Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçu, TCK 302. maddesinde, Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar başlığı altında açıklanmıştır. Buna göre; Devlet topraklarının tamamını ya da bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymaya veya Devletin bağımsızlığını zayıflatmaya veya birliğini bozmaya veya Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet idaresinden ayırmaya yönelik bir fiil işleyen kişi, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.
Bu suçun işlenmesi esnasında başka suçların işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ilgili hükümlere göre cezaya hükmolunur.
TCK 302. maddesinin birinci fıkrası, 5377 sayılı Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 36. maddesi ile değiştirilmiştir.
Maddenin üçüncü fıkrası uyarınca, bir ve ikinci fıkrada yer alan suçların işlenmesi nedeniyle tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacaktır.
Yasa gerekçesi uyarınca düzenleme ile Devletin ülkesine, egemenliğine ve birliğine karşı cürümlerden en ağırının cezalandırıldığı açıklanmıştır. Buna göre; korunan hukuki yarar Devletin ülkesinin bütünlüğü ve egemenliğidir. Suç, serbest hareketli bir suçtur.
Madde, Devletin ülkesine, egemenliğine ve birliğine karşı cürümlerden en ağırını cezalandırmaktadır; korunan hukukî yarar Devletin ülkesinin bütünlüğü ve egemenliğidir. Söz konusu suç, serbest hareketli bir suçtur.
Söz konusu suçun oluşabilmesi için, işlenen fiilin bu amaçları gerçekleştirmeye elverişli olması gerekir. Bu bakımdan, fiillerin söz konusu neticeleri yaratabilecek nitelikte bulunması, suçun oluşması için şarttır. Devletin birliğini bozmak, topraklarının bir kısmını veya tamamını başka bir devletin egemenliği altına koymak, topraklarından bir kısmını Devlet egemenliğinden ayırmak, Devletin bağımsızlığını azaltmak sonuçlarını doğurması mümkün bulunmayan bir fiil suçun maddî unsurunu oluşturmayacaktır. Fiilin bu niteliği taşıyıp taşımadığı ise olayların özelliğine göre takdir edilecektir.
Bu fiillerin, cebrî nitelikli olması gerekir. Maddede ayrıca “yönelik cebrî fiiller” denilmesi gereksiz (lüzumsuz, zait) sayılmıştır; zira maddede belirtilen maksatlar çerçevesinde, fiillerin kendisinin nitelikleri gereği cebrî olması icap ettiği aşikârdır.
Suçun oluşabilmesi için, maddede yazılı hedeflerin gerçekleşmiş bulunmasına ihtiyaç yoktur. Belirtilen amaçlara yönelik fiillerin işlenmiş bulunması yeterlidir.
Bu suçun işlenmesi sırasında örneğin kişiler öldürülmüş, kasten yaralanmış ya da kişilerin veya kamu mallarına zarar verilmiş olabilir. Maddenin ikinci fıkrasında, bu suçlardan dolayı da ayrıca cezaya hükmolunacağı kabul edilmiştir.
Maddenin üçüncü fıkrasına göre, bir ve ikinci fıkrada yer alan suçların işlenmesi dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacaktır.
Ceza Genel Kurulu – Karar: 2017/351
TCK 302
Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğünü Bozma Suçu
Devletin varlığı ya da bütünlüğü öncelikle Anayasada teminat altına alınan değerdir. Anayasa’nın
maddesinde, Türk Devleti’nin, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğu ifade edilmiş, 14. maddesinde, Anayasa’da yer alan hak ve özgürlüklerin, Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü bozmak amacıyla kullanılamayacağı, üçüncü fıkrasında ise, bu amaca aykırı faaliyetlerin yaptırımlarının yasa ile belirleneceği hüküm altına almıştır.
Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak suçu ise
5237 sayılı TCK
’nın 302. maddesinde;
“(1) Devlet topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymaya veya Devletin bağımsızlığını zayıflatmaya veya birliğini bozmaya veya Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet idaresinden ayırmaya yönelik bir fiil işleyen kimse, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Bu suçun işlenmesi sırasında başka suçların işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ilgili hükümlere göre cezaya hükmolunur.
(3) Bu maddede tanımlanan suçların işlenmesi dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.” şeklinde düzenlenmiş olup,
Amacına yönelik fiiller yaptırıma bağlanmıştır. 01.06.2005 tarihinden önce bu maddenin karşılığını oluşturan 765 sayılı TCK’nın 125. maddesinden farklı olarak, suçun işlenmesi sırasında başka suçların işlenmesi hâlinde, ayrıca bu suçlardan da cezaya hükmolunması gerekeceği belirtilmiştir. Böylelikle, TCK’nın 302. maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan amaç suçun işlenmesi sırasında işlenen araç suçlardan dolayı TCK’nın 302. maddesinin ikinci fıkrası gereği ayrıca cezaya hükmolunacağı kabul edilmiştir.
TCK’nın 302. maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan suçun, söz konusu maddede belirtilmiş fiileri geçekleştirmek amacıyla kurulmuş silahlı terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde, örgütün kurucusu, yöneticisi, üyesi veya üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen bir kişi tarafından da işlenmesi mümkündür. Bu bakımdan silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın örgüt adına işlenen ve amaç suçu işlemeye elverişli araç suçlar da TCK’nın 302. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen suçu oluşturacaktır.
…
Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçu ise suç tarihi itibarıyla 5237 sayılı TCK’nın 174. maddesinde;
“(1) Yetkili makamlardan gerekli izni almaksızın, patlayıcı, yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı, boğucu, zehirleyici, sürekli hastalığa yol açıcı nükleer, radyoaktif, kimyasal, biyolojik maddeyi imal, ithal veya ihraç eden, ülke içinde bir yerden diğer bir yere nakleden, muhafaza eden, satan, satın alan veya işleyen kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Yetkili makamların izni olmaksızın, bu fıkra kapsamına giren maddelerin imalinde, işlenmesinde veya kullanılmasında gerekli olan malzeme ve teçhizatı ihraç eden kişi de aynı ceza ile cezalandırılır.
