Trafik Kazası Tazminat Davası;
İstatistikler ülkemizde birçok yaralamalı ve ölümlü trafik kazası olayının yaşandığını göstermektedir. Bu kapsamda trafik kazalarında tazminat konusuna ilişkin sitemizde daha önce bir yazıya yer vermiştik. “Trafik Kazası Sonrası Yasal Haklarımız Nelerdir?” başlığı ile yayınladığımız yazıda trafik kazası nedeni ile açılan tazminat davalarının kimler tarafından açılabileceğini, kimlere karşı açılabileceğini ve talep edilebilen tazminat kalemlerinin neler olabileceğini açıklamıştık.
Bu yazımızda görevli ve yetkili mahkemeler, zamanaşımı süresi, başta trafik kazalarında manevi tazminat olmak üzere diğer tazminat davalarına ilişkin öteki hususlarına ilişkin bilgiler verilecek ve trafik kazasında tazminat nasıl alınır sorusuna cevap arayacağız. Bu değerlendirmeler yapılırken Yargıtay kararları da dikkate alınacaktır.
Görevli Mahkeme: Trafik kazalarından kaynaklanan tazminat davalarında kural olarak haksız fiilden kaynaklanan davalarda görevli mahkemeler asliye hukuk mahkemeleri olmakla beraber araç sürücüsü, işleteni ve sahibi ile zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırılan sigorta şirketi birlikte davalı olarak gösterildiklerinde davada karar vermeye görevli mahkeme asliye ticaret mahkemeleridir (Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 13.02.2020 Tarihli 2020/89 E.-2020/680 K.).
Yetkili Mahkeme: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa (HMK) göre dava, davalılardan birinin yerleşim yerinde veya kazanın olduğu yerde ya da zararın ortaya çıktığı yerde açılabilir. Bununla birlikte zarar görenin yerleşim yeri mahkemeleri de davaya bakmaya yetkilidir. Ayrıca 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa (KTK) göre dava, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde de açılabileceği kabul edilmiştir.
Zamanaşımı: Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar.
Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de uygulanacaktır. Ceza davası devamı boyunca uzamış dava zamanaşımı devam eder ve trafik kazasına ilişkin ceza davası sonuçlanıncaya kadar maddi tazminat davası açılabilir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 18.06.2020 Tarihli 2018/3082 E.-2020/3680 K.) Bu durumda somut olaya bağlı olarak oluşan suçun niteliğine göre zamanaşımı değişkenlik gösterecektir.
Ölümlü ve yaralamalı trafik kazaları nedeniyle yaralanan kişide veya belli hallerin varlığı yakınlarında veya ölümlü kazalarda ölenin yakınlarının çektiği acı ve üzüntü karşılığında talep edilen tazminat manevi tazminattır. Yaşanan trafik kazasının durumuna göre hâkim, vücut bütünlüğüne ilişkin zararlar için manevi tazminata hükmedebilir. Zarar görenin veya ölenin yakınlarının manevi tazminat alabilmesi için ölüm veya ağır bedensel bir zararın gerçekleşmesi gerekir.
Hâkim tazminat miktarını belirlerken trafik kazası olayının gerçekleşme şeklini, zarar görenin kusurunu dikkate alarak belirleyecektir. Zarar görenin veya ölenin, trafik kazası sonucu oluşan sonucun oluşmasında kusurları bulunması halinde kusurları oranında tazminat yükümlüsünün ödeyeceği tazminattan indirim yapılabilir ve hatta tazminata ilişkin sorumluluğu ortadan kalkabilir.
Trafik kazası nedeni ile açılan davalarda KTK gereğince manevi tazminat talepleri zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında olmadığından dolayı sigorta şirketinden talep edilemez. Manevi tazminata ilişkin talepler, araç sürücüsüne, sahibine veya işletene karşı dava açılarak ileri sürülebilir.
Yargıtay kararlarında manevi tazminat miktarına ilişkin kararlar dikkate alındığında yeterli olmadığı görülmektedir. Yargıtay bir kararında her bir davacı için 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesinde bir aykırılık görmemiştir (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 11.03.2021 Tarihli 2020/2410 E.-2021/2623 K.). Manevi tazminatın 20.000 TL’ye hükmedildiği başka bir kararda ise daha düşük bir tazminata hükmedilmesi gerektiğine karar vermiştir (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 24.02.2021 Tarihli 2020/3704 E.-2021/1882 K.).
Yargıtay başka bir kararında davacı eş için 15.000 TL, anne ve çocuk için 13.000’er TL’lik manevi tazminata hükmeden ilk derece mahkemesinin kararını “davacılar için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, düşük miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.” gerekçesiyle bozmuştur (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 03.03.2021 Tarihli 2020/2081 E.-2021/2149 K.). Görüldüğü üzere, Yargıtay’ın manevi tazminat miktarı üzerinde çelişkili kararları bulunmaktadır ve bu kararlarda hükmedilen manevi tazminat tutarları zarar görenin ve yakınlarının acılarının karşılamaya yeterli değildir.
Trafik kazası nedeni ile maddi tazminata ilişkin taleplerini sigorta şirketi dışında kalan sorumlulardan almak isteyenler doğrudan dava yoluna gidilebilir. Buna ilişkin taleplerini sigorta şirketinden almak isteyenler, dava açmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna genel şartlarda belirtilmiş olan belgeleri toplayarak yazılı başvuruda bulunmalıdır. Sigorta şirketi başvuru tarihinden itibaren 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık çıkması hâlinde önce ilgili kişi, sigorta tahkim yoluna başvurabilir veya öncelikle zorunlu arabuluculuk yoluna başvurur ve arabuluculukta anlaşma sağlanamazsa akabinde dava açabilir.
Sinan Eroğlu Hukuk ve Danışmanlık olarak, trafik kazası sonrası hukuki yollara başvurarak trafik kazalarında maddi ve manevi tazminat davaları için profesyonel ve deneyimli ekibimizle yanınızdayız.