini, bilişsel çarpıtmalarını fark edip, değiştirebilir. Kişinin gerek içinde bulunduğu duruma, gerek kendisine yönelik çarpıtılmış düşünceleri değiştiğinde, öz-yeterlilik ve öz-denetimde olumlu yönde ilerleme kaydedilir ve kişi çaresizlik, engellenme gibi hislerin yerine olumlu duygular hissederek daha fazla çaba ve işbirliği içine girer.
Fibromiyalji hastalarının, geçmiş yaşantılarında travmatik yaşam olayları deneyimledikleri sıklıkla gözlenmektedir. Yaşanan travmalar ile fibromiyalji belirtileri arasında önemli bir ilişki vardır. Travmalar üzerinde etkinliği kanıtlanmış olan Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme (EMDR) terapi yöntemi sayesinde, travmaların günlük hayatta devam eden olumsuz etkileri en aza indirilebilir.
Birçok terapi yönteminden farklı olarak, bedensel duyumları sıklıkla sürece dahil eden ve beyne bilateral (çift yönlü) uyarım verilerek gerçekleştirilen EMDR terapi yöntemi, devamlılık sağlandığında ağrı, yorgunluk, uyku sorunları vb. fibromiyalji belirtilerini önemli ölçüde azaltarak kişinin günlük işlevselliğine kavuşmasını ve hayat kalitesinin artmasını destekleyecek kısa süreli terapi yöntemlerindendir.
Sonuç olarak, fibromiyaljinin iyileşme sürecinde psikolojik destek olmazsa olmazdır. Psikolojik desteğin profesyonel ruh sağlığı uzmanlarınca sağlanması, ruh sağlığı uzmanının diğer branş uzmanlarıyla işbirliği içinde olması, süreci etkileyen önemli faktörlerdendir.
Ruh sağlığı uzmanları BDT ve EMDR gibi terapi yöntemleriyle, fibromiyalji hastası danışanlarına, daha gerçekçi düşünmeleri, inanç, düşünce, duygu, beden duyumu ve davranışları arasındaki ilişkinin farkına varmaları, yüksek standartlarını daha gerçekçi beklentilere çekmeleri, stresle baş etmeleri, öz-denetim becerilerini geliştirmeleri, olumlu kendilik algısı geliştirmeleri, geçmiş travmatik yaşantıların bugün üzerindeki etkilerini azaltmaları, güvenli yer, nefes-gevşeme gibi egzersizlerle kişinin kendi kendisini sakinleştirmeleri gibi konularda destek sağlayarak, bütüncül tedavi sürecinin kalıcı sonuca ulaşmasını sağlarlar.
Siz de ağrılarınızdan kurtulup, yüksek yaşam kalitesine sahip olduğunuz MUTLU bir YAŞAM istiyorsanız, yanınızdayız.
Bir önceki yazımız için https://www.mutluyasam.com.tr/mizofoni-hastaligi-secici-ses-hassasiyeti/ linkine tıklayabilirsiniz.
İçerikler