(2) Bu fiillerin suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(3) Önemsiz tür ve miktarda patlayıcı maddeyi satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi hakkında, kullanılış amacı gözetilerek, bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” şeklinde hüküm altına alınmıştır. Suç niteliği itibarıyla, topluma zarar verme tehlikesi yaratan maddeler ile ilgili faaliyetlerin izinsiz olarak yürütülmesi yasaklanmıştır. Ayrıca bir zararın gerçekleşmesi şartı aranmamaktadır.
Bu nedenle suç genel tehlike suçu niteliğindedir. Topluma zarar verici ve bu nedenle de toplum için tehlike oluşturan nitelikteki maddelerin kontrol altına alınabilmesi için, üretimi, satışı ve nakli izne tabi tutulmuştur. Suç ile toplumun hayat, sağlık ve malvarlığı değerleri ile Anayasanın 56. maddesinde düzenlenen sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı korunmaktadır. Suçun mağduru toplum ve bireylerdir.
Suçun oluşabilmesi için maddede yazılan seçimlik hareketlerden herhangi birinin gerçekleştirilmesi yeterlidir. Bu suçun, suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi cezayı artıran bir nitelikli hâl olarak öngörülmüştür. Suçun oluşabilmesi için genel kast yeterli olup özel kast aranmamıştır. (Osman Yaşar-Hasan Tahsin Gökcan-Mustafa Artuç, Yorumlu-Uygulamalı Türk Ceza Kanunu, 1. Baskı, Adalet Yayınevi, Ankara 2010, s. 4920-4925)
Silahlı terör örgütüne yardım etme suçuna ilişkin olarak;
3713 sayılı Kanun’un “terör örgütleri” başlıklı 7. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Cebir ve şiddet kullanılarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemleriyle, 1 inci maddede belirtilen amaçlara yönelik olarak suç işlemek üzere, terör örgütü kuranlar, yönetenler ile bu örgüte üye olanlar Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesi hükümlerine göre cezalandırılır. Örgütün faaliyetini düzenleyenler de örgütün yöneticisi olarak cezalandırılır.” hükmü ile TCK’nın 314. maddesine atıf yapılmıştır.
TCK’nın 314. maddesinde tanımlanan “Silâhlı örgüt” suçu ise;
“(1) Bu kısmın dördüncü ve beşinci bölümlerinde yer alan suçları işlemek amacıyla, silahlı örgüt kuran veya yöneten kişi, on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Birinci fıkrada tanımlanan örgüte üye olanlara, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir.
(3) Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçuna ilişkin diğer hükümler, bu suç açısından aynen uygulanır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Aynı Kanun’un “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” başlıklı 220. maddesinin yedinci fıkrası “Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır.” şeklinde iken, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun’un 85. maddesiyle fıkraya; “Örgüt üyeliğinden dolayı verilecek ceza, yapılan yardımın niteliğine göre üçte birine kadar indirilebilir” cümlesi eklenmiştir.
Anılan fıkraya ilişkin madde gerekçesinde “Örgüte hâkim olan hiyerarşik ilişki içinde olmamakla beraber, örgütün amacına bilerek ve isteyerek hizmet eden kişinin, örgüt üyesi kabul edilerek cezalandırılması öngörülmüştür” açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu hükümler göz önüne alındığında, silahlı terör örgütü mensubu olmasa bile bu örgüte bilerek ve isteyerek yardım edenler, TCK’nın 314. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca cezalandırılacaklardır. 765 sayılı Türk Ceza Kanunu sistematiğinden tamamen farklı bir anlayışla düzenlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanun ’unda, örgütün faaliyetleri doğrultusunda işlenen suçlardan da ayrıca sorumluluk esası kabul edilmiş, yardım etme eylemleri de yaptırım açısından örgüt üyeliği kapsamında değerlendirilerek, bağımsız bir şekilde örgüte yardım suçuna yer verilmemiş, gösterdiği vahamet dikkate alınarak örgüte silah sağlama şeklindeki yardım fiilleri 5237 sayılı TCK’nın 315. maddesinde bağımsız olarak, diğer yardım fiilleri ise örgütün niteliğine göre anılan Kanun’un 220 ile 314. maddeleri kapsamında yaptırıma bağlanmıştır.
Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişilerin örgüt üyesi olarak cezalandırılacağı hüküm altına alınırken, örgüte yardım sayılan eylemlerin nitelik bakımından örgüt üyeliğine denk sorumluluğu gerektirdiği kabul edilmiştir.
Buna göre, örgüt üyesi olmaksızın, bilerek ve isteyerek örgütün bir iş, görev ya da hizmetinin yerine getirilmesi eylemi örgüt üyeliği olarak cezalandırılmakta iken; TCK’nın 220. maddesinin 7. fıkrasında 6352 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle, yapılan yardımın niteliğine göre cezanın üçte birine kadar indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Silahlı terör örgütüne yardım fiilinin oluşması için, failin örgüt üyeleriyle önceden bir anlaşma yapması veya yapılan planlara dahil olması zorunlu değildir. Yardım fiilinin örgüt üyelerinin tamamına veya üyelerden birine yapılması arasında bir fark bulunmamaktadır. Fakat, örgütün amacı ve kollektif faaliyetleri bilinerek ve istenerek yardım edilmesi zorunludur.
Yardım edenler zamanlarının büyük bir bölümünü örgüte hasretmiş kişiler olmayıp kendi hayatlarının akışı içerisinde bazen örgüte ait işleri kabul eden şahıslardır.
Örgüte yardım etme suçuna ilişkin olarak öğretide;“Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte bilerek ve isteyerek yardım edilmiş olması gerekir. Başka bir ifadeyle, yardım fiilinin örgütün suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgüt olduğu bilinerek gerçekleştirilmiş olması gerekir. Fıkra metninde geçen ‘bilerek’ ibaresi doğrudan kastı ifade eder.
Doğrudan örgüte değil de örgüt mensuplarına yardım edilmesi halinde, yardım edilen kişilerin suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgüt mensubu olduklarının da bilinmesi gerekmektedir. Örgüt mensuplarına yapılan yardım, aynı zamanda örgüte yapılan yardım olarak değerlendirmek gerekir. Ancak, bu yardımın örgütün amacını gerçekleştirmeye hizmet eden bir yardım olması gerekmektedir”
“Yardımın maddî bir yardım olması gerekli değildir. Örneğin suç örgütüne belli bir hususta bilgi ve belge sağlanması da yardım olarak kabul edilmelidir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus yardımın örgüte yapılmasıdır. Kanun koyucu, yardımın niteliğini belirlemediği için örgüte bilerek ve isteyerek herhangi bir yardımda bulunan kişi bile bu durumda örgüt üyesi olarak cezalandırılacaktır.
Örgüte sadece bir kez önemsiz nitelikte bir yardımda bulunan kişi bile, örneğin örgüt üyeleri arasında bir kez iletişim sağlayan kişi, bu hüküm nedeniyle örgüt üyesi gibi cezalandırılabilecektir” şeklinde görüşler ileri sürülmüştür. Uyuşmazlığın sağlıklı bir çözüme kavuşturulabilmesi için iştirak kavramı üzerinde de durulması gerekmektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Türkiye topraklarının bir kısmı üzerinde Marksist-Leninist ideolojiye dayalı bağımsız bir devlet kurmak amacıyla silahlı eylemlere girişen yasadışı PKK terör örgütünün hem Tunceli kırsal alanında bulunan gruplarının, hem de şehir içinde bulunan ve kendilerine ‘’Şehir İntikam Timleri’’ ismini veren Kurye/Milis yapılanmasının ortak bombalı eylem planlaması yaptıkları, bu kapsamda silahlı terör örgütü mensuplarınca 25.09.2012 günü sabah saatlerinde Ç.k. yakınlarında Türk Telekom’un kullanımında olan 06 … plaka sayılı Ford Connect marka aracın, O.P. ve Ş.D.’den silah zoruyla yağmalandığı ve adı geçen şahısların alıkonulduğu, sonrasında da bu araca kırsalda bomba yüklendiği,
PKK/KCK terör örgütünün şehir grubunun bu eylemdeki görevinin, bomba yüklü aracın patlatılacağı yere kadar yakalanmadan ulaştırılması olduğu, bunun için bomba yüklü araca bir başka aracın öncülük yapmasının kararlaştırıldığı, bu doğrultuda olay günü sabah erken saatlerde sanık C.’nin,
Türk Telekom’a ait araca bomba düzeneği kurulması ile görevlendirildikleri anlaşılan örgüt mensubu iki şahsı şehir merkezinden ticari taksisine aldığı, şehir merkezinde birkaç yere uğradıkları, buralarda örgüt mensuplarının birileriyle görüştükleri, ardından sanık ile yanındaki şahısların önce A. köyüne, daha sonra anılan köyün ters istikametinde bulunan Ç.k. kırsalına gittikleri, burada örgüt mensubu şahısların ticari taksiden inip, bomba yüklü aracı diğer örgüt mensuplarından teslim aldıkları, sanık C.’in kendisine ait ticari taksiyle T.’ye döndüğü, aracı teslim alan örgüt mensubu iki şahsın ise aracı bomba düzeneğinin kurulacağı noktaya götürdükleri, öğlen saatlerinde sanık C.’nin önceden anlaştıkları şekilde aldığı erzak ile örgüt mensubu iki şahısla buluşmak için T. kırsalına gittiği, burada örgüt mensubu şahıslardan birisi ile buluştuğu, ardından sanığın T. il merkezine döndüğü,
T. il merkezinde belli bir zaman geçiren sanık C.’nin, ticari taksisi ile Aeng köyüne doğru hareket edip saat 16.30 civarında T. kırsalında bomba yüklü aracı teslim alan şahıslardan birisini aracına aldığı, saat 16.43.10’da sanığın kullanımındaki ticari taksinin ve bomba yüklü aracın T. istikametine doğru birbirlerine oldukça yakın mesafede önlü arkalı olarak hareket ettikleri ve olay mahalline bu şekilde geldikleri, saat 16.59.58’de, bomba yüklü aracın patlama noktasına park edildiği ve bomba düzeneğinin aktif hale getirildiği, aracın park edilmesinden 14 saniye sonra sanık C.’nin kullandığı ticari taksinin yavaşlayarak 30 saniye kadar patlatılan aracın yanında beklediği, bu süre zarfında bomba yüklü aracın park edildiği noktadan bomba yüklü aracı kullanan örgüt mensubu şahsın sanık C.’nin aracına bindiği, sanık C.’nin ticari taksisi ile önünde bulunan çimento mikseri kamyonunun ardından E. istikametine doğru yola devam ettiği, sanık C. örgüt mensubu şahıslarla birlikte T.-E. kara yolu üzerinden şehir merkezinden çıktığı, sanığın önce A. k. istikametine, ardından Ç. mevkine hareket ederek örgüt mensubu iki şahsı Ç.k. civarında taksiden indirdiği, saat 17.55.22’de ise bomba yüklü aracın, iki askeri aracın geçişi sırasında firari diğer örgüt mensuplarınca patlatılması sonucu altı askeri personel ile yoldan geçmekte olan F.A.’nın yaşamını yitirdiği, olay sonrasında sanık C.’nin T.yi terk edip saat 21.20.59’da E. iline giriş yaptığı, E.’de bir gün kalan sanık C.’nin daha sonra M.’ye geçip burada bir evde saklandığı, iki gün sonra T. il merkezine döndüğünde kolluk görevlilerince yakalandığı olayda; sanık C.’ye ulaşılma biçimi, sanık C.’nin örgüt mensubu şahıslar ile suç tarihinde birden fazla buluşup uzunca bir süre birlikte bulunması, sanığa ait aracın T. il merkezi dışında görüntülenmesi, güvenlik kamerası görüntüleri ile mobese kayıtlarından bomba yüklü araçla sanığın kullandığı aracın farklı yerlerden önlü arkalı veya çok kısa aralıklarla geçmiş olması, örgüt mensubu şahıslardan birisinin bomba yüklü aracın park edildiği yerden sanığın aracına binmesi karşısında, sanık C.’nin PKK terör örgütünün milis grubunda yer aldığı ve söz konusu planlı eylemin gerçekleştirilmesi için örgüt mensubu diğer kişilerle birlikte hareket etiği, bomba yüklü aracın nakline ve bölgede görev yapan güvenlik görevlilerine gözdağı vererek çalışmalarını engelleyip devletin otoritesini yok etmek amacıyla altı asker ile bir sivil vatandaşı öldürmek suretiyle gerçekleştirilen vahim eyleme,
Türk Telekom’a ait yağmalanan aracı teslim almaları için örgüt mensubu iki şahsı Ç.k. yoluna götürmek, öğle vakitlerinde bu şahısları almak ve erzak götürmek için kırsal alana tekrar gitmek, saat 16.30 sıralarında kırsal alana yeniden giderek bu şahıslardan birisini aracına alıp, bomba düzeneği kurulu aracın patlatma noktasına götürülmesine öncülük ederek muhtemel bir kontrolde yakalanmasını önlemek, patlatılan bomba düzeneği kurulu aracı olay mahalline bırakan örgüt mensubunu olay yerinden aracına almak ve kaçmaları için her iki örgüt mensubunu kırsal alanda bırakmak şeklinde gerçekleştirdiği olay öncesinde, olay sırasında ve olay sonrasında sergilediği davranışlar birlikte değerlendirildiğinde, diğer örgüt mensubu şahıslar ile aldıkları birlikte suç işleme kararının icrası kapsamında, eylem ve irade birliği içerisinde hareket edip fiil üzerinde diğer şahıslarla birlikte hakimiyet kurduğu açıkça anlaşılan sanığın eyleminin, 5327 sayılı TCK ’nın 302. maddesindeki suçu oluşturduğunun kabulü gerekmektedir.
Sanık C.’nin eyleminin TCK’nın 302. maddesinde düzenlenen suçu oluşturması nedeniyle, aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca, bu suçun işlenmesi sırasında işlediği araç suçlardan dolayı da cezaya hükmolunması gerektiğinden, sanık C.’nin, yukarıda belirtilen gerekçelerle, TCK’nın 37. maddesi kapsamında müşterek fail olarak katıldığı nitelikli kasten öldürme ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçlarından da cezalandırılması gerektiği kabul edilmelidir.
Ancak, Yerel Mahkeme tarafından sanık hakkında devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, nitelikli kasten öldürme ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçlarından TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca adli sicil kaydında yer alan mahkûmiyet hükmünün tekerrüre esas olduğundan bahisle TCK’nın 58/6. maddesinin de uygulanmasına karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Madde de ” yönelik bir fiil işleyen kimse” denilerek suçun failinin herkes olabileceği düzenlenmiştir. Bu suçun faili belli niteliklere sahip olan herhangi bir kimse olmadığından özgü suç niteliğinde bir suç değildir. Ayrıca failin örgüt mensubu kişi olması da zorunlu değildir.
Buna karşın niteliği gereği suçun ancak silahlı örgüt faaliyeti kapsamında işlenmesinin olanaklı bulunduğu gözetildiğinde suçun örgüt üyesi tarafından işlenmesi halinde faile örgüt üyeliğinden ceza verilemez. Nitekim Yargıtay’da suçun elverişle fille işlendiği kabul edilebilmesi için silahlı örgüt tarafından işlenmesi gerektiği görüşündedir.
Suçun meydana gelebilmesi için failin maddede sayılan devlete ait değerlere yönelik bir eylemde bulunması gerekir. Madde de belirtilen değerlerden başka bir şeye yönelik olarak işlenen fiil bu suçu oluşturmaz. Ayrıca failin eyleminde madde de sayılan birden fazla değere yönelik fiili gerçekleştirmesi halinde ise sonuç değişmez. Bu fiilleri sıralayacak olursak
Devlet topraklarının tamamı veya bir kısmını yabancı devletin egemenliği altına koymaya yönelik fiil
Devletin toprak veya ülke öğesi olarak belirtilen hukuksal varlığa karşı işlenen fiiller bu suçu oluşturmaktadır.
Devletin ülkesini oluşturan toprakların tamamı veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymaya yönelik olarak işlenen fiiller bu kapsamdadır. Bu kapsamda fillerin ülke topraklarını devlet idaresinden ayırmaya yönelik bulunmaması gerekir. Zira bu öğe aşağıda ayrıca düzenlenmiştir.
Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik fiil
Burada topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırma amacıyla fiiller işlenmektedir. Örneğin, toprakların bir kısmını devlet idaresinden ayırarak ayrı bir devlet kurulmasına yönelik filler bu kapsamdadır.
Devletin Bağımsızlığı bir devletin en önemli unsurları arasındadır. Bağımsız olmayan devletin başka güçlerin etkisi altında olması durumunda devlet olma niteliği tartışılır hale gelir. Bu nedenle buna yönelik eylemlerde TCK 302. maddesi kapsamındadır.
Türk Devleti ülkesi ve milleti ile bölünmez bir bütündür şeklindeki anayasa hükmü gereğince merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayalı yönetim şekli benimsenmiştir. Devletin üniter yapısının değiştirilmesi amacıyla yapılan şiddet içerikli eylemler bu madde kapsamında değerlendirilebilir.
Ancak şunu hemen belirtmemiz gerekir ki üniter yapının değiştirilmesine ilişkin fikir açıklamaları ve bunların savunulması şeklindeki eylemler bu suçu oluşturmaz çünkü burada cebir ve şiddete dayalı bozmaya yönelik eylem yoktur.
Kanunda suçun işlenmesi için ne şekilde bir hareketin icra edilmesi gerektiği ifade edilmemiştir. Bu nedenle de serbest hareketli bir suç tipine örnektir. Madde gerekçesinde suçun yalnızca cebri fiillerle işlenebileceği belirtilmiş dolayısıyla suçun niteliği gereği cebri fiil niteliği dışında kalan hareketlerin bu suçun oluşması için elverişli sayılamayacağı ifade edilmiştir.
Dolayısıyla öngörülen neticeyi oluşturmaya yeterli ve elverişli cebir içerikli hareketlerin varlığı zorunludur. Yargıtay’ın da önceki yasa döneminden itibaren süre gelen uygulamaları bu yöndedir. Cebir, şiddet ve tehdit içeren zorlayıcı davranışları içerisinde bulundurmaktadır.
Cebir ve şiddetin kişilere veya eşyaya karşı kullanılması söz konusu olabilir, bu anlamda kişilerin kaçırılması, öldürülmesi, yaralanması, ev ve iş yerlerinin veya kamu tesislerinin yakılıp yıkılması gibi davranışlar şiddet içerdiğinden cebir olarak düşünülebilir. Kaldı ki terör, devletin birlik ve bütünlüğünü bozmaya yönelik suç örgütü olduğundan terör örgütleri, toplumda korku, panik, ümitsizlik yaratmak amacıyla edinmiş oldukları amaçları gerçekleştirmek için canlılar ve cansızlar üzerinde cebir, şiddet ve tehdidi uygulamaktadır.
Dolayısıyla 302. maddedeki suçun işleniş biçiminin bu kapsamda düşünülmesi gerekir. TCK 302. madde ki suç korunan değerlere yönelik olarak tehdit veya şiddet içeren baskı, korkutma, yıldırma, sindirme gibi yöntem ve eylemlerle işlenmektedir. Her cebir ve şiddet içeren eylem bu suçu oluşturmaya yeterli değildir.
Ayrıca madde de korunan değerlere yönelik neticeleri gerçekleştirmeye elverişli eylemin bulunması gerektiği madde gerekçesinde vurgulanmıştır. Yargıtay kararlarında da suçun oluşabilmesi için fiilin amaca elverişli olması şartı içtihat haline gelmiştir.
Amaca yönelik suçun işlemeye aracın elverişli olması ve neticenin meydana gelmesinin de işlenen fiilden dolayı elverişli olması birlikte aranmalıdır. Örneğin, zırhlı araca pompalı tüfek ile saldırıda bulunan bir şahsın araca ateş etmesi sonucunda aracın içerisindeki kolluk kuvvetlerinin yaralanmamış veya herhangi bir şekilde zarar görmemiş olmaları şeklindeki olayda her ne kadar pompalı tüfeğin öldürmeye elverişli araç olduğu söylenebilse de zırhlı aracın pompalı tüfeğin kurşunlarını içeriğe alamayacağı yani bu kurşunların zırhlı aracı delemeyeceği gözetildiğinden sonucun meydana gelmesine elverişli araç bulunmadığı söylenebilir.
Ancak bunun yerine roket atar ile saldırı olması halinde bu silahın zırhlı aracı deleceği ve aracın içerisinde bulunan kolluk görevlilerin yaralayıp öldürebileceği gözetildiğinden amaçlanan suçun elverişli araçlarla işlendiği dikkate alındığından belirtilen TCK 302. maddesinde suç işlenmiş olur. Bu tür uygulamalarda suçun üzerinde işlendiği araçlar için bilirkişi raporunun alınıp dosyaya konması gerekmektedir.
Suç devlete ait değerlere yönelik eylemlerin elverişli hareketle icrasına başlandığı anda tamamlanır. Bu bakımdan suçun meydana gelebilmesi için değerlere ilişkin bir zararın doğması veya somut bir tehlikenin oluşmasına gerek yoktur. Dolayısıyla amaca yönelik olarak işlenen diğer suç teşebbüs halinde kalsa dahi TCK 302. maddede ki suç tamamlanmış sayılır.
Bir eylemin hazırlık hareketini aşıp icra hareketi aşamasına gelip gelmediği o fiilin TCK’nın 302. maddesinde öngörülen amaç suça yönelik uygun ve elverişli olması ile elverişli araçlarla zorlayıcı eylemler niteliğinde hareketlerin bulunup bulunmadığına göre belirlenir. Bu eylemlerin vahim olması gerekmektedir.
Bu konu hakkında benzeer makaleler için tıklayın
|
|
|
|
|
|
|
|
Gaziantep Adliyesi İletişim Bilgileri
( 0342 ) 321 36 36
Gaziantep Adalet Sarayı Ana Hizmet Binası : Zeytinli Mah. Turgut Özal Bulv. No:1/1 27500
GAZİANTEP AĞIR CEZA MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1. AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2253 |
KALEM | 2254 | |
GAZİANTEP 2 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2259 |
KALEM | 2260 | |
GAZİANTEP 3.AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2265 |
KALEM | 2267 | |
GAZİANTEP 3.AĞIR CEZA MAH. 2.KLM | MÜDÜR | 2232 |
KALEM | 2232 | |
GAZİANTEP 4 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2273 |
KALEM | 2274 | |
GAZİANTEP 5 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2814 |
KALEM | 2815 | |
GAZİANTEP 5 AĞIR CEZA MAH. 2. KLM | MÜDÜR | 2751 |
KALEM | 2752 | |
GAZİANTEP 6 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2804 |
KALEM | 2805 | |
GAZİANTEP 7 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 6032 |
KALEM | 6072 | |
GAZİANTEP 8 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 6425 |
KALEM | 6438 | |
GAZİANTEP 9 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 6081 |
KALEM | 6082 | |
GAZİANTEP 10 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2397 |
KALEM | 2396 | |
GAZİANTEP 11 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2544 |
KALEM | 2547 | |
GAZİANTEP 12 AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 2344 |
KALEM | 2181 | |
GAZİANTEP ÇOCUK AĞIR CEZA MAH. | ||
GAZİANTEP ÇOCUK AĞIR CEZA MAH. | MÜDÜR | 3232 |
KALEM | 2387 | |
GAZİANTEP ASLİYE CEZA MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2666 |
KALEM | 2667 | |
GAZİANTEP 2 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2672 |
KALEM | 2671 | |
GAZİANTEP 3 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2661 |
KALEM | 2662 | |
GAZİANTEP 4 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2451 |
KALEM | 2452 | |
GAZİANTEP 5 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2456 |
KALEM | 2457 | |
GAZİANTEP 6 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2528 |
KALEM | 2527 | |
GAZİANTEP 7 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2462 |
KALEM | 2462 | |
GAZİANTEP 8 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2282 |
KALEM | 2282 | |
GAZİANTEP 9 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2236 |
KALEM | 2237 | |
GAZİANTEP 10 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2291 |
KALEM | 2293 | |
GAZİANTEP 11 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2296 |
KALEM | 2297 | |
GAZİANTEP 12 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2301 |
KALEM | 2302 | |
GAZİANTEP 13 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2311 |
KALEM | 2312 | |
GAZİANTEP 14 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2317 |
KALEM | 2317 | |
GAZİANTEP 14 ASLİYE CEZA MAH. 2 KLM | MÜDÜR | 2306 |
KALEM | 2307 | |
GAZİANTEP 15 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2320 |
KALEM | 2322 | |
GAZİANTEP 16 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2326 |
KALEM | 2327 | |
GAZİANTEP 17 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2331 |
KALEM | 2221 | |
GAZİANTEP 18 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2338 |
KALEM | 2337 | |
GAZİANTEP 19 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2141 |
KALEM | 2343 | |
GAZİANTEP 20 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2346 |
KALEM | 2347 | |
GAZİANTEP 21 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2631 |
KALEM | 2634 | |
GAZİANTEP 22 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2651 |
KALEM | 2654 | |
GAZİANTEP 23 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2641 |
KALEM | 2642 | |
GAZİANTEP 24 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2646 |
KALEM | 2647 | |
GAZİANTEP 25 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 3112 |
KALEM | 3112 | |
GAZİANTEP 26 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 3122 |
KALEM | 3121 | |
GAZİANTEP 27 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2351 |
KALEM | 2353 | |
GAZİANTEP 28 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2358 |
KALEM | 2357 | |
GAZİANTEP 29 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2380 |
KALEM | 2362 | |
GAZİANTEP 30 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2367 |
KALEM | 2367 | |
GAZİANTEP 31 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2780 |
KALEM | 2780 | |
GAZİANTEP 32 ASLİYE CEZA MAH. | MÜDÜR | 2785 |
KALEM | 2785 | |
GAZİANTEP SULH CEZA HAKİMLİĞİ | ||
GAZİANTEP 1 SULH CEZA MAH. | MÜDÜR | 2552 |
KALEM | 2552 | |
GAZİANTEP 2 SULH CEZA MAH. | MÜDÜR | 2425 |
KALEM | 2425 | |
GAZİANTEP 3 SULH CEZA MAH. | MÜDÜR | 2192 |
KALEM | 2192 | |
GAZİANTEP 4 SULH CEZA MAH. | MÜDÜR | 2198 |
KALEM | 2199 | |
GAZİANTEP 5 SULH CEZA MAH. | MÜDÜR | 2372 |
KALEM | 2372 | |
GAZİANTEP 6 SULH CEZA MAH. | MÜDÜR | 2214 |
KALEM | 2214 | |
GAZİANTEP AİLE MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4128 |
KALEM | 4123 | |
GAZİANTEP 2 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4126 |
KALEM | 4117 | |
GAZİANTEP 3 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4111 |
KALEM | 4114 | |
GAZİANTEP 4 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4107 |
KALEM | 4106 | |
GAZİANTEP 5 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4095 |
KALEM | 4097 | |
GAZİANTEP 6 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4086 |
KALEM | 4092 | |
GAZİANTEP 7 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4078 |
KALEM | 4080 | |
GAZİANTEP 8 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4077 |
KALEM | 4073 | |
GAZİANTEP 9 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4518 |
KALEM | 4524 | |
GAZİANTEP 10 AİLE MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4515 |
KALEM | 4512 | |
GAZİANTEP ASLİYE HUKUK MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4312 |
KALEM | 4313 | |
GAZİANTEP 2 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4297 |
KALEM | 4303 | |
GAZİANTEP 3 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4294 |
KALEM | 4291 | |
GAZİANTEP 4 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4284 |
KALEM | 4283 | |
GAZİANTEP 5 ASLİYE HUKUK MAH | MÜDÜR | 4280 |
KALEM | 4277 | |
GAZİANTEP 6 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4266 |
KALEM | 4264 | |
GAZİANTEP 7 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4262 |
KALEM | 4258 | |
GAZİANTEP 8 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4252 |
KALEM | 4257 | |
GAZİANTEP 9 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4383 |
KALEM | 4382 | |
GAZİANTEP 10 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4373 |
KALEM | 4377 | |
GAZİANTEP 11 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4366 |
KALEM | 4367 | |
GAZİANTEP 12 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4506 |
KALEM | 4506 | |
GAZİANTEP 13 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4388 |
KALEM | 4388 | |
GAZİANTEP 14 ASLİYE HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4284 |
KALEM | 4327 | |
GAZİANTEP SULH HUKUK MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1 SULH HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4215 |
KALEM | 4224 | |
GAZİANTEP 2 SULH HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4207 |
KALEM | 4211 | |
GAZİANTEP 3 SULH HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4200 |
KALEM | 4201 | |
GAZİANTEP 4 SULH HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4197 |
KALEM | 4198 | |
GAZİANTEP 5 SULH HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4186 |
KALEM | 4190 | |
GAZİANTEP 6 SULH HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4162 |
KALEM | 4162 | |
GAZİANTEP 7 SULH HUKUK MAH. | MÜDÜR | 4238 |
KALEM | 4238 | |
GAZİANTEP İCRA MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1 İCRA MAH. | MÜDÜR | 4369 |
KALEM | 4365 | |
GAZİANTEP 2 İCRA MAH. | MÜDÜR | 4355 |
KALEM | 4360 | |
GAZİANTEP 3 İCRA MAH. | MÜDÜR | 4353 |
KALEM | 4346 | |
GAZİANTEP 4 İCRA MAH. | MÜDÜR | 4342 |
KALEM | 4343 | |
GAZİANTEP 5 İCRA MAH. | MÜDÜR | 4332 |
KALEM | 4337 | |
GAZİANTEP ÇOCUK MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1 ÇOCUK MAH. | MÜDÜR | 2444 |
KALEM | 2445 | |
GAZİANTEP 2 ÇOCUK MAH. | MÜDÜR | 2447 |
KALEM | 2448 | |
GAZİANTEP 3 ÇOCUK MAH. | MÜDÜR | 2152 |
KALEM | 2153 | |
GAZİANTEP TİCARET MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1 TİCARET MAH. | MÜDÜR | 4563 |
KALEM | 4567 | |
GAZİANTEP 2 TİCARET MAH. | MÜDÜR | 4554 |
KALEM | 4547 | |
GAZİANTEP 3 TİCARET MAH. | MÜDÜR | 4531 |
KALEM | 4528 | |
GAZİANTEP TÜKETİCİ MAHKEMESİ | ||
GAZİANTEP 1 TÜKETİCİ MAH. | MÜDÜR | 4176 |
KALEM | 4179 | |
GAZİANTEP 2 TÜKETİCİ MAH. | MÜDÜR | 4170 |
KALEM | 4171 | |
GAZİANTEP İŞ MAHKEMELERİ | ||
GAZİANTEP 1 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4040 |
KALEM | 4041 | |
GAZİANTEP 2 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4027 |
KALEM | 4034 | |
GAZİANTEP 3 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4004 |
KALEM | 4695 | |
GAZİANTEP 4 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4019 |
KALEM | 4020 | |
GAZİANTEP 5 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4007 |
KALEM | 4005 | |
GAZİANTEP 6 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4696 |
KALEM | 4002 | |
GAZİANTEP 7 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4000 |
KALEM | 4688 | |
GAZİANTEP 8 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4054 |
KALEM | 4054 | |
GAZİANTEP 9 İŞ MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4686 |
KALEM | 4686 | |
GAZİANTEP KADASTRO MAHKEMESİ | ||
GAZİANTEP KADASTRO MAHKEMESİ | MÜDÜR | 4875 |
KALEM | 4876 | |
GAZİANTEP ADALET KOMİSYONU BAŞKANLIĞI | ||
GAZİANTEP ADALET KOMİSYONU BAŞKANLIĞI | MÜDÜR | 2174 |
KALEM | 2175 | |
GAZİANTEP ARABULUCULUK MERKEZİ | ||
GAZİANTEP ARABULUCULUK MERKEZİ | MÜDÜR | 4655 |
KALEM | 4653 | |
GAZİANTEP ADLİYE VEZNESİ | ||
GAZİANTEP ADLİYE VEZNESİ | MÜDÜR | 4434 |
KALEM | 4434 | |
GAZİANTEP BAKANLIK MUHABERE | ||
GAZİANTEP BAKANLIK MUHABERE | MÜDÜR | 2625 |
KALEM | 2627 | |
GAZİANTEP MUHABERE GELEN GİDEN EVRAK | ||
GAZİANTEP MUHABERE GELEN GİDEN EVRAK | MÜDÜR | 2103 |
KALEM | 2103 | |
GAZİANTEP TALİMAT BÜROSU | ||
GAZİANTEP TALİMAT BÜROSU | MÜDÜR | 2846 |
KALEM | 2846 | |
GAZİANTEP TAKİPSİZ BÜROSU | ||
GAZİANTEP TAKİPSİZ BÜROSU | MÜDÜR | 2430 |
KALEM | 2430 | |
GAZİANTEP UZLAŞTIRMA BÜROSU | ||
GAZİANTEP UZLAŞTIRMA BÜROSU | MÜDÜR | 2286 |
KALEM | 2287 | |
GAZİANTEP KAMU – MARKA – BASIN CİNSEL SUÇLAR BÜROSU | ||
GAZİANTEP KAMU – MARKA – BASIN CİNSEL SUÇLAR BÜROSU | MÜDÜR | 3064 |
KALEM | 2847 | |
GAZİANTEP ÇOCUK SAVCILIĞI MURACAT KALEMİ | ||
GAZİANTEP ÇOCUK SAVCILIĞI MURACAT KALEMİ | MÜDÜR | 2510 |
KALEM | 2511 | |
GAZİANTEP ÇOCUK SORUŞTURMA BÜRO | ||
GAZİANTEP ÇOCUK SORUŞTURMA BÜRO | MÜDÜR | 2505 |
KALEM | 2507 | |
GAZİANTEP ESAS BÜROSU | ||
GAZİANTEP ESAS BÜROSU | MÜDÜR | 2491 |
KALEM | 2492 | |
GAZİANTEP AİLE İÇİ SORUŞTURMA BÜROSU | ||
GAZİANTEP AİLE İÇİ SORUŞTURMA BÜROSU | MÜDÜR | 2409 |
KALEM | 2409 | |
GAZİANTEP TERÖR VE ÖRGÜTLÜ SUÇLAR BÜROSU – 1 | ||
GAZİANTEP TERÖR VE ÖRGÜTLÜ SUÇLAR BÜROSU – 1 | MÜDÜR | 2580 |
KALEM | 2581 | |
GAZİANTEP TERÖR VE ÖRGÜTLÜ SUÇLAR BÜROSU – 2 | ||
GAZİANTEP TERÖR VE ÖRGÜTLÜ SUÇLAR BÜROSU – 2 | MÜDÜR | 2582 |
KALEM | 2582 | |
GAZİANTEP TERÖR VE ÖRGÜTLÜ SUÇLAR BÜROSU – 3 | ||
GAZİANTEP TERÖR VE ÖRGÜTLÜ SUÇLAR BÜROSU – 3 | MÜDÜR | 2044 |
KALEM | 2044 | |
GAZİANTEP CEZAEVİ SAVCILIK KALEMİ | ||
GAZİANTEP CEZAEVİ SAVCILIK KALEMİ | MÜDÜR | 2433 |
KALEM | 2433 | |
GAZİANTEP DAİMİ ARAMA BÜROSU | ||
GAZİANTEP DAİMİ ARAMA BÜROSU | MÜDÜR | 2111 |
KALEM | 2110 | |
GAZİANTEP SERİ MUHAKEME | ||
GAZİANTEP SERİ MUHAKEME | MÜDÜR | 2092 |
KALEM | 2092 | |
GAZİANTEP SAHTECİLİK VE DOLANDIRICILIK SUÇLAR BÜROSU | ||
GAZİANTEP SAHTECİLİK VE DOLANDIRICILIK SUÇLAR BÜROSU | MÜDÜR | 3061 |
KALEM | 3061 | |
GAZİANTEP HIRSIZLIK VE YAĞMA BÜROSU | ||
GAZİANTEP HIRSIZLIK VE YAĞMA BÜROSU | MÜDÜR | 2502 |
KALEM | 2502 | |
GAZİANTEP UYUŞTURUCU TİCARET | ||
GAZİANTEP UYUŞTURUCU TİCARET | MÜDÜR | 2119 |
KALEM | 2113 | |
GAZİANTEP DAVA AÇILMASININ ERTELENMESİ BÜROSU | ||
GAZİANTEP DAVA AÇILMASININ ERTELENMESİ BÜROSU | MÜDÜR | 2117 |
KALEM | 2117 | |
GAZİANTEP İNFAZ HAKİMLİĞİ | ||
GAZİANTEP 1 İNFAZ HAKİMLİĞİ | MÜDÜR | 2187 |
KALEM | 2136 | |
GAZİANTEP 2 İNFAZ HAKİMLİĞİ | MÜDÜR | 2141 |
KALEM | 2141 | |
GAZİANTEP 3 İNFAZ HAKİMLİĞİ | MÜDÜR | 3501 |
KALEM | 3501 | |
GAZİANTEP İLAMAT- İNFAZ | ||
GAZİANTEP İLAMAT- İNFAZ | MÜDÜR | 3131 |
KALEM | 3133 | |
GAZİANTEP YAKALAMA BÜRO | ||
GAZİANTEP YAKALAMA BÜRO | MÜDÜR | 2684 |
KALEM | 2684 | |
GAZİANTEP HUKUK TEVZİ BÜROSU | ||
GAZİANTEP HUKUK TEVZİ BÜROSU | MÜDÜR | 4426 |
KALEM | 4441 | |
GAZİANTEP TARAMA MÜRACAT TEVZİ BÜROSU | ||
GAZİANTEP TARAMA MÜRACAT TEVZİ BÜROSU | MÜDÜR | 2125 |
KALEM | 2126 | |
GAZİANTEP GENEL SORUŞTURMA | ||
GAZİANTEP GENEL SORUŞTURMA | MÜDÜR | 3040 |
KALEM | 3041 | |
GAZİANTEP ADLİ DESTEK VEMAĞDUR HİZMETLERİ | ||
GAZİANTEP ADLİ DESTEK VEMAĞDUR HİZMETLERİ | MÜDÜR | 4657 |
KALEM | 4657 | |
GAZİANTEP Ş.KAMİL İLÇE SEÇİM MÜDÜRLÜĞÜ | ||
GAZİANTEP Ş.KAMİL İLÇE SEÇİM MÜDÜRLÜĞÜ | MÜDÜR | 4725 |
KALEM | 4723 | |
GAZİANTEP Ş.BEY İLÇE SEÇİM MÜDÜRLÜĞÜ | ||
GAZİANTEP Ş.BEY İLÇE SEÇİM MÜDÜRLÜĞÜ | MÜDÜR | 4169 |
KALEM | 4167 | |
GAZİANTEP 13. İCRA DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ | ||
GAZİANTEP 13. İCRA DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ | MÜDÜR | 4452 |
KALEM | 4452 | |
GAZİANTEP ADLİ SİCİL ŞEFLİĞİ | ||
GAZİANTEP ADLİ SİCİL ŞEFLİĞİ | MÜDÜR | 2095 |
KALEM | 2096 | |
GAZİANTEP ADLİ EMANET MÜDÜRLÜĞÜ | ||
GAZİANTEP ADLİ EMANET MÜDÜRLÜĞÜ | MÜDÜR | 2575 |
KALEM | 2575 